Her zaman mutlu olmaya çalışmak mutsuzluk sebebidir

11 Mart 2021

Günümüz dünyası insanının en büyük amaçlarından biri, her zaman mutlu olmak. Sosyal medyada herkesin en iyi halini sergilediği bir dünyada gördüğümüz her şeyi bir gerçek zannediyoruz ve bu da bizim kendi kusurlu halimizle kavgalı olmamıza sebep veriyor. Bir yandan da popüler yayınlarda her istediğimizi başarabileceğimiz, hayatın amacının mutluluk olduğu, insan sadece tutkusu için yaşamalı gibi mesajlar artık zihnimizin derinliklerine kazınmış durumda.

Peki, durum gerçekten böyle mi? Bir insan her istediğini başarabilir mi? İlk olarak bu sorunun cevabını vermek isterim. İnsan yeri geldiğinde tarihin akışını değiştirebilecek güçte bir varlıkken, bazı durumlarda da kendin hayatının akışını bile değiştiremeyecek kadar acizdir. İnsanı diğer varlıklardan ayıran en önemli nokta da bu zaten, nerede güçlü, nerede güçsüz olabileceğini bilmesi ve ona uygun davranmasıdır.

Her insanın genetik özellikleri ve yatkınlıkları vardır. Bazı insanlar daha hareketli bir mizaca sahipken, bazı insanlar daha sakin ve iç dönük bir mizaca

Yazının Devamı

Yaşam kalitesini yükselten psikolojik alışkanlıklar

4 Mart 2021

Bir insanın kim olduğunu belirleyen şey nedir? Geçmişte yaşadıkları mı, şu anda ne yaptığı mı, olduğu insan mı yoksa olmak istediği insan mı? Ben bunların hepsinin kim olduğumuz üzerinde etkisi olduğunu düşünüyorum. Ancak bunların da ötesinde ve hatta bunları bile belirleyen bir şey var: Alışkanlıklarımız. Hayat bir ihtimaller denizidir ve denizde karşımıza devamlı yeni sorunlar ve ihtiyaçlar çıkar.

10 DAKİKANI AYIR

Bizim bu hayat sorunlarını çözme ve ihtiyaçlarımızı giderme yöntemlerimiz bizim alışkanlıklarımızdır ve alışkanlıklar kişiliğimizin yapı taşlarıdır. Bu yazımda, yaşam kalitesini yükselteceğini ve daha iyi hissetmene yardımcı olacağını düşündüğüm

bazı psikolojik alışkanlık önerileri vermek istiyorum: Ertelediğin ya da ertelemeyi düşündüğün görevler için sadece 10 dakika ayırabilirsin. Çoğu insanın yapması gerekenleri ertelemesinin altında, yapması gerekenleri gözünde büyütmesi ve altından kalkamayacak gibi hissetmesidir. Küçük bir başlangıç noktası belirlemek, bizim hem o işe başlamamızı hem

Yazının Devamı

En zararlı psikolojik manipülasyon: Gaslighting

26 Şubat 2021

Bugüne kadar binlerce insanla psikoterapi seansı yaptım ve onları bu hayatta üzen, çözemedikleri sorunlar hakkında konuştuk. İnsanları en çok üzen şeylerin başında diğer insanların onlara yaptıkları ya da yapmadıkları şeyler geliyor. Yani hak etmediğiniz bir şeye maruz kaldığınızda ya da umduğunuz güzel şeyleri göremediğinizde üzülüyorsunuz. İşte tam burada meşhur bir sözü sizlerle paylaşmak isterim: Latincesi “Homo homini lupus” olan “İnsan insanın kurdudur” atasözü durumu özetler nitelikte. Bize en büyük zararı diğer insanlar, diğer insanların içinde de en sevdiklerimiz veriyor.

Diğer insanların bize verdiği zararların çok az kısmı fizikseldir, çok büyük bir kısmı ise psikolojik manipülasyonlar yoluyla gerçekleşir. Bugün sizlere, insanlara en çok zararı veren psikolojik manipülasyon tekniğinden bahsedeceğim, çünkü bilmek korunmanın ilk adımıdır. Adını 1944 yapımı, Işıklar Sönerken (Gaslight) filminden alan Gaslighting yöntemi, karşı tarafın kendisinden, hafızasından ve

Yazının Devamı

Ustaya veda

18 Şubat 2021

Yıl 1999, yer Ankara. Ben henüz 9. sınıf öğrencisiyim ve en büyük amacım mimar olabilmek, hatta o zamanlar tanıştığım bir yerel gazeteci, bu heyecanımdan etkilenip küçük bir haber yapmıştı benim hakkımda. Başlık şu şekildeydi: “Geleceğin Mimarı.” Ama gel gör ki kaderimde mimar olmak yoktu. Bu değişikliğe vesile olansa bir öğretmenimizin bana “Bunu kesinlikle okumalısın!” diyerek verdiği Doğan Cüceloğlu’nun “Yeniden İnsan İnsana” kitabıydı.

İletişim hakkında yazılan bu kitap ilk sayfalarda çok ilgimi çekmese de biraz ilerledikçe beni içine aldı içine aldıkça da büyüledi. İnsanın psikolojik özellikleriyle, iletişimle ilgili bilgileri okudukça, o güne kadar hiç düşünmediğim insan davranışlarının, duygularının sebeplerini anlamaya başladım ve dünya bana bambaşka bir yer, insanlar da anlamlarını keşfedebileceğim bulmacalar gibi gelmeye başlamıştı. Mimari gözümde sıradan bir ilgi gibi görünmeye başlarken, psikoloji benim için bir tutkuya doğru evrilmeye başlamıştı. Sonrasında

Yazının Devamı

Sağlam psikoloji için ‘Hayır’ diyebilmek

11 Şubat 2021

Yazar Paulo Coelho’nun çok güzel bir sözü var: “Başkalarına evet derken kendinize ‘Hayır’ demediğinizden emin olun.” Coelho’nun çok net bir şekilde tespit ettiği gibi, başkalarını memnun etmeye çalışırken kendisini ihmal eden o kadar çok insanla karşılaşıyorum ki. Bu insanlar bana başvururken, “Artık hiçbir şeyden zevk almıyorum, mutsuzum, hayatın bir anlamı yokmuş gibi hissediyorum, sanki boşa yaşıyormuşum” gibi şikâyetlerle geliyorlar. Diğer insanları memnun etmeye çalışan ve kendisine rağmen “Hayır” diyemeyen insanlar, bir süre sonra adına “merhamet yorgunluğu” dediğimiz şeyi yaşarlar. O kadar çok merhamet göstermişsindir ki kendin için bir şeyler yapacak enerjin ve motivasyonun kalmamıştır.

Elinde halletmesi gereken bir sürü iş varken, başkalarının işini halletmeye çalışan, çok yorgun olduğu zamanlarda bile yardım taleplerini geri çevirmeyen, kendi parası olmadığı halde borç isteyen birine borç alarak borç veren çok fazla insan tanıyorum. Elbette diğer insanlara

Yazının Devamı

Merhaba güzel insan

4 Şubat 2021

Yaklaşık 10 yıldır düzenli olarak video yayınladığım YouTube kanalımda, her videoya “Merhaba güzel insan” diyerek başlıyorum. Çünkü her insanın içinde, keşfedilmeyi bekleyen güzel, olgun ve psikolojik açıdan güçlü bir insan potansiyeli olduğunu biliyorum ve bunu hatırlatmak istiyorum. Artık her Perşembe, bu köşede sizlerle buluşacağım. İlk yazımın başlığını da, içimizdeki güzel olanı hatırlatmak maksadıyla bu şekilde seçtim.

Olumsuz etkiledi

Yaklaşık 1 yıldır çok zor zamanlardan geçiyoruz. Geçen yılın başlarında birçok hayalimiz ve planımız vardı ancak içine düştüğümüz pandemi süreci bütün hayallerimizi ve planlarımızı askıya almamıza neden olmakla birlikte ruh sağlığımızı da olumsuz olarak etkiledi. Biz psikologlara en çok sorulan sorulardan birisi, pandemi süreciyle beraber bize başvuranların sayısının artıp artmadığı konusunda oldu.

Bu soruyla her karşılaştığımda, “Evet, başvurular çok arttı ancak başvuru sebepleri, virüs korkusu ya da pandemi ile ilgili değil, depresyon, kaygı

Yazının Devamı