Faik Öztrak

Faik Öztrak

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Ancak bir defaya mahsus özelleştirme gelirleri ile faiz gelirlerini düşerek hesaplanan program tanımlı dengeye bakıldığında bir önceki yıla göre önemli bir bozulma var. Geçen hafta Maliye Bakanlığı tarafından merkezi yönetim bütçesine ilişkin nisan ayının rakamları açıklandı. Ocak - nisan döneminde bütçe 5.4 milyar YTL açık vermiş. Bu, geçen yılın 1.4 milyar YTL üstünde. Faiz dışı fazla ise 2.3 milyar YTL daha yüksek. Böyle baktığımız zaman durum çok da kötü gözükmüyor. Faiz dışı dengedeki bozulmanın nedenlerine harcama ve gelir bazında bakıldığında faiz dışı harcamalardaki artış program hedeflerinin bir miktar üstünde. Harcamaların yıl sonu hedefine oranı ise yüzde 30'la geçen yılla aynı düzeyde. Bu, harcamalarda sorun yok izlenimi veriyor. Ancak geçen yıl bu dönemde harcamaların çok hızlı gittiğini ve daha sonra harcama kısıcı önlemlerin geldiğini hatırlamakta yarar var. Bu yıl seçimler tamamlanana kadar böyle bir önlem olasılığı yok. Hatta ağustosa kadar seçim baskısıyla harcamalarda bir hızlanma da görebiliriz. Geçen yıl ölçü değil Gerçek sorunun vergi gelirlerinde olduğu dikkati çekiyor. Bütçede vergi gelirlerinin bu yıl yüzde 15 artması hedeflenmişti. Ancak ilk dört aydaki artış yüzde 7.5'te kalmış. Vergilerin dağılımına bakıldığında sorunun dahilde alınan KDV ve özel tüketim vergilerinden kaynaklandığı dikkat çekiyor. İlk dört ayda bu vergilerde sırasıyla yüzde 3.1 ve yüzde 1'lik azalma var. Sadece nisan ayındaki gerileme ise yine sırasıyla yüzde 11.4 ve yüzde 21.2. Bu alarm veren düşüşlerin arkasında üç neden olabilir. Birincisi, geçen yılın ikinci yarısından geçerli olan tekstil ve gıdada KDV indirimlerinin gelir azaltıcı etkisi bu yılın ilk yarısında tam olarak görülmektedir. İkincisi, kaldırılan vergi iadesi sistemi gelir kaybına yol açmaktadır. Üçüncüsü, ise iç talepte çok ciddi bir yavaşlama vardır. Birinci nedenden kaynaklanan azalma yılın ikinci yarısında baz etkisinin kaybolması nedeniyle düşebilir. Ancak son iki neden bütçede önlem almayı gerektirecektir.Diğer taraftan, ilk dört ayda yüzde 8 artış gösteren dış ticaretten alınan vergilerde de yılın geri kalan aylarında gerileme olması olasılığı oldukça güçlü. Çünkü nisan ayından sonra döviz kuru geçen yılın aynı döneminin oldukça altında kalacak. İthalatın YTL karşılığı yani verginin matrahı düşecek. Dolaylı vergilerde sorun Bu arada seçim nedeniyle KİT zamlarının ertelendiği de hatırlanırsa, kamunun diğer kesimlerindeki performansın, bütçede ortaya çıkacak bozulmayı telafi etmesinin zor olduğu ortaya çıkıyor. İlk dört aydaki gelişmeler, seçimden sonra önümüze ciddi bir fatura konabileceğini gösteriyor. Fatura şaşırtmamalı foztrak@yahoo.com