Gidici liderler belli, peki ya geliciler...

30 Nisan 1999


Bir kişinin genel başkanlığı tartışılıyorsa o kişi genel başkan olarak kalabilir mi?
Kutan'ın genel başkanlığı tartışılıyor.
İşin ilginç yanı bu tartışmaya Kutan kendisi de katılıyor.
Çiller'in genel başkanlığı tartışılıyor, oysa o bunu görmezden geliyor. Ama öyle de olsa seçimden önceki o hiddetli, şiddetli Çiller'le bugünkü sus pus olmuş Çiller'i bir mukayese edin, ne hale düştüğünü görün. Liderlik böyle yürür mü?
Yılmaz'ın genel başkanlığı konusundaki tartışmaya ise Merkez Karar ve Yönetim Kurulu "Genel başkana güvenini" beyan ederek noktayı koydu. ANAP hükümete girerse Yılmaz'ın başkanlığı tartışması tümüyle biter. Yılmaz da herhalde bunu hedefliyor.
* * *

Yazının Devamı

Bilgisayar teröristleri

29 Nisan 1999


Bilgisayar çağa damgasını vurdu. Evlere girdi. Oda oda dolaştı. Çantalarda taşınır oldu. Tüm dünyayı kapsadı, ülkeleri birleştirdi, bütünleştirdi.
Ama onun da bir zayıf yanı var.
Bir virüs onu öldürebiliyor.
Kaç gündür dünya medyasında da, bizde de bu konu konuşuluyor.
Çernobil'in yıldönümü olan 26 Nisan'da faaliyete geçen virüs, Türkiye'deki bilgisayarları çökertti. Virüsten etkilenen Kara Harp Okulu, Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü, TRT, bankalar ve pek çok kuruluşun sistemi felç oldu.
Çernobil virüsünün 300 bin bilgisayarı etkilediği sanılıyor. CD - Rom'ları yeniden programlamak için en az 100 dolar harcamak gerekiyor. İş kayıpları da göz önüne alındığında virüsün maliyeti milyonlarca doları buluyor.

Yazının Devamı

Tartışmanın 10. gününde

28 Nisan 1999


Seçim sonuçları 10 gündür tartışılıyor. Sandıktan niye böyle bir manzara çıktı? Herkes kendine göre gerekçeler sergiliyor. Özeti şu:
* Hiç kimse MHP'nin bu sonucu alabileceğini hesap edememişti. MHP bile.
* Bu sonuçta, milletin; merkez sağın ülke yararına görülmeyen kavgasından bıkmış olması rol oynadı. Merkez sağ adeta ülkeyi, halkı unutmuş, kendi çıkarını düşünen iki grup haline gelmişti.
TV'deki Ceviz Kabuğu programına telefonla katılan emekli Orgeneral Kemal Yavuz mağlup partileri o kadar sert eleştirdi ki onun sözlerini dinleyip de cevap vermemeleri o partiler için zul sayılabilirdi.
Orgeneral Yavuz'un MHP için sarfettiği bazı sözler de ilginçti: "Ellerinde bir kırmızı bir de yeşil bayrak var" cümlesi gibi.
Kemal Yavuz'un kimliği, mevcut ortamda ve bu zaman kesitinde o ithamların, o benzetmelerin önemini daha da artıran, ağırlaştıran bir ehemmiyet taşıyor sayılabilirdi.

Yazının Devamı

Yargıdan yeni Meclis'e ilk mesaj

27 Nisan 1999


Anayasa Mahkemesi'nin 37. kuruluş yıldönümünde konuşan Başkan Ahmet Necdet Sezer sözlerinin tümünü düşünce açıklama özgürlüğüne ve insan haklarına ayırdı.
Sezer, özgürlüğü sınırlayan 11 yasanın değiştirilmesini de önerdi.
Anayasa Mahkemesi Başkanı'nın konuşması dikkatle dinlenince, yeni hükümete ve yeni Meclis'e mesaj veriyor anlamı çıkartılabilir.
Bazı sözlerinden de Cumhuriyet Başsavcısı'na göndermeler yaptığı izlenimi edinilebilir.
* * *
AHMET Necdet Sezer geçen yılki kuruluş yıldönümünde de ilginç konuşmasıyla dikkatleri çekmişti.

Yazının Devamı

Tarhan Erdem gerçeği...

25 Nisan 1999


16 Nisan'da yazılmış bir mektup var önümde.
Bir araştırma kurumundan geliyor.
Elime seçimden sonra geçti.
Ve araştırma kurumu 18 Nisan'daki seçimin sonucunu, yani partilerin alacağı oy oranı tahminini bir cetvel haline getirmiş. Tarihine bakınca seçimden önceki son araştırmalardan biri olduğu anlaşılıyor.
İşte oy oranları:
FP % 21, DSP % 20.5, ANAP % 16, DYP % 12, MHP % 10, CHP % 10, HADEP % 5, BBP % 1.5, ÖDP % 1.5, Diğer % 1.5, Bağımsız % 1.

Yazının Devamı

Siyaset hata kabul etmez, hatasız da olmaz

24 Nisan 1999


Dört lider arasında durumun gereğini yapan, Baykal oldu.
Zamanımızda normal olan bile alkışlanacak bir farklı olaymış gibi kabul edilir hale geldiğinden Baykal'ı da bu kararı nedeniyle alkışlamak gerekiyor.
Yanlış kararlar, lider de olsa insanları umulmadık noktalara itebiliyor.
Baykal; bir tarihte, görüşlerin kesişme noktasında, öyle değil de böyle karar verebilseydi bugün başka bir konumda olabilirdi.
Ama lider diye, doğru zamanda, doğru karar verebilme yeteneğine sahip olanlara, denilmiyor mu?
Hatırlayın; 1998'in son günleri ile 1999'un ilk günlerini:

Yazının Devamı

Yeni tabloya dış bakış

23 Nisan 1999


Seçimlerden önce sertliği marifet sayan bazı ileri gelen partililer, onların yeteneksiz akıl hocaları ve sonradan partici olan bazıları, seçim sonuçlarını görünce yelkenleri suya indirdiler. Ağız değiştirdiler.
Bu, onların tabiatının değiştiğini, normale döndüklerini gösteriyorsa sevinmek gerekir.
Türkiye'nin kavgaya prim vermediğinin en önemli ve tarihi göstergesi bu seçim oldu.
Bazıları buna "hayır" demenin gerekçesini; "MHP de kavgacı bir parti değil mi?" diyerek göstermek istiyor.
Ama o gözle bakınca, Devlet Bahçeli'nin liderliğindeki MHP'nin, o MHP olmadığını, hiç olmazsa bu aşamada söylemek yanlış olmaz. Artık ona "merkez parti" gözüyle bakmak mümkün. Tabii bu kanaati tekzip eden bir durum doğmadıkça...
Türkiye siyasal yaşamında Refah Partisi önemli bir örnektir.

Yazının Devamı

istifa korkusu

22 Nisan 1999


Seçimlerde başarısız olmayı adeta adet haline getiren liderler bu kez de çekilmeyeceklerini açıkladılar.
Örneğin merkez sağın toplam oyu 1991'den bugüne % 51'den % 25'e düştü.
Baykal'ın yönetimindeki CHP'nin % 8'lere düştüğü, barajı dahi aşamadığı malum.
Bunlara Kutan'ı da ekleyin.
O da; "Bizim parti yeni parti, oy kaybettiğini nasıl söylersiniz?" dedikçe itibar kaybettiğini hesaplayamayacak kadar telaşta.
Kutan, "Belediyelerde son dört yılda başarılı olduk. O nedenle yerel yönetim seçimlerinde birinciyiz" diyerek bir bakıma RP'nin devamı olduğunu itiraf ediyor. Ama genel seçim yenilgisine gelince "Biz yeni partiyiz" diyebiliyor. Bu gayri ciddilik Kutan'a yakışmıyor.

Yazının Devamı