"Vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü koruyacağıma... Laik Cumhuriyet'e ve Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı kalacağıma... Toplumun huzur ve refahı, milli dayanışma ...ülküsünden ayrılmayacağıma, büyük Türk milleti önünde namusum ve şerefim üzerine and içerim."
Milletvekili seçilenler herhalde seçim heyecanı içinde Meclis'te okunması gereken andın içeriğinin farkında değiller. İş olsun, formalite yerine gelsin diye yemin edildiğini sanıyorlar.
Başörtüsü ile Meclis birasına girmekte ısrarlı bir hanım böyle bir andı okuyamaz. Böyle bir andı okuyan, namusu ve şerefi üzerine ant içen milletvekilleri bir milletvekilinin başörtüsü ile Meclis binasına girmesine izin veremez.
Başörtüsünü 79 yıl sonra TBMM salonuna sokmanın "Cumhuriyet ve Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlılık" ile ilgisi nedir?
Önceki Meclis çalışmıyor, çalışamıyor diye erken seçime gidildi. Milletvekillerinin yarısı yenilendi. Ülkenin çözüm bekleyen ciddi sorunları var. Yeni seçilen milletvekillerinin ülke sorunlarını çözmek için bir şeyler yapması bekleniyor. Erbakan ve de Nazlı Ilıcak yönetiminde "piyon Merve", Meclis'i "esir" alıyor. Ecevit ortaya çıkmasa, DSP milletvekillerini peşine takıp bir şeyler yapmasa okuma yazması olmayan seksen beş yaşındaki geçici başkanın yönetiminde neticeye ulaşılacak. Çömlek patlatılacak.
İyi de... O noktaya kadar andını içen ve ant içmek için sırasını bekleyen "Laik, Cumhuriyet'e ve Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı" milletvekilleri neden susuyor? Milletvekillerinin 79 yıllık TBMM'ye başörtüsü girerken "kıvırtmaya", sessiz kalmaya hakları yoktur. Bu bir başlangıçtır. Arkası çorap söküğü gibi gelir.
Bunun insan hakları ile demokrasi ile ilgisi yoktur? Türk kadını sokakta başörtüsü ile gezemiyor mu? Sokakta başı örtülü olana kim karışıyor?
Her devlet müesseseleriyle yaşar. Her müessese önceden belirlenmiş ve değişmeyecek şekiller üzerine kurulur. TBMM, bu ülkenin temel müessesesidir. TBMM'ye 79 yıl sonra başörtüsü sokmak müesseseyi temelinden yıkmaktır.
Türkiye kilitlendi. TBMM kilitlendi. "Milletin bölünmez bütünlüğü böyle mi korunuyor? Toplumun huzur ve refahı, milli dayanışma ülküsü böyle mi sağlanıyor?" İki hanım TBMM'yi esir alıyor, Ecevit ve DSP milletvekilleri dışındaki milletvekilleri sorun sahneleyen bu Meclis'te figüran durumunda...
Hani onlar sorunları çözmeye gelmişlerdi? Daha ilk günde sorunun parçası oldular.
Ey milletin vekilleri... İlk günden sesinizi kesmeyiniz.
Baş örtüsünün TBMM'ye girmesinden yana mısınız, karşı mısınız? Başörtüsü işini "müteahhide havale etmek" sizlere yakışmaz. O yemine rağmen başörtüyü TBMM'ye sokmaktan yana iseniz, siz her şeyi yaparsınız!.. Hatta rahmetli Menderes'in dediği gibi "İsterseniz hilafeti bile geri getirirsiniz..."
Gazanız mubarek olsun.
