Veysi Aykut, İÜ Biyoloji'nden mezun olduktan sonra hayalini kurduğu doktorluk için karşısına çıkan bir fırsatı değerlendirip 7 yıl önce İtalya'ya gitti.
1471'de kurulan ve şu anda Avrupa'nın saygın tıp fakültelerinden biri olan Cenova Tıp Fakültesi'ne kaydını yaptırmadan önce YÖK'e bir yazı yazarak söz konusu fakülteyi tanıyıp tanımadıklarını sordu. "Tanıyoruz" cevabını alınca kaydını yaptırıp 7 yıl süren ciddi bir eğitim aldı.
Memleket hasreti ağır basınca, arkadaşları gibi Avrupa'da kalma ya da Amerika'ya gitme yerine Türkiye'ye dönüp denklik için YÖK'e başvurdu. Ancak, anasından emdiği süt burnundan geldi. YÖK, denklik vermediği için Avrupa'nın herhangi bir ülkesinde rahatlıkla doktorluk yapabilecekken, Türkiye'de müsaade edilmiyor. İlle de yeterlilik sınavına gireceksin diyor.
Yeterlilik sınavı, Balkan ülkeleri ve Türk cumhuriyetlerine gidip şip şak diploma alanlar için getirilmiş ve iyi de olmuştu. 530 yıldır eğitim yapan Cenova Tıp Fakültesi'ni aynı kefeye koymak, haksızlıkların en büyüğü. Aykut'un kızdığı da bu!..
YÖK, AB'nin tanıdığı bir diplomaya denklik vermeyerek ne yapmak istiyor? Uluslararası antlaşmalar ortada. AB'ye girdiğimizde, karşılıklı serbest dolaşım hakkı verildiğinde ne olacak? Avrupa üniversitelerinin diplomalarını kabul etmeyip doktorları, mühendisleri, eczacıları, ekonomistleri kapı dışarı mı edecek?..
YÖK'ün kaliteyi artırma konusundaki girişimlerini yeri geldiğinde alkışlarız ama çıkarttığı zorluklar yüzünden pırıl pırıl pek çok gencimizin Türkiye'ye dönmekten vazgeçmesine de seyirci kalamayız!..
YÖK bu konuda madem bu kadar duyarlı, yurtdışından gelenlere uyguladığı yeterlilik sınavını Türkiye'den mezun olanlara da uygulasın. Örneğin TUS, DMS, KMS, LES gibi sınavlarda barajı aşamayanların diplomalarını kabul etmesin, eğer kolaysa! Dahası, aynı sınava YÖK üyeleri de girsin. Bakalım içlerinden barajı aşan çıkabilecek mi?
Herhangi bir yeterlilik sınavı YÖK'ün iflası olur. Yetiştirdiği, daha doğrusu yetiştiremediği doktorların, mühendislerin, hakimlerin, öğretmenlerin kalitesi ortaya çıkar. Bu da hiç hoşlarına gitmez. Öğretmen yeterlilik sınavının apar topar kaldırılması bu yüzden...
YÖK kafasıyla AB'ye uyum sağlamamız zor, hem de çok zor!..
Sezer ve Gürüz arasındaki gerginlik, Ankara'nın yoğun gündemi nedeniyle bir süreliğine dondurulmuştu. Dicle Üniversitesi nedeniyle ilişkiler yeniden kopma noktasına geldi. YÖK kendi önerdiği adayı eleyip mevcut rektörü atayan Sezer'i aklınca köşeye sıkıştırdı. PKK sempatizanı olduğu gerekçesiyle rektörün alınmasını istiyor. Hem de Sezer'den.
Merak ediyorum, YÖK Denetleme Kurulu iddialarla ilgili olarak üniversitede bugüne kadar bir araştırma yaptı mı? Amacı ne? Üniversiteyi korumak mı? Sükuneti sağlamak mı? Yoksa hesaplaşma mı?..
Ne garip! YÖK Çankaya'da hala Demirel'in oturduğunu sanıyor!..