Türkiye'de tatil geçirmek için Almanya'daki seyahat acentelerine her gün 3 bin 500 kişi başvuruyor, rezervasyon yaptırıp, para yatırıyordu. Terörist başı ile ilgili gelişmeler sonucu önce günlük satışlar 150'ye kadar düştü. Sonra durdu. Derkan iptal istekleri başladı.
Turizm araştırmacısı Fehmi Köfteoğlu'nun anlattığına göre, Alman hükümetinin politikası 1999 turizm mevsiminin kaderini belirliyor ve belirleyecek.
Alman hükümeti yetkilileri mevcut gelişmelerin Türkiye'yi "riskli ülke" olarak ilan etmeyi gerektirmeyecek boyutta olduğunu, "Türkiye'nin kritik şartlar taşıdığını", bu durumda "turistin karar hakkına sahip olduğunu" söylüyor.
Bu Türkiye için çok önemli bir gelişme. Türk hükümeti yetkililerinin Almanya'nın bakış açısını ve kararını sürdürmesini sağlamadaki başarıları 1999 yılı turizm mevsiminin geleceğini belirleyecek.
Fehmi Köfteoğlu'nun Almanya'daki "Turizm Fuarı" izlenimlerine göre, Almanya ve İtalya pazarı dışındaki pazarlardaki gelişmeler umut verici. Türkiye'ye turist taşımak için özel tarife uygulayacağını açıklayan özel havayolları şirketi Martin Air'in de etkisinde Hollandalıların rezervasyonunda yüzde 45 artış var. Fransa'dan iptal yok. Rezervasyon artışı yüzde 20 dolayında. Geçen yıla göre İngilizlerin rezervasyonunda yüzde 10, Belçikalıların rezervasyonunda yüzde 8 artış görülüyor.
Şimdilerde Avrupa'da 7 günlük turlar, yatak ücreti, kahvaltı ve bir yemek dahil 780 mark ile 1.100 marktan satılıyor. Haziran ve temmuz aylarında "son dakika rezervasyonu" diye adlandırılan "batan geminin malları bunlar" tipi satışlarda haftalık tur ücretleri 500 marka kadar geriliyor.
Şu anda yılın tamamı için henüz bir tehlike görülmüyor ama, nisan ayı "Paskalya" dönemi rezervasyonları geçen yılın gerisinde. Halbuki Türkiye genelinde aralık, ocak ve şubat ayı çok iyi geçmişti. Kötüye dönüş, terör başının yakalanmasından sonraki olaylarla başladı.
Türkiye'den Avrupa'ya devamlı kötü haberler gidiyor. Avrupalı Türkiye'deki terör uygulamasının ne kötü bir şey olduğunu "ülkelerinde yaşadı ve gördü". Türkiye'deki olayların görüntüleri her gün TV ekranlarına, gazete sayfalarına yansıyor.
Buna karşılık rezervasyon yaptıranların yüreğine su serpecek, rezervasyon yaptırmaya niyetlenenleri yüreklendirecek ne bir ses, ne bir nefes var.
Yunanistan tanıtıma 80 milyon dolar harcamış. Türkiye'nin 4 milyon dolarlık ödeneği bittiğinden reklam yapılmıyor. Avrupa'daki turiste Türkiye'den "iyi haberler" ulaştırılamıyor.
