Tarkan, Pınar Dilek’le evlenince, toplumsal bir hastalığımız bir kez daha ortaya çıktı. Birçok insanın içindeki kıskançlık, haset, fesat ne varsa ortaya döküldü.
Kendileri sanki Adriana Lima’ymış gibi Pınar Dilek’i Tarkan’a yakıştıramayanlar…
Tarkan’ın bilmem neyi kamufle etmek için evlendiğini iddia edenler…
Sevgilisi hamile olduğu için Tarkan’ın evlendiğini yazanlar…
“Tarkan asla evlenmez” diye kehanette bulunan “Bilge”ler!..
Tarkan, müzik dünyasına “merhaba” dediği gün, “Asla evlenmeyeceğim. Evlenirsem de seni tercih edeceğim” taahhüdünde bulunmuş gibi ihanete uğradığını düşünen fanlar…
Cuma günkü yazımın başlığı şuydu:
“Göç Zamanı” geldi!
29 Nisan 2016 tarihli yazımın son cümlesi şöyleydi:
“Göç Zamanı” birkaç hafta sonra “Final” yaparsa, kimse şaşırmasın.
Müneccim değilim. Reyting okuması konusunda fena değilim. Prime time kuşağında ekrana gelen bir yapımın devam edebilmesi için alması gereken asgari reyting ve share’in ne olduğunu bilirim.
“Göç Zamanı” dizisini bekleyen sona dair analizimi de bu veriler ışığında yaptım. Diziyi yayınlayan Star TV’den ya da “Göç Zamanı”nı çeken Limon Yapım’dan aldığım herhangi bir bilgiye dayanmıyordu o tespitim.
Vahide Perçin’le Talat Bulut’un oynadığı “Göç Zamanı”nın ekran serüveni tam da tahmin ettiğim gibi oldu.
Türk Hava Yolları ile İstanbul’dan Finlandiya’nın başkenti Helsinki’ye üç saatte gittik. Helsinki’de bir şehir turu atıp, yemek yedikten sonra Estonya’nın başkenti Tallinn’e gitmek için feribota bindik.
İki saatlik yolculuğun ardından sadece başka bir ülke ve şehre değil, başka bir dünyaya geçtik.
Helsinki’de yağmur vardı,
80 km ötesindeki Tallinn’de güneş... Görsel açıdan da çok fark var iki ülkenin başkenti arasında.
Finlandiya’nın Helsinki’si, Estonya’nın Tallinn’ine benzemiyor, ama Finlerle Estonlar, aynı etnik kökenin insanları. O yüzden ortak yanları çok. ‘Tamamen duygusal’ sebepler yüzünden Tallinn, Finlilerin arka bahçesi gibi!
Vergi ve fiyatlar düşük diye şirketlerini Estonya’ya kaydıran Finliler, içki - sigara gibi ihtiyaçlarını bile Tallinn’den karşılıyor. Çünkü Tallinn’de bir euro olan şey Helsinki’de üç - dört euro.
Jürisinde görev yaptığım Vodafone Freezone 19. Liselerarası Müzik Yarışması’nda okulları adına yarışan kız öğrencilerin seçtikleri yarışma şarkıları şunlardı:
Antalya Karatay Anadolu Lisesi: Yaşamak Var Ya - Athena
Aydın Yüksel Yalova Güzel Sanatlar Lisesi: Gibi Gibi - Barış Manço
Aydın Özel Değişim Anadolu Lisesi: Arı Maya - Birsen Tezer
Bursa Ahmet Erdem Anadolu Lisesi: Undertov - Mr Big
Bursa Anadolu Kız Lisesi: Natural Women - Aretha Franklin
Diyarbakır İMKB Fen Lisesi: Me and My Broken Heart-Rixton
Star TV, yeni dizisi “Hanım Köylü”ye yer açmak için Vahide Gördüm’le Talat Bulut’un başrollerini paylaştığı “Göç Zamanı”nı cumartesiden salı akşamına kaydırdı. “Hanım Köylü”, Star TV’yi cumartesi akşamı AB ve Total sıralamasında bir tık yukarıya taşıdı. “Göç Zamanı” dizisi ise salı akşamı “Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz” ve “Survivor” karşısında mevcut reytinginin yarısını kaybedip, 100 program arasında “Total”de 26’ncı oldu. Ekran karşısındaki 100 kişiden 5.6’sı izledi. Televizyonda “altın oran” 1/6… Prime time’da 6 seyirciden 1’inin izlemediği yapımı “reyting canavarı” yer!
Star TV, “Göç Zamanı”nı salı akşamına kaydırmasaydı, devam
eder miydi?
Hayır...
Çünkü dizi her hafta reyting kaybediyordu.
3 Şubat’taki ilk bölümü “Total”de 5.6 reytingle ekran karşısındaki 100 kişiden 13.7’sinin seyrettiği dizinin reytingi son cumartesi (16 Nisan) 2.85’e izlenme payı 7.7’ye düşmüştü. Dizi, kendi gününde zaten tehlike bölgesine çoktan girmişti.
İzlenme payı 15’in altına düşen bir dizinin maliyetini kurtarması, 10’un altına düşenin yaşaması mümkün değil.
Cumartesi gününden bu yana Türkiye’den kilometrelerce uzaktayız... Pronto Tour’un Finlandiya, Estonya, Letonya ve Litvanya’ya düzenlediği turların tanıtımı kapsamında bir grup basın mensubuyla birlikte Baltık ülkelerini dolaşıyoruz, ama aklımız hep Türkiye’de...
Grubumuzda Beşiktaş’ı tutan, o nedenle Trabzonspor’un Fenerbahçe’yi yenmesini bekleyenler vardı.
Onlara Trabzonspor’un bu haliyle Fenerbahçe’den puan alamayacağını, fark yiyeceğini, hatta maçın vukuatsız bitmeyeceğini söyledim.
Başta Teknik Direktör Hami Mandıralı olmak üzere Trabzonsporlu futbolcular ve maçın tatil edilmesine vesile olan taraftarlar sağ olsun, yanıltmadılar beni...
Yazıklar olsun...
Trabzonspor taraftarıyım demeye utanır olduk.
İlker Başbuğ, yazdığı tiyatro oyunu, profesyonel bir ekip tarafından sahnelenecek Türkiye’nin ilk Genelkurmay Başkanı mıdır bilmiyorum? Ama hepimiz şunu biliyoruz:
İlker Başbuğ, “Terör örgütü yöneticisi olmak ve darbeye teşebbüs” iddiasıyla özel mahkemede yargılanarak hapse atılan Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk eski Genelkurmay Başkanı’dır.
Anayasa Mahkemesi’nin verdiği kararla hapisten çıkan Başbuğ’un ceza aldığı Ergenekon davası ise Yargıtay’ın adeta “Hukuk dersine giriş” kararıyla hem usulden, hem esastan bozuldu. İlker Başbuğ’un haksız yere yattığı cezaevi günlerinden yanına kalan tek kar; yazdığı iki Atatürk kitabı oldu. “20. Yüzyılın En Büyük Lideri Mustafa Kemal” adlı iki kitap İlker Başbuğ ve bir ara televizyonlarda sunuculuk da yapan yazar Melike İlgün’ün ortak çalışmasıyla tiyatro oyununa dönüştü.
Müjdat Gezen Sanat Merkezi’nin tiyatro sezonunda sahneye koyacağı “Mucize” adlı oyun, Türklerin Kurtuluş Savaşı’nı nasıl kazandığını gözler önüne serecek.
Oyunla ilgili bilgi aldığım Müjdat Gezen, İlker Başbuğ ile Melike İlgün’ün yazdığı tiyatro oyununu, bir yılda 17 ödül kazanmış başarılı yönetmen Emel Mestçi’nin sahneleyeceğini söyledi.
Toplam 51 oyuncunun görev alacağı
Chloe Govan’ın yazdığı Semih Koç’un çevirisiyle geçen ay Mona’dan çıkan ‘Taylor Swift - Amerika’nın İyi Kızı’ kitabını okurken o kadar çok bölümün altını çizdim ki, hangi birini yazacağımı şaşırdım.
Çünkü ders alınacak o kadar şey var ki, 26 yaşındaki şarkıcının hayatında…
8 yılda 10 Grammy kazanmış, ‘Yılın Albümü’ dalında iki kez ödül almış, başka bir kadın yorumcu yok henüz…
Elimde bir istatistik yok, ama şimdiye kadar şarkıcılara dair okuduğum hayat hikayelerinden edindiğim kanaat şu:
Müzik starlarının çoğu, fakir ya da parçalanmış ailelerin çocukları. Bir diğer ortak özellikleri de, boylarının kısalığı. Ancak Taylor Swift öyle değil. Boylu poslu (1.80) ve finans şirketlerinde yöneticilik yapan bir anne ile yatırım bankacısı bir babanın kızı…
Genelde az gelişmiş veya gelişmekte olan ülkelerde karşımıza çıkan kadınların iş hayatında uğradıkları cinsiyet ayrımının, 90’lı yılların Amerika’sında da olduğunu bu kitapla öğrendim.
Şarkıcı, annesi Andrea Swift’in kendisine niye Taylor adını verdiğini