‘Survivor 2020’de çeyrek finale kalan yarışmacılar, kendilerini tanıtıp, hayatlarının kırılma anlarını anlattı. İlginç bulduklarımı not edip, paylaşmak istedim.
Cemal Can, hayat yolculuğunda kırdıkları ve kırıldıklarını anlatırken ağlamaktan helak oldu. Barış, Alaçatı’da doğduğu evle Acun Ilıcalı’nın yazlığı arasında 1.5 metre olduğunu, hayatının kırılma anlarının annesinin dört kez kanseri yenmesi olduğunu söyledi.
Eski milli futbolcu Sercan Yıldırım Bursaspor’da bir, Galatasaray’da iki kez şampiyonluk duygusunu yaşadığından olsa gerek ‘Survivor’ şampiyonluğunda gözü yok. Tam bir survivor olduğunu, sonuna kadar gideceğini vurgulayan Yıldırım, şunları söyledi: “Geleceğim yere kadar geldim. Burada benden daha çok hak eden arkadaşlarımız var, daha çok ihtiyacı olan arkadaşlarımız var. O yüzden şampiyonlukta gözüm yok, ama sonuna kadar gideceğim. En çok da Elif’in şampiyon olmasını istiyorum.”
Türkiye’de televizyonların reytinglerini ölçen TNS’in açıkladığı günlük verilerde aylardır birinci aynı: ‘Survivor’.
Yarışma kendi rutininde ilerlediğinde bile açık ara birinci. Sadece ‘Kuruluş Osman’ın yayınlandığı akşamlar ‘Total’de birinciliği kaptırıyor, ama diğer kategorilerde yine lider...
Hal böyleyken Acun Ilıcalı, televizyon yöneticilerinin ders alacağı sürpriz hamleler yapıyor. Ilıcalı bu hamlelerle sadece yarışmaya renk katmıyor, seyircinin ve kamuoyunun ilgisini de diri tutuyor.
Geçenlerde ‘Survivor’ın ‘Anlat Bakalım’ bölümünde Burak Yılmaz, Cedi Osman, Emre Belözoğlu, Hadise gibi ünlüleri yarıştıran Ilıcalı’nın bu kez tercih ettiği isimler şunlar oldu: Demet Özdemir, Bensu Soral, Haluk Levent, Danilo Zanna, Eser Yenenler ve Mustafa Ceceli.
Acun Ilıcalı’nın yaptığı bu hamle reyting odaklı değil. Çünkü ekstra bir reytinge ihtiyacı yok yarışmanın... Ilıcalı, spor ve şov dünyasının ünlülerini ‘Anlat Bakalım’da yarıştırarak ‘Survivor’ın
Koronavirüs salgınından sonra birçok alanda hayat durdu. Pandemi süreci en büyük darbeyi çalıştıkça para kazananlara vurdu. Bu dönemde ekonomik sıkıntı çektiğini açıklayan her ünlü dayak yedi!
Sebebi de şu: İnsanlar sanıyor ki, her ünlünün geliri ve gideri aynı... Öyle değil tabii ki... Altan Erkekli’nin bu konuda söyledikleri: “Sanatçı deyince ‘bir eli balda, diğer eli yağda’ diye düşünmesin insanlar. Biz de kazandığımızla geçiniyoruz, dizi çektiğimiz sürece kazanıyoruz. Vergilerimiz var, duruyor. Ev taksitimiz var, duruyor. Herkes trilyonlar kazanmıyor. Namusumuzla iş yaptık, ayakta kalmaya çalıştık. Hep kısıtlı bütçeler aldık. Hâlâ taksit ödediğim tek evim var, başka bir şeyim yok. Bilmiyorlar ki 65 yaşındaki Altan Erkekli nasıl çalışıyor? Neler yaptı, neleri var?” Pandemi yüzünden parasız kaldığını belirten ünlüler için Okan Bayülgen’in söyledikleriyse şunlar: “İşler bitti, mahvolduk. Devlet bize sahip çıksın
UNICEF İyi Niyet Elçisi Ali Poyrazoğlu, Can Remzi Ergen’le bir yıldır üzerinde çalıştıkları iki kişilik “Spoonface” (Kaşıksurat) adlı oyunun ilk gösterisini Cenevre Birleşmiş Binası’nda yapacaklarını açıkladı. “Magazin Noteri”nin cuma günkü canlı yayınına konuk olan sanatçı, konuyla ilgili şunları söyledi: “UNESCO’dan ve UNICEF’ten arkadaşlarla birlikte farklılıkların bir suç, bir aykırılık olmadığını anlatan bir oyun bulduk, metni üzerinde çalıştık. Bir yıldır provalarını sürdürdüğümüz, İngilizce ve Fransızca oynayacağımız bir oyun. Sahnede üç müzisyen arkadaşımız da eşlik ediyor bize.
21 Haziran’da İngilizce versiyonuyla Cenevre’de başlayacak oyun. Cenevre’den sonra ABD’ye geçeceğiz. New York’taki Birleşmiş Milletler (BM) merkez binasında bir Türk oyununu İngilizce olarak sahneleyeceğiz. Gerektiğinde Fransızca da oynayacağız. Bir yıldır provasını yapıyoruz bu oyunun. Koronavirüs çıkmasaydı mart ayında Cenevre’de başlayıp, 5 Mayıs’ta ABD’ye
Emre Kınay’la basın mensupları arasında Cihangir’de yaşananların ham video’sunu defalarca izledim. Ortada bu denli tartışmaya sebep olacak bir şey görmedim. Kameraların kayıtta olmadığı anlarda taraflar arasında bir şey oldu mu, bilmiyorum. Ancak izlediğim görüntülerde basın mensuplarının Kınay’a karşı hiçbir yanlışı yok. Taraflar birbirlerinden şikayetçi oldu, sonrasında bunlar davaya dönüşür veya ceza çıkar mı? Sanmıyorum...
“Her ünlü sosyal medyada hesap açmalı” diye bir kanun yok. O yüzden isteyen hesap açıyor, sevmeyen açmıyor. Çoğunun hayatı sosyal medya, ama bazı ‘eski kuşak’ ünlülerin hesabı bile yok bu mecralarda. Şener Şen, Metin Akpınar, Müjdat Gezen ve Ferhan Şensoy, bu ünlülerden bazıları...
Hal böyleyken biri, Şener Şen adına hesap açıp, “Ben de artık Twitter’dayım” diye yazdıktan sonra, ‘Gönül Yarası’ filminden video’yu şu notla paylaştı: “Üstad Neşat Ertaş (Neşet olmalı) ile ilk kez tanışma anımız bulunmuş. Dünyada görüp görebileceğiniz en naif insanlardan birisidir kendisi. Mekanı cennet olsun.”
Video kısa sürede popüler olunca Demet Akalın, Cüneyt Arkın ve Metin Uca, Şener Şen’in Twitter kullanmadığını yazdı. Cem Yılmaz’ın tweet’i daha sertti: “Şener Şen ve Ferhan Şensoy adıyla açılan, ısrarla onlar adına zırvalamaya devam eden bu iki hesabı takip etmeyin. Bir Ferhan Şensoy kitabı okuyun, bir Şener Şen filmi izleyin.” Buna rağmen kişi amacına ulaştı.
&ld
“Yeni normalde ölçü kaçtı... Yasağın kalktığı ilk hafta sonunda parklarda ve sahillerdeki görüntüler endişe yarattı.”
Şaşırtıcı mı bu? Bence hayır... Türkiye’de herkesin maske takması ve sosyal mesafeye uyması şaşırtırdı beni. Hafta içinde maskesiz dolaşan, sosyal mesafeyi hiçe sayanlar hafta sonu bunu yapar mı? Yerde kocaman harflerle yazan ‘Önce yaya’ uyarısına, trafik tabelasına ve zemindeki yaya geçidi çizgilerine rağmen frene basmayanların ‘yeni normal’de kurallara uymasını beklemek abesle iştigal.
Piknik yaptıkları yerleri, güneşlendikleri sahili, serinlemek için girdikleri denizi çöplüğe çeviren doğa katilleri mi insana saygı gösterecek? Koronavirüs salgınından sonra ilan edilen ilk sokağa çıkma yasağından önce marketten kek alanla alay edenlerin iki ay sonra yeşil alanlarda dip dibe maskesiz eğlenmesine ne demeli?
Peki ya, piknik alanlarında sosyal mesafe için çizilen çemberlerin içinde kalmak yerine o alanı boş bırakıp, etrafında kümelenen maskesizler?
Daha Süper
“Bülent Ersoy’un ‘Kuaförüm Sensin’den alacağı para dudak uçuklattı.”
“Işıl Reçber, ‘Kuaförüm Sensin’de jüri üyesi oldu. Kazanacağı ücret dudak uçuklattı.”
Birkaç gündür bu dudak uçuklatan haberlerden geçilmiyor medyada.
Amma ve lakin, o kadar büyük uçurum var ki dudak uçuklatan rakamlar arasında.