Rumların önerileri

2 Mart 2004

<#comment>
<#comment>
KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, dünkü görüşmelerinden sonra Rumların önerilerini satır başlarıyla söyledi.
Rum tarafı dünkü görüşmelerde Türk önerilerinin tümünü geri çevirmiş, sadece Annan planının değil, AB normlarının da dışında olduğu yorumunu yapmış.
Bunun başında da Türk tarafının, Kıbrıs'ta iki halk bulunduğunun, bunların eşit ve egemen olduklarının kabul edilmesine yönelik önerisi geliyor. Rumlar bunu kabul etmiyor. Onların yaklaşımı Kıbrıs Türklerinin azınlık olduğu yönünde.
Görüşmelere böyle başlayınca, sonucun "kilitlenme" olacağı da açık...
Rumların bu tutumu gösteriyor ki, Kıbrıs'ta iki tarafın yürüttüğü görüşmeler bir sonuca varmayacak. Türkiye ve Yunanistan'ın devreye girmesi, giderek Kofi Annan'ın hakemliği beklenecek.

Yazının Devamı

Hangi Türkiye?

1 Mart 2004

Grossman, "Büyük Ortadoğu" projesini anlatacak. Tabii Ankaraya gelmişken Kıbrısı da konu edecek.Büyük Ortadoğu projesinde Türkiyenin çok önemli bir yer tutacağı, model ülke konumunda olacağı belirtiliyor. Bu projede AKPye de büyük işlev düşeceği, AKP yöneticileri tarafından heyecanla ifade ediliyor.Önce şu soruları sormak gerekiyor:Bu projenin amacı "demokratik - laik Ortadoğu ülkeleri" yaratmak mıdır?Yoksa Ortadoğu ve üzerinden Orta Asyaya hâkim olmak ve kaynakları kontrol etmek midir? Proje neden Afganistan ve Irak işgallerinden sonra hızla canlandırılmaktadır?Bugüne kadar Ortadoğunun anti - laik ve anti - demokratik yapısından şikâyetçi olmayan ve hatta memnuniyet duyan ABD, neden demokrasi havarisi kesilmiştir? 11 Eylül ve küresel terörün Ortadoğunun bu yapısından kaynaklandığını mı düşünmektedir?Ve bir soru daha:Bu projede hangi Türkiye model olacaktır?Atatürkün kurduğu demokratik - laik Türkiye mi? Yoksa, laik ve üniter nitelikleri törpülenmiş, dini kimliği yönetiminde ve yaşamında öne çıkmış bir Türkiye mi?Eğer birincisi model olacaksa, Türkiye, zaten Cumhuriyeti ve onun demokratik - laik, üniter niteliğiyle 80 yıldır gözler önündedir. Rotasını Batıya çevirmiş, 40 yıldır

Yazının Devamı

Hangi Türkiye?

1 Mart 2004

<#comment>
<#comment>
ABD Dışişleri Bakanlığı'nın iki numaralı ismi Marc Grossman Türkiye'ye geliyor. Bazı Ortadoğu ülkelerini ziyaret ettikten sonra Ankara'ya gelecek.
Grossman, "Büyük Ortadoğu" projesini anlatacak. Tabii Ankara'ya gelmişken Kıbrıs'ı da konu edecek.
Büyük Ortadoğu projesinde Türkiye'nin çok önemli bir yer tutacağı, model ülke konumunda olacağı belirtiliyor. Bu projede AKP'ye de büyük işlev düşeceği, AKP yöneticileri tarafından heyecanla ifade ediliyor.
Önce şu soruları sormak gerekiyor:
Bu projenin amacı "demokratik - laik Ortadoğu ülkeleri" yaratmak mıdır?

Yazının Devamı

Sandıkta güç birliği

29 Şubat 2004

CHP lideri Baykal, partisinin bu ilde DSP adayı Yılmaz Büyükerşeni destekleyeceğini açıkladı. Bunun doğal olduğunu da ekledi.Prof. Dr. Büyükerşen, Eskişehirde her görüşten ve kesimden oy alabilecek bir aday olarak seçilme şansı en yüksek aday. CHPnin destek vereceğini açıklaması bu şansını daha da artırdı.CHP, Eskişehirde bilerek mi aday göstermedi yoksa gerçekten teknik bir hata sonucu mu bu duruma düştü? Görüntü, il yönetiminin başvuru zamanını kaçırdığı için aday gösteremediği biçiminde. Ama, gerek Baykalın, gerekse CHPlilerin bu sonuca çok da üzülmedikleri, Büyükerşeni destekleme kararını hemen açıklamalarından belli...Eskişehirde ortaya çıkan bu durum, sandıkta doğal bir güç birliği sonucu doğurmuş oldu.AKP rüzgârı karşısında yerel seçimleri kazanma şansı düşük olan muhalefet partilerinden kan uyuşmazlığı olmayanların sandıkta güçbirliğine gitmeleri kuşkusuz şanslarını artırır.Bu partilerden hangisinin adayı daha şanşlıysa onun desteklenmesi genel bir ilke olarak kabul edilebilirdi. Birbirlerinden belediye başkanı ve aday transfer etmek yerine böyle bir yöntem kabul görseydi, Eskişehirde olduğu gibi doğal güç birliği sağlanabilirdi.Özellikle CHP ile DSP arasında...DSPli

Yazının Devamı

Sandıkta güç birliği

29 Şubat 2004

<#comment>
<#comment>
CHP, Eskişehir'de zamanında başvuru yapmadığı için belediye başkanlığına aday gösteremedi.
CHP lideri Baykal, partisinin bu ilde DSP adayı Yılmaz Büyükerşen'i destekleyeceğini açıkladı. Bunun doğal olduğunu da ekledi.
Prof. Dr. Büyükerşen, Eskişehir'de her görüşten ve kesimden oy alabilecek bir aday olarak seçilme şansı en yüksek aday. CHP'nin destek vereceğini açıklaması bu şansını daha da artırdı.
CHP, Eskişehir'de bilerek mi aday göstermedi yoksa gerçekten teknik bir hata sonucu mu bu duruma düştü? Görüntü, il yönetiminin başvuru zamanını kaçırdığı için aday gösteremediği biçiminde. Ama, gerek Baykal'ın, gerekse CHP'lilerin bu sonuca çok da üzülmedikleri, Büyükerşen'i destekleme kararını hemen açıklamalarından belli...
Eskişehir'de ortaya çıkan bu durum, sandıkta doğal bir güç birliği sonucu doğurmuş oldu.

Yazının Devamı

Ak mı, kara mı?

28 Şubat 2004

Genelkurmay Başkanlığı, aylık basını bilgilendirme toplantısının bir yenisini dün yaptı.Daha önce Genelkurmay İkinci Başkanı Org. İlker Başbuğ tarafından yapılan sunumu ve soru - yanıtı bu kez üç general birlikte gerçekleştirdiler.Sunumu Genelkurmay Genel Sekreteri Tümg. Sabri Demirezen yaptı. Soruları ise Tümg. Demirezenle birlikte Genelkurmay Harekat Başkanı Korg. Metin Yavuz Yalçın ve Plan Prensipler Başkanı Korg. Aydoğan Babaoğlu yanıtladılar.Gündemin en üst sırasındaki Kıbrıs konusunda, "Hükümetin yol haritası ile TSKnın yol haritası uyuşuyor mu? Hükümetin Kıbrıs politikasını nasıl değerlendiriyorsunuz" yönündeki soruya şu karşılığı verdi:"Kıbrısta kalıcı ve adil çözümün sağlanmasına TSK her zaman destek vermiştir. Beklentisi budur. Bu yöndeki görüşlerini, açıklamada da belirtildiği gibi değişik ortamlarda gündeme getirmiş, Başbakanlığa sunmuştur. TSKnın bu görüşlerinde herhangi bir değişiklik yoktur. Şu anda sürdürülen görüşmelerden hem Türkiyenin, hem de Kıbrıs Türk halkının güvenlik beklentilerine cevap verecek sonucun çıkması dileğimizdir, beklentimizdir. Dolayısıyla ümit ediyoruz ki, görüşmeler beklentilerimiz doğrultusunda sonuçlanacaktır."Korg. Babaoğlunun bu

Yazının Devamı

Ak mı, kara mı?

28 Şubat 2004

<#comment>
<#comment>

Genelkurmay Başkanlığı, aylık basını bilgilendirme toplantısının bir yenisini dün yaptı.
Daha önce Genelkurmay İkinci Başkanı Org. İlker Başbuğ tarafından yapılan sunumu ve soru - yanıtı bu kez üç general birlikte gerçekleştirdiler.
Sunumu Genelkurmay Genel Sekreteri Tümg. Sabri Demirezen yaptı. Soruları ise Tümg. Demirezen'le birlikte Genelkurmay Harekat Başkanı Korg. Metin Yavuz Yalçın ve Plan Prensipler Başkanı Korg. Aydoğan Babaoğlu yanıtladılar.
Gündemin en üst sırasındaki Kıbrıs konusunda, "Hükümetin yol haritası ile TSK'nın yol haritası uyuşuyor mu? Hükümetin Kıbrıs politikasını nasıl değerlendiriyorsunuz" yönündeki soruya şu karşılığı verdi:

Yazının Devamı

Rumların tavrı

27 Şubat 2004

Bu durum, Türk kamuoyunu iç çatışmalarla meşgul ederken, Rum tarafının tutumunu ikinci plana itiyor.Oysa yakından izlenmesi gereken Rumlar. Dünkü görüşmelerde gösterdi ki, Rum yönetimi adada, "iki halk" bulunduğunu kabule yanaşmıyor. Rum ve Türklerden oluşan iki ayrı egemen ulus yaklaşımını reddediyorlar. Rumlar, iki kurucu devleti esas alan bir yaklaşım gösteriyorlar.Bu tutumları iki egemen halka ve iki kesimliliğe dayalı çözüme yanaşmayacaklarının göstergesi. Bu yaklaşımları iki kesimliliğin de sulandırılmasını istediklerini ortaya koyuyor. KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Papadopulosun bu konuda katı olduğunu ve bu tutumunu değiştirmeyeceğini açıkladığını söyledi.Bu tablo karşısında Başbakan Erdoğanın ve KKTC Cumhurbaşkanı Denktaşın, "olmazsa olmaz" dedikleri, iki kesimliliğin güçlendirilmesi, iki eşit egemen halkın esas alınması ilkelerinin kabul edilmeyeceğinin işaretini veriyor. En azından KKTC ve Rum yönetimi görüşmelerinde bu sonucun alınmayacağı görülüyor. 22 Marttan sonra Türkiye ve Yunanistanın devreye girmesiyle durum değişir mi? Yunanistan, Rum yönetiminin kabul etmediği bu ilkeyi kabul ettirir mi?Bunu 22 Marttan sonra göreceğiz. Ancak, Rum tarafının 1 Mayısa kadar

Yazının Devamı