ÖLÜM NEDENLERİNDE 3. SIRA TIP HATASINDA

13 Mayıs 2016

Tıp dünyasının en itibarlı yayını British Medical Journal’de (BTJ), Prof. Martin A Makary ile Michael Daniel’in araştırıp yazdıkları konu hepimizi ilgilendiren türden. 2013’te 35 milyon insanın hastaneye yatırıldığı ABD’deki ölüm sıralaması şöyle:
1. Kalp: 611 bin
2. Kanser: 584 bin.
3. Tıp hatası: 251 bin.
Amerika’da tablo böylesine vahim de bizde durum ne? Türkiye’ye dair somut veriler yok kimsenin elinde. Varsayalım ki vaka sayısı bu kadar yüksek olmasa da “tıp hataları” bizde de belli ölçüde ölüm sebebi. N’apcaz şimdi?
Yıllardır ekranlarda, ilaç sektörünün tıbbı esir aldığını, hekime başvuranlara “hasta” değil “müşteri” gözüyle bakılıp gereksiz tahliller yaptırıldığını söyleyen Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta, araştırmaya balıklama atladı ve ilginç bir makale yazdı.
“Adamı hasta etmeyin!” diye başladığı yazısına “Her geçen gün daha da ‘ticarileşen’ modern tıp, tedavi etmekten çok hasta etmeye ve hatta öldürmeye başladı” diye devam eden Küçükusta’nın “Tıptan uzak sağlıklı hayat!” için önerdiği üç yolsa şu:

Yazının Devamı

‘KATAR FAKİRİ’ OLMAK VARMIŞ!

11 Mayıs 2016

Üç gündür Katar’ın başkenti Doha’daydım. “Ne işin vardı Doha’da?” diye merak ettiğinizi biliyorum. Onu cuma günü yazacağım, bugün izninizle Katar’ı ve Doha’yı anlatmak istiyorum.
2013’teki sayıma göre nüfusu 2 milyon 169 bin olan -1.8 milyonu Hindistan, Filipin, Pakistan ve Nepal gibi ülkelerden gelen işçiler- Katar, petrol ve doğal gaz zengini.
Petrol rezervinin 30 yıl içinde biteceği söylenen Katar; Rusya ve İran’dan sonra doğal gaz rezervi en çok olan ülke. 200 yılda bitmeyecek kadar doğal gaz var Katar’da.
Dünyanın en zengin ülkelerinden Katar, çalışmayan vatandaşına bile ayda ortalama 5 bin dolar veriyor.
Katar’da “fakir” kime deniyor biliyor musunuz?
Bir eşi, bir evi ve bir otomobili olana...
Böyle fakirliğe can kurban valla!

GÖKDELENLER VE ŞANTİYE ŞEHRİ DOHA, DUBAİ’NİN İZİNDE

Yazının Devamı

EVLİLİK OLTASINA TAKILAN KADINLAR

9 Mayıs 2016

B. Ç. adlı bir “yurdum insanı” beş ayda tam beş kadını evlilik vaadiyle dolandırmış.
Dikkat ettiyseniz, sadece evlilik umuduyla kandırmakla yetinmemiş, hepsini de dolandırmış adam!
Polisin “Bukalemun” dediği kişi, evlilik sitesinden tanıştığı her kadının karşısına farklı bir meslek erbabı olarak çıkmış:
Fizik tedavi uzmanı, mühendis, asker, UNICEF müfettişi, Birleşmiş Milletler çalışanı.
B. Ç., girdiği meslek grubuna göre de Mustafa, Ertan, Cihan ve Mehmet gibi isimler bulmuş kendine.
Beş ayda beş kadını; önce evliliğe, sonra da babasından kalan kumaş fabrikasının hisselerini almak için oluşan açığını, verecekleri borçla kapatmaya ikna eden ve bu yöntemle 52 bin lira götüren B. Ç., sonunda yakayı ele verip, hapsi boyladı.
Çok bireysel gibi görünen bu vak’a, aslında toplumsal bir hastalığımızın sonucu.

Yazının Devamı

MARMARİS’TEKİ HANIM KÖYLÜ

8 Mayıs 2016

Star TV’ye son olarak ‘Güzel Köylü’yü çeken yönetmen Mustafa Şevki Doğan, başta senaristleri Filiz Ekinci (eşi), Baykut Badem ve çekirdek kadrosuyla birlikte yine Muğla’da... ‘Hanım Köylü’nün yapımcısı da yine Gold Film, yayıncısı yine Star TV… ‘Güzel Köylü’yü Muğla Yatağan’da çeken Doğan, bu kez ilçe değiştirip Marmaris’i seçti.
Doğan’ın ‘Hanım Köylü’deki ‘Saklıköy’ü Marmaris’e 26 km. uzaklıkta bir dağ köyü Bayır… Dört tarafı dağ olan köy için, “Türkiye’nin oksijeni en bol yerlerinden biri” diyen Doğan ve ekibine, yapımcı Faruk Turgut, Marmaris’in içindeki 65 odalı Orka Nergis Select Oteli’ni kapattı. Dizi ekibinden sadece başrol oyuncusu Yusuf Çim,sete yakın bir köyde kendine ev tuttu.
Gold Film ekibi, kimsenin yaşamadığı harabe durumdaki bir evi Düzgün’ün (Mehmet Özgür) yaşadığı yer haline getirmek için adeta yeniden yaptı. Evin bahçesine domates, fasulye, patlıcan ve biber gibi sebzeler eken prodüksiyon, doğal köy ortamı için yaptığı kümese 30 tavuk koydu, kapıya da bir eşek bağladı. Ekibin bir başka evin bahçesinde 20 tavuğu ve kadrolu bir eşeği daha var.

Mutlu ekip, mutlu iş!
Hem spor yapmak, hem Marmaris’in keyfini çıkarmak isteyen dizi ekibinin çoğu bisiklet aldı. 2.5

Yazının Devamı

SİBEL ALAŞ’IN KİTAPLARI ALBÜMLERİNDEN FAZLA

7 Mayıs 2016

Hayli zamandır üzerinde çalıştığım ilk kitabım “Tarkan’lı Yıllar”, Allah kısmet ederse yaz başında piyasada olacak. “Tarkan’lı Yıllar”ı hem kendi penceremden hem de “Megastar”ın 16 yıl yol arkadaşlığı yaptığı eski avukatı Süheyl Atay’ın anlatımıyla kaleme aldım. Kitabın çıkacağı yayınevi için yaptığımız görüşmeler sırasında öğrendim şimdiye kadar söz yazarı, besteci ve şarkıcı olarak tanıdığımız Sibel Alaş’ın başka bir meziyetini.
İstanbul Üniversitesi Amerikan Dili ve Edebiyatı mezunu olan Sibel Alaş, sıkı bir kitap çevirmeni olmuş.
Bakar mısınız Sibel Alaş’ın şimdiye kadar Türkçeye kazandırdığı kitaplara?
Jamie Ford’un yazdığı “Kırık Kalpler Oteli” (Hotel on the Corner of Bitter and Sweet).
George R. R. Martin’in yazdığı “Buz ve Ateşin Şarkısı” serisi 1, 2, 3 ve 4...
Kewin Kwan’ın yazdığı “Çinli Zengin Sevgilim”...
Şimdiye kadar Epsilon’la çalışan Sibel Alaş, Mona Kitap’a transfer oldu. Sibel Alaş’ın Türkçeye çevirdiği, Kewin Kwan’ın “Çinli Zengin Sevgilim”i de Nisan 2015’te yeni yayınevinden çıktı.

Yazının Devamı

İKİ SUNUCUDAN İKİ TARİH KİTABI

6 Mayıs 2016

Aynı anda iki kitabı okumak gibi bir huyum yok ama bu kez öyle yaptım. Çünkü iki kitabın birçok ortak özelliği vardı. Osmanlı’yı ve Ayasofya’yı anlatan iki kitabın yazarları ekranlarda tarih programları sunan iki televizyoncuydu.
Kitaplardan biri Habertürk TV’de başladığı tarih programlarını TRT 1’de başarıyla sürdüren Pelin Çift’in Erhan Altunay’la birlikte yazdığı “Ayasofya’nın Gizli Tarihi”ydi.
Tarihe fazla ilgi duyan biri değilim ama ekranda tarih programı izlemeyi severim. Bu alışkanlığım yıllar önce Erhan Afyoncu’nun 24’te yaptığı programı izleyerek başladı. Afyoncu, tarihi olayları bire bir şahit olmuşçasına detaylı bir şekilde anlattığından ilgimi çekti program. O günden bu yana ne zaman ekranda bir tarih programına denk gelsem, oturur izlerim. Murat Bardakçı’yla Erhan Afyoncu’nun “Tarihin Arka Odası”nı sabahlara kadar çok izlemişliğim vardır.



Beyaz Baykuş’tan çıkan Pelin Çift ile Gündem Ötesi Kitaplığı’nın 1. yayını “Ayasofya’nın Gizli Tarihi”ni de aynı keyifle okudum.
Her canlı yayına dersini iyi çalışarak çıkan bir sunucu olan Pelin Çift’le, “Ayasofya sevdalısı” diye tanımladığı Erhan Altunay’ın Ayasofya üstüne yaptığı sohbetten, bu tarihi mabede dair

Yazının Devamı

TARKAN EVLİLİĞİ NEYİ AÇIĞA ÇIKARDI?

4 Mayıs 2016

Tarkan, Pınar Dilek’le evlenince, toplumsal bir hastalığımız bir kez daha ortaya çıktı. Birçok insanın içindeki kıskançlık, haset, fesat ne varsa ortaya döküldü.
Kendileri sanki Adriana Lima’ymış gibi Pınar Dilek’i Tarkan’a yakıştıramayanlar…
Tarkan’ın bilmem neyi kamufle etmek için evlendiğini iddia edenler…
Sevgilisi hamile olduğu için Tarkan’ın evlendiğini yazanlar…
“Tarkan asla evlenmez” diye kehanette bulunan “Bilge”ler!..
Tarkan, müzik dünyasına “merhaba” dediği gün, “Asla evlenmeyeceğim. Evlenirsem de seni tercih edeceğim” taahhüdünde bulunmuş gibi ihanete uğradığını düşünen fanlar…

Yazının Devamı

‘GÖÇ ZAMANI’ DİZİSİ 15. BÖLÜMDE BİTİYOR

2 Mayıs 2016

Cuma günkü yazımın başlığı şuydu:
“Göç Zamanı” geldi!
29 Nisan 2016 tarihli yazımın son cümlesi şöyleydi:
“Göç Zamanı” birkaç hafta sonra “Final” yaparsa, kimse şaşırmasın.
Müneccim değilim. Reyting okuması konusunda fena değilim. Prime time kuşağında ekrana gelen bir yapımın devam edebilmesi için alması gereken asgari reyting ve share’in ne olduğunu bilirim.
“Göç Zamanı” dizisini bekleyen sona dair analizimi de bu veriler ışığında yaptım. Diziyi yayınlayan Star TV’den ya da “Göç Zamanı”nı çeken Limon Yapım’dan aldığım herhangi bir bilgiye dayanmıyordu o tespitim.
Vahide Perçin’le Talat Bulut’un oynadığı “Göç Zamanı”nın ekran serüveni tam da tahmin ettiğim gibi oldu.

Yazının Devamı