PKK sorununa çözüm arayışları

29 Aralık 2007

Yön Türkiye'nin son hava operasyonlarıyla birlikte tartışmaya açılan, PKK'ya katılımı engelleyecek ve dağdan inmesini sağlayacak önlemlerle ilgili çalışmaların nasıl şekilleneceği henüz bilinmiyor. Hükümetin bu konudaki çalışmaları henüz sonuçlanmış değil. Sadece bazı ipuçları kamuoyuna yansıdı. Başbakan Erdoğan'ın çizdiği çerçeve ise Türk Ceza Yasası'nın etkin pişmanlığı düzenleyen 221. maddesinin esnetilmesi. Bunun dışındaki "önlem tahminleri"ni Başbakan doğrulamadı.PKK'ya katılımın önlenmesi, dağ kadrosunun indirilmesi amacına dönük hukuki düzenlemelerin ne derece etkili olacağı büyük bir soru işareti.Gerek PKK sözcülerinin gerek DTP'nin gündeme taşıdığı taleplere bakıldığında, hükümetin 221. maddeyi esnetmesinin istenilen sonucu vermesi çok kolay gözükmüyor.DTP son açıklamasında PKK'nın terör örgütü olmadığını, siyasi bir örgüt olduğunu vurgulayarak aralarında bir mesafe olmadığını ve olmayacağını bir kez daha ilan etmiş oldu. Bu durumda patenti PKK'ya ait talepler etrafında ısrar edeceğini tahmin etmek gerçekçi olur.Bu taleplerin ise Güneydoğu'ya özerklik verilmesi, bunun anayasal güvenceye bağlanması, Kürtçenin eğitim dili olması gibi PKK'nın siyasal projesinin temel

Yazının Devamı

Butto'nun ölümü ve laikliğin önemi

28 Aralık 2007

Yön Pakistan'a döndüğü 19 Ekim'den bu yana şiddete maruz kalan Benazir Butto dün uğradığı saldırı sonucunda hayatını kaybetti. Benazir Butto, 1979'da Ziya Ül Hak tarafından devrilen babası Zülfikar Ali Butto'nun idam edildiği Ravalpindi kentinde öldürüldü. Hindistan'dan "Müslüman kimliği" ile ayrılan Pakistan'ın laikliğe dönük yüzünü ve umudunu Zülfikar Ali Butto temsil ediyordu. Rahmetli Bülent Ecevit, Zülfikar Ali Butto'nun canını kurtarmak için çok çaba göstermişti. Ecevit, Ziya Ül Hak'a bir öneride bulunmuş ve Zülfikar Ali Butto'nun idam edilmemesini, "Türkiye'de ikamet" etmesine izin verilmesini istemişti. Ancak, Ziya Ül Hak bu öneriyi kabul etmemiş ve baba Butto, 1979'da idam edilmişti. Ecevit'in girişimi Yaşamını dün uğradığı saldırıda kaybeden kızı Benazir Butto, Pakistan'ın zor sosyolojisinde bir anlamda babasının işlevini üstlenmiş, -Pakistan koşullarında ne kadar olabilirse- laik-demokratik değerleri temsile yönelmişti. Benazir Butto, uzun ve çok zorlu olacağı bilinen laik-demokratik değişim işlevini üstlenmiş görünüyordu. Benazir'in işlevi Bütün başbakanların yolsuzluk iddialarıyla düşürüldüğü veya askeri darbeyle devrildiği Pakistan'da, Benazir Butto da nasibini

Yazının Devamı

Gül: Talabani de gelebilir, biz de gidebiliriz

27 Aralık 2007

Yön TÜBİTAK bilim ödüllerinin yarattığı hava içinde gazetecilerden de bilim ve teknolojiyi yazmalarını rica etti. Bunu sağlamak için de siyasi sorulara yanıt vermekten kaçındı, bu soruları kısa yanıtlarla geçirmeye özen gösterdi. Anca, gazetecilerin sorularıyla iş yine bilimden siyasete kaydı. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Çankaya Köşkü'nde dün yapılan TÜBİTAK bilim ödülleri töreninden sonra güncel siyasi konularda konuşmak istemedi. Siyasi sorulardan biri Irak Devlet Başkanı Talabani'nin Ankara'yı ziyaretiyle ilgiliydi. "Davet edilirsem gelirim" diyen Talabani'yi davet edip etmeyeceğine ilişkin soruya Gül, şu karşılığı verdi:"Irak komşumuz ve bizi çok yakından ilgilendiren bir ülke. Ayrıca seçilmiş bir cumhurbaşkanı. Her şeyin bir zamanı vardır. Bizim için onlar için uygun zamanı vardır. Komşu bir ülkenin seçilmiş cumhurbaşkanı her zaman gelebilir, biz de gidebiliriz. Nitekim, Irak'a komşu ülkeler toplantısına Başbakan gelmeseydi o gelecekti. Bunların hepsi bir program çerçevesinde olacaktır." 'Talabani gelebilir' Gül, Kuzey Irak operasyonu ve ABD ile işbirliği konusundaki soruyu ise şöyle yanıtladı:"O konularda işler gayet iyi gidiyor. İstihbarat paylaşılıyor. Müttefikliğe yakışan

Yazının Devamı

PKK'nın dağa çıkışı teşvik politikası

26 Aralık 2007

Yön Yanıtı aranan soru şu:PKK'ya katılım nasıl önlenir?Dağdakiler nasıl indirilir?Bu sorulara yanıt ararken sivil ve askeri alanda, terörle mücadelenin uzun bir süreç olduğu ve silahlı mücadele sürerken ekonomik ve sosyal önlemler alınmasının gerekli olduğu görüşü paylaşılıyor.Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral İlker Başbuğ, Temmuz 2005'te Genelkurmay İkinci Başkanı olarak düzenlediği bir basın sohbetinde, bu alanda neler yapılabileceğini göstermesi açısından önemli bilgiler vermişti.Şöyle demişti Org. Başbuğ, PKK'nın dağ profilini çıkarırken:"Terör örgütüne katılanların yüzde 40'ı 20-25, yüzde 35'i 25-30 yaş grubunda. Yüzde 10'u eğitimsiz, yüzde 50'si ilkokul mezunu ve yüzde 75'i işsiz. Bu veriler örgüte katılımı önlemek için alınacak önlemleri gösteriyor."Bu tablo da gösteriyor ki, örgüte katılanların en önemli ortak özelliği işsiz ve eğitimsiz olmaları. Buna PKK'nın propagandası da eklenince, dağa çıkış eğilimi yükseliyor, kuşkusuz...Bu verilere bakınca, örgüte katılımın, dağa çıkışın önlenmesine ilişkin önlemlerin başında iş ve meslek olanağının yaratılmasının geldiği görülüyor. Tabii uzun vadeli olarak da eğitim.Kuşkusuz bu önlemlere karşın, örgüte katılım sıfırlanmayacaktır.

Yazının Devamı

PKK'ya karşı 'bileşik kaplar' formülü

25 Aralık 2007

Yön Türk Ceza Yasası'nın etkin pişmanlığı düzenleyen 221. maddesinin esnetilmesi, alınacak ekonomik ve sosyal önlemler gibi alanlarda kapsamlı çalışmalar yapıldığı Cumhurbaşkanı Gül ve Başbakan Erdoğan dahil olmak üzere yetkililerce de açıklandı.Hemen belirtmek gerekir ki henüz tamamlanmış, devletin zirvesinde mutabık kalınmış, sonuçlandırılmış bir metin yok. Çalışmalar sürüyor. Ancak devlet katında, özellikle güvenlik cephesinde benimsenen temel anlayışı yansıtabiliriz. TSK'nın yurtiçindeki ve Kuzey Irak'taki operasyonları sürerken, bir yandan da PKK'ya karşı alınacak diğer önlemler tartışılıyor. Devletin, PKK'yla mücadelede "bileşik kaplar" etkisi gösterecek üç ayaklı bir anlayışı benimsediğini söyleyebiliriz:1- PKK'nın dağ kadrosuyla silahlı mücadeleyi sürdürmek, istihbarat alındığında operasyonlara devam etmek,2- PKK'yla katılımı en aza indirecek önlemleri hızla yürürlüğe koymak,3- Eşzamanlı olarak dağ kadrosunu indirmeye yönelik önlemler almak.Devletin güvenlik otoriteleri, bu üç ayağın aynı anda çalıştırılmasının PKK üzerinde "bileşik kaplar" etkisi göstereceği düşüncesinde."Nasıl" sorusuna verilen yanıt şöyle:"PKK'ya katılımı azaltacak önlemler devreye girerse, dağdan inme

Yazının Devamı

Rice-Barzani gerginliği

20 Aralık 2007

Yön ABD Dışişleri Bakanı Rice, Kuzey Irak'a geldiği halde ilk kez Erbil'e uğramadan döndü. Irak'taki Türkmenler, bu tutumu önemsiyor.Irak Türkmen Cephesi liderlerine göre Barzani'nin Rice'a mesafeli davranmasının nedenlerinden biri de ABD Dışişleri Bakanı'nın Kerkük'te Türkmenlere gösterdiği ilgi. Türk Hava Kuvvetleri'nin Kandil dahil Kuzey Irak'a düzenlediği hava harekâtına tepki gösteren KDP lideri Mesut Barzani, Kerkük'e gelen ABD Dışişleri Bakanı Rice ile görüşmedi. Barzani bu tutumuyla Türkiye'nin hava operasyonundan ABD'nin de sorumlu olduğu mesajını verdi. Geçtiğimiz pazartesi günü Kerkük İl Meclisi üyesi olan Türkmenlere bir haber iletiliyor. ABD'den çok üst düzey bir yetkilinin Kerkük'e geleceği ve Türkmenlerle görüşeceği bildiriliyor. Ancak kimin geleceği güvenlik nedeniyle söylenmiyor. Bu duyumu alan meclis üyesi Türkmenler, Irak Türkmen Cephesi lideri Saadettin Ergeç'le bir araya gelerek, bu yetkiliye iletecekleri talepleri birlikte belirliyor.Ertesi gün gelen ABD yetkilisinin Rice olduğu anlaşılıyor. Rice, Türkmen üyelerin de bulunduğu bir grup Kerkük İl Meclisi üyesiyle bir araya geliyor ve onları dinliyor.Türkmen üyeler Rice'a, Kerkük'teki durumu

Yazının Devamı

Org. Babaoğlu: Bilmeyenler de gücümüzü öğrendi

19 Aralık 2007

Yön Hava Kuvvetleri Komutanı Org. Aydoğan Babaoğlu, dünkü görüşmemizde, operasyonu değerlendirirken, "Biz ulaştığımız noktayı biliyorduk ve kendimizden emindik" dedikten sonra şu değerlendirmeyi yaptı: Türk Hava Kuvvetleri'nin Kandil dahil PKK kamplarına yaptığı hava harekâtı bütün dünyanın dikkatini çekecek bir operasyondu. Gece koşullarında böyle bir harekâtı yüzde yüz isabet oranıyla gerçekleştirecek çok fazla ülke olmadığı biliniyor. Türkiye, Hava Kuvvetlerimizin ve pilotlarımızın hangi düzeyde olduğunu tüm dünyaya göstermiş oldu. "Türk Hava Kuvvetleri 1990'lardan bu yana gece koşullarında böyle bir harekâtı gerçekleştirecek imkân ve kabiliyete sahipti. Bunu biz biliyorduk. Uçaklarımızdan da pilotlarımızdan da kullandığımız ileri teknolojiden de emindik. Şimdi, Türkiye'nin gücünü bilmeyenler de öğrenmiş oldular. Ben diğer ülkelerle bir kıyaslama yapmak istemem ama Türk Hava Kuvvetleri'nin güç ve kabiliyeti bir kez daha görülmüştür." 'Bilmeyenler de öğrendi' Hava Kuvvetleri Komutanı Org. Aydoğan Babaoğlu, harekât hazırlıkları sırasında hedeflerin tek tek belirlendiğini ve siviller tarafından kullanılmadığından emin olunduktan sonra hedef olarak alındığını kaydetti ve şöyle

Yazının Devamı

Hava operasyonunun etkileri

18 Aralık 2007

Yön TSK'nın ilk kez gerçek hedeflere karşı gece koşullarında başarıyla gerçekleştirdiği harekâtın psikolojik, askeri ve siyasi yönden etkileri olacaktır. Türk Hava Kuvvetleri'nin ilk kez gerçek hedeflere karşı gece düzenlediği bu operasyonun taşıdığı mesajlar üzerinde duralım. Bu harekâtın psikolojik sonuçları, fiziki sonuçlarından daha önemli sayılabilir. Son dönemde Türkiye aleyhine oluşturulan atmosfer, bu atmosfer içinde yöneltilen "tehdit"ler açısından bir "kırılma noktası" olarak görülebilir. Şu nedenlerle:1- Özellikle Türk kamuoyunda bir "Kandil Dağı efsanesi" yaratılmıştı: Ulaşılamaz, vurulamaz, etkisiz kılınamaz bir Kandil Dağı. TSK, Kandil Dağı'nı vurdu. Aylardır, "Türkiye Kandil'e hiçbir şey yapamaz" propagandasının boş olduğu anlaşıldı. Türk Hava Kuvvetleri, Kandil Dağı'yla ilgili olarak yürütülen bu psikolojik harekâta noktayı koymuş oldu.2- ABD'nin koruması altında, Türkiye'yi her gün "tehdit" eden PKK liderlerine ve Barzani yönetimine nasıl bir gücü tehdit ettikleri gösterildi. Yattıkları gölgenin kendilerine ait olmadığı ortaya çıktı.3- Yine son dönemde Türkiye'nin bir taraftan terör devam ederken diğer taraftan "masaya oturmak" zorunda kalacağı yönünde sürdürülen

Yazının Devamı