Güngör Uras

Güngör Uras

guras@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Enflasyonla mücadelede en önemli gösterge, "fiyatların inişe geçmesi"dir. Bu inişin devamlı olması, halkın bu inişi görmesi, inişin devam edeceğine inanması enflasyonla mücadelede başarıyı sağlar.
1) Türkiye'de fiyat artışları 1998 yılında inişe geçti. Bu iniş eğilimi devam ediyor.
2) Halk arada sırada şüpheye düşse de, fiyatlardaki artışın yavaşladığını gördü. Arada sırada şüpheye düşse de fiyat artışlarındaki yavaşlamanın süreceğine inanmaya başladı.
3) Dünyadaki krize rağmen, yurt içindeki politik çalkantıya rağmen, seçim ortamına rağmen fiyat artışlarının yavaşlaması Türkiye için çok önemli ve sevinilecek bir durumdur.
4) Ama unutulmamalı ki, sevinilecek olan kötüden iyiye yöneliştir. Yoksa, enflasyon belası ortadan kalkmış değildir. Aylık yüzde 3 veya yüzde 4 oranındaki fiyat artışları enflasyonun devam ettiğini göstermektedir.
5) Enflasyon kendi kendine düşmez. Okuyup üflemekle düşmez. Fedakarlık ile düşer. Fedakarlık yatırımların durmasıdır. İşsizliktir. Piyasada yaprağın kıpırdamamasıdır. Enflasyon tamamen kontrol altına alınmadan "Eeeee... Bu kadar fedakarlık yeter... Biraz nefes alalım!.." denildiğinde, çekilen eziyet, ödenen fatura boşa gider. Enflasyon gene tırmanışa geçer.
Bugün gelinen noktaya sevinirken, bazı tehlikeleri, kapının önünde bekleyen tehlikeleri de unutmamak gerekir.
(1) Toptan Eşya Fiyatları Endeksi iki bölümden oluşur: (I) Devlet / kamu malları fiyatlarındaki artışın endeksi, (II) Özel sektör malları fiyatlarındaki artışın endeksi. 1998 yılı ortalarına kadar kamu / devlet malları fiyatları özel sektör fiyatlarından fazla artardı. Toplam Toptan Eşya Fiyatları Endeksi'nin üzerinde artış gösterirdi.
1998 yılı ortalarından bu yana kamu / devlet kendi kontrolündeki malların fiyatında frene bastı. Kamu / devlet kontrolündeki malların fiyatı artmıyor. Örnek: 1997 Aralık ayında devlet mallarındaki 12 aylık ortalama fiyat artışı yüzde 85.5, özel sektör mallarındaki yüzde 80.7 iken, 1999 Mart ayında kamu mallarındaki fiyat artışı yüzde 49.0, buna karşılık özel sektör mallarındaki artış yüzde 65.5 oranında. Bunun sonucu olarak toplam (ortalama) artış yüzde 61.7 oranında. Kamu kesimi zararına mal satamaz. Seçim sonu kamu mallarında mutlaka fiyat ayarlaması yapılacak. O zaman enflasyondaki aşağıya iniş tehlikeye girecek.
(2) Türkiye'de toptan eşya fiyatlarındaki artış oranı ile tüketici fiyatlarındaki artış oranı arasındaki fark 4 veya 5 puanı geçmezdi. 1997 yılında 12 aylık ortalamaya göre toptandaki artış yüzde 81.8 iken tüketicideki artış yüzde 85.7 idi. 1999 Mart ayında toptandaki artış yüzde 61.7 iken, tüketicideki artış yüzde 75.8 olarak gerçekleşti. Fark 14.1 puana çıktı. Bu, piyasadaki fiyat yapısının çarpıklığını gösteriyor. Piyasa şartlarının normale dönmesi ile bu çarpıklık düzelir ama, düzelirken fiyatları da yukarıya çeker. Sonuçta görülüyor ki, enflasyonla mücadelede fiyat artışlarının yavaşlaması sevindirici durum... Ama bu böyle devam ederse!.. Devam edebilmesi ise gevşememeye, dikkatli olmaya bağlı.