Para piyasalarında, sermaye piyasalarında para bol. Bankalar müşteri arıyor ama borçlanmak isteyene soruyorlar, "- Arkadaş sen kimsin? Bu parayı ne yapacaksın? Hangi işte kullanacaksın? Nasıl ödeyeceksin?" Genelde ticaretle ilişkili olmayan talepler ile, "Sen parayı ver de ne yapacağıma karışma" tipi talepler karşılanmıyor.
Para piyasalarında iş yapan bankalar da ikiye ayrılıyor: (1) İri ve güçlü bankalar. (2) Orta büyüklükte bankalar. Para piyasalarından ülkeler, bankalar, firmalar borçlanırken, genelde iri bankalardan biri aracılık ediyor. O banka "lider" oluyor. Borç verilecek paraya iri ve de orta büyüklükte bankalar değişik miktarlarda katılıyor.
Borçlanmalarda lider olabilecek iri bankaların her ülke için belirledikleri bir borçlanma sınırı var. Buna "ülke riski / ülke limiti" deniliyor.
Deneyimli bankacı Vural Akışık, Türkiye için yabancı bankaların biçtikleri toplam ülke riski sınırının 20 - 25 milyar dolar olduğunu tahmin ediyor.
Bugünlerde dünya pazarında "Euro" kredilerinin faizi yüzde 3, "Dolar" kredilerinin faizi yüzde 5 dolayında. Güçlü, saygın ülkeler, bankalar, firmalar bu faizin üzerine fark ve komisyon olarak 0.10 - 0.25 puan ekleme ile 1 yıl, 5 yıl, 7 yıl borçlanabiliyor.
Türkiye'de devlet, bankalar, firmalar, iyi zamanlarda faizin üzerine 0.25 veya 0.50 puan farkla borçlanabiliyordu. Şimdilerde dünya krizi, ülkedeki istikrarsızlık nedeniyle bu fark 1.35 / 1.50 puana çıktı.
En kötü durumda, bugün Hazine, birinci sınıf Türk bankaları ve birinci sınıf Türk firmaları, ticari borçlanmalar için, Euro veya dolar faizinin üzerine 1.50 puan fark verdiklerinde 1 yıl vade ile para bulabilecek durumda.
Rusya krizi ve Türkiye'deki politik istikrarsızlık sonucu bankalar limitlerini kıstı ama 20 - 25 milyar dolarlık limit sıfıra inmedi. 15 - 20 milyara düştü.
Krizin ötesinde Türkiye'nin limitini düşüren, Batı bankaları arasındaki birleşme hareketi. Büyük bankalar birleşince, iki bankanın ayrı ayrı Türkiye'ye tahsis ettiği limit, yarıya düşüyor. Örneğin Türkiye'ye en büyük limiti taşıyan Bankers Trust, Deutschebank ile birleşince, Türkiye büyük kayba uğrayacak.
İyi de... Acaba son zamanlarda Türkiye'nin dış borçlanmasıyla ilgili tereddütler nereden kaynaklanıyor? Bunların kaynağı, küçük bankaların ve devlet bankalarından teminat mektubu ve aval alanların "spekülatif" borçlanmaları. Dünya piyasalarında "serseri mayın benzeri", "serseri ve spekülatif Türk kredi avcıları" dolanıyor. Türkiye'deki yüksek "döviz kuru / bono faizi" makasından yararlanarak dövizi Türk lirasına çevirip para kazanmak isteyenler, yurt dışından faizin üzerine 10 puan, 15 puan ekleme yaparak borçlanmaya çalışıyor. Bu borçlanmalar piyasayı bozuyor. Güveni bozuyor.