Dünyayı ayağa kaldıran Gazze’deki insanlık dramı, görünen o ki daha uzunca bir süre devam edecek. Uzadıkça da duyarlılıklar azalacak, ilgi yok olacak. Televizyon reytingleri toplumun aynası gibi. Önceki gece Gazze’deki dramı ele aldığımız Genç Bakış ile aynı saatte, bir başka kanalda magazin programı vardı. Ve gördük ki, magazin dünyasının şatafatlı kareleri, Gazze’deki facidan daha fazla ilgi görmüş. Hayret ki hayret!..
Bir başka ilginç nokta ise Gazze’ye asker göndermeye yönelik SMS anketiydi. Her ne kadar Başbakan Erdoğan, bu boynumuzun borcu demeye getirse de, halkın ancak yüzde 51’i onay verdi.
İstanbul Ticaret Üniversitesi öğrencilerinden önemli bir bölümü tartışmaların çok uzağında kalırken, bir bölümü “Hamas’a terörist diyenler, 3 gün aç susuz kalsalar bakalım ne yaparlar?“ noktasındaydı.
İşte programdan satırbaşları:
Mithat Bereket (Gazeteci)
- Ben bu filmi üçüncü kez izliyorum. Sürpriz bir durum yok. Bir güç mücadelesi var. Bir yerde İsrail, bir yerde Hamas, arada Gazzeliler eziliyor.
- Hamas, İsrail’i denize dökeceğiz dedi ve mücadeleyi bırakmadı.
- Hamas’ın kazandığı seçimden sonra Mahmud Zahhar’la ilk ben görüştüm. Kravatlı ve takım elbiseliydi. Bu tablo bana değişime dair çok umut vermişti. Ama ne yazık ki dünya buna izin vermedi, ambargo kalkmadı ve Hamas yeniden şiddete döndü.
- Hamas füzelerini okullardan, camilerden atıyor. İsrail de diyor ki, bunu buralardan atman beni ilgilendirmez, sen buralardan atıyorsan bunu göze almışsındır. Ben de acımam, vururum.
- Filistin ve İsrail’in Türkiye’ye karşı tarihten gelen bir saygıları var. Ben çok Filistinli ve İsrailli tanıdım, “Keşke Osmanlı gitmeseydi” diyorlardı.
- İzmir-Bergama doğumlu İsrail Büyükelçisi Gabby Levy bir keresinde demişti ki: “ Arkadaşlarımın içerisinde çocukluğuna dair iyi anıları olan bir tek ben varım.” Yani en iyi yaşayanlar Türkiye’deki Yahudilerdir.
- Bu operasyon Hamas’ı tasfiye etme, Gazze’yi Mahmud Abbas yönetimine bırakma operasyonu.
- Hamas’ı uluslararası arenaya taşımaya çalışan bir Türkiye var. Ama Hamas hâlâ hayır Siyonistler burada yaşayamaz diyor.
- Hamas ambargo tuzağına düşmüştür. Türkiye’nin arabuluculuk çalışmaları ne yazık ki işe yaramadı.
Sedat Laçiner (Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitüsü Başkanı)
- Çatışmanın din boyutu mutlaka var. Ama bir de İsrail devleti var. İsrail Siyonist bir devlet. Siyonizm, “Bu Yahudilerin çektiği yeter, bir devlet kuralım” düşüncesiyle başlamış bir düşünce akımıdır.
- Filistin’de bir Arap bilinci, Arap kimliği yok. Bu yüzden mesele İsrail’in ne kadar güçlü olduğu değil, Arapların ne kadar güçsüz olduğu.
- İsrail, “Biz çok dar bir şeritte yaşıyoruz, Araplar tarafından kuşatıldık, bizden nefret ediyorlar. Çevrede dostumuz yok. 1-2 saatte bizi denize dökebilirler” korkusu taşıyor. Saldırılar bu endişe ve korkunun ürünü.
- İsrail Gazze’yi ve Batı Şeria’yı bırakacak ama güçsüzleştirip, tehdit oluşturamayacak hale getirip öyle bırakacak.
- Dünyanın haklarında ne düşündüğü İsrail’in umurunda değil.
- ABD, İsrail’i kullanıyor deniliyor. Ama ABD mi İsrail’i kullanıyor, yoksa İsrail mi ABD’yi, o tartışılır.
- Başbakan’ın söylediği sözler ezelden beri söylenenlerin duygusal ve edebi bir tonda söylenmesidir. Bugüne dek söylenenlerden bir farkı yoktur. Çıkıp da İsrail ile anlaşma yapmam, ilişkileri dondururum, ticareti keserim dememiştir. Kaldı ki gerçekçi olmak gerekir, İsrail ile ticareti kesmenin Gazze’deki çocuklara hiçbir faydası olmaz.
- Türkiye’nin gündeminde olan, Gazze’ye asker gönderme meselesi, gözlemci rolünde bir asker göndermedir.
- Mısır ile birlikte hareket etmediğiniz sürece Gazze’de çözüm mümkün değil. Ama Türkiye durumu iyi okuyamadı, meseleye duygusal yaklaştı. Biz Hamas’ın yanındayız imajı verildi. Ve Türkiye şu an Mısır tarafından devre dışı bırakıldı.
- ABD’de Türkiye’ye karşı bir grup var. “El Kaide ile AKP arasında bir fark yoktur, Tayyip Erdoğan bir nevi kravatlı Ladin’dir” diyenler var. Bu son duygusal çıkışlardan sonra Türkiye Hamas’ın yanındadır, PKK ile mücadelede Türkiye’nin yanında olmayın, Ermeni soykırımını tanıyın” gibi lobi çalışmaları olabilir. Türkiye’nin her ülkeyle ilişkileri çok iyi, bunu doğru kullanamadı ama çok geç sayılmaz.
Gazze’deki çocukları koruyacağım derken, kendimizi tehlikeye atmayalım.
- ABD, söylemde, Büyük Ortadoğu Projesi’ne demokrasi diyor. Ama eylem kısmında BOP’tan anladığı, liderleri, rejimleri ve sınırları değiştirmek. Sahaya bakıldığında bu hiç de kolay değil.
Uluç Özülker (Emekli Büyükelçi)
- Biz neden arabuluculuk yapmak için ABD’ye gitmedik? Halbuki asıl patron o.
- Türk askeri Gazze’ye savaşmak için gitmeyecek. Zaten kimse de buna müsaade etmez. Oraya gözlemci olarak gideceğiz ve sanıldığı gibi Filistin’i değil daha çok İsrail’i koruyacağız.
- Yasal ve diplomatik altyapı oluşturulmadan asker göndermek macera olur.
- Avrupa Birliği henüz ekonomik bir güç, biz girince siyasi güç olacaktır.
- Başbakan’ın açıklamaları içe dönük, kamuoyunun tepkisini yatıştırmaya yönelik duygusal tepkilerdir.
- Bana göre Hamas’la İsrail’in bir pota içinde buluşturulma şansı yok.
Özetin özeti: Gazze’de yaşananlardan alacağımız çok ders var.