Başbakan’ın çılgın projeleri devam ediyor... Sepetten bu defa da Taksim Meydanı projesi çıktı...
Meydanda trafik yeraltına alınacak, Taksim Topçu Kışlası yeniden inşa edilecekmiş...
Buraya Maltepe’deki İkinci Zırhlı Tugay’ın topçu taburu mu yerleştirilecek?
Elbette değil... Dev bina herhalde iş, alışveriş ve eğlence merkezi olarak kullanılacak.
Buradaki topçu kışlası, resimlerinden anlaşıldığı gibi, zarif bir binaymış... 1940 yılında Prost planı doğrultusunda yıkılmış. Planda Taksim Meydanı ile Nişantaşı arası geniş bir yeşil alan olarak öngörülüyordu. Ne var ki 1950’den itibaren araya Hilton Oteli, Orduevi, oteller vs sıkıştırıldı. Alan işlevini yitirdi.
Mimar Doğan Hasol konuyla ilgili olarak:
- Eski binaları yıkmamalı, diyor, örneğin Taşkışla yıkılmadı, okula dönüştürüldü, çok güzel oldu. Taksim Kışlası da yıkılmamalıydı. Hata yapıldı. Ancak bunca yıl sonra yeniden yapılması da anlamlı değil... Eğer imkân varsa günümüz mimarisini yarınlara taşıyacak eserler meydana getirsinler...
Bir devlet kendi topraklarında kaç kişinin yaşadığını bilmez mi?
Türkiye bilmiyor... O yüzden komik ve dramatik manzaralar ortaya çıkıyor...
En basitinden son iki seçimdeki manzaraya bakalım:
2007 yılı nüfusu 70.586, seçmen sayısı 42 milyon 799 bin.
2010 yılı nüfusu 73.722, seçmen sayısı 50 milyon 190 bin.
Yukardaki 50 milyon 190 bin rakamı YSK Başkaı Ali Em’in son verdiği rakamdır.
Buna göre geçen dört yıllık sürede nüfus 3 milyon, seçmen sayısı 7 milyon 400 bin artmış...
Wikileaks belgelerinde de yer aldı... TSK’ya meydan okumak iktidarın oyunu arttırıyormuş.
Örneğin 27 Nisan muhtırasına karşı sert çıkış AKP’ye epey oy getirmiş.
Bu defa da gidişat ve beklenti o yönde...
Balyoz sanıkları hapiste 100’üncü günü çoktan geride bırakırken...
12 Eylül’ün liderleri Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya ifadeye çağırıldı...
Harp Akademileri Komutanı Orgeneral Bilgin Balanlı tutuklandı.
Seçime doğru “AKP darbecilerle hesaplaşıyor” görüntüsü güçlendirildi...
Boğaz kıyısında Four Seasons otelinde zarif bir düğün... Tiyatro sanatçısı Şahnaz Çakıralp ile Profesör Murat Öncel birazdan nikâh masasına oturacaklar.. Konuklar yaz akşamında nikâhı beklerken sohbeti koyulaştırıyor. Konuk siyasetçiler, sanatçılar, hekimler, gazeteciler arasındaki sohbetlerin ana gündemini siyaset oluşturuyor... Müjde Ar ve Ercan Karakaş’ın bulunduğu grupta bir beyefendi CHP’nin seçimde AKP’yi geçeceğini söylüyor. Müjde Ar’la Ercan bu tahminden memnun... Karakaş gülümseyerek:
- Ben o kadarını sanmıyorum diyor, ama CHP’nin yüzde 30’ları yakaladığını görüyorum...
Bir başka toplulukta şu tespitler yapılıyor:
- Kılıçdaroğlu hitabet sanatını öğrendi. Sakin ve bilerek konuşuyor... Üslubu etkili... Erdoğan giderek daha çok hırçınlaşıyor. Bu da aleyhine oluyor...
Başarılı bir tiyatro sanatçısıyla başarılı bir göz hekiminin evliliğine tanık olmak herkesi mutlu ediyor. Enbe Orkestrası yaz akşamını olağanüstü güzel nağmelerle süslüyor.
* * *
CHP İstanbul İl Başkanı Bahri Şahin az deneyimli ama çok başarılı bir yönetici... Dün bize son yaptırdığı anketleri anlatıyor... Partinin İstanbul’daki oyu yüzde 35’i bulmuş durumda Bahri Şahin’e göre... CHP’nin halen 17
AKP Bursa adayı Bülent Arınç’ın bu seçimde ilk kez oy kullanacak Bursalı gençlere gönderdiği, “Değerli kardeşim, bu mektubu Bursa doğumlu bir ağabeyiniz olarak yazıyorum” diye başlayan... Ve tabii oy isteyen mektubunu Emin Çölaşan dün köşesinde yayımladı. Biz de bugün Bursalı gençlerden birinin Arınç’a gönderdiği, bir kopyasını da arkadaşımız Fahrettin Fidan’a faksladığı cevabi mektubunu yayımlıyoruz.
“Değerli abim. Ben de bu cevabı, üç yıldır iş arayan, çaldığı her kapıdan nasihat alan Bursalı bir kardeşiniz olarak yazıyorum. Benim gibi milyonlarca kardeşin iş diye kıvranırken senin oğlan maaşallah mezun olur olmaz iş buldu. Hükümetteki arkadaşlarının oğulları neyi tuttuysa altın oldu...
Çocukları bırakıp babalara gelirsek... Benim peder SSK emeklisi... Ayda eline geçen net 812 lira 40 kuruş. Biraz fazla zam istediklerinde, aman enflasyon azar, diyorsunuz. Şeyini şey ettiğimin bu enflasyonu neden sizin maaşlara okkalı zamlar gelince azmıyo da garibanın üç kuruşluk maaşına gelince azıyo be abicim? Kimsenin maaşında gözümüz yok. Geçenlerde söylediğin gibi milletvekili maaşları da AB seviyesine çıkartılsın. Çıkartılmasın diyen münafıkların! gözü çıksın da... Sizin bu
Yargıtay’ın 2 Haziran’da yapılacak başkanlık seçiminde adı aday olarak geçen Ersan Ülker, “İktidarın seçtiği 160 üye ortak hareket ediyor, seçimlerin sonucu zaten belli” dedi ve adaylıktan çekildiğini açıkladı... Yeni Başkan’ın adını da verdi: Nazım Kaynak... Ersan Ülker Yargıtay’ın yapısını değiştiren yasanın çıkmasından sonra HSYK’nın seçtiği 160 yeni üyenin bugüne kadar yapılan tüm seçimlerde “blok” halinde aynı oyu kullandıklarını belirtiyor, Ülker, HSYK tarafından seçilen 160 üyenin 4 aydır bir dosya kapağı bile açmadıklarını, oturacak yerlerinin olmadığını ancak seçimlerde topluca oy kullandıklarını ekliyor. HSYK yapısının değişmesiyle yargıya sözde demokrasi gelecekti... Gelmiş işte...
* * *
Yargının halini gösteren bir başka örneği avukat Turgut Kazan’ın dünkü basın toplantısında görüyoruz. CHP Denizli Milletvekili adayı, eski Erzincan Başsavcısı İlhan Cihaner’in avukatı olan Turgut Kazan. Dursun Çiçek davasında herkesin tanıdığı bir şahsın gizli tanık olarak dinlendiğini anlattı... Dedi ki:
- Gizli tanığa, bu davada sanık olmayan, dolayısıyla duruşmada hazır bulunup soru sorma hakkını kullanamayan müvekkilimi uydurma iddialarla suçlama imkanı verildi. Sonra da,
Tayyip Erdoğan, İstanbul’dan sonra Ankara için düşündüğü “Çılgın Proje”lerini açıkladı: Ankara hem savunma sanayinin merkezi hem uzay merkezi oluyor. 1.8 milyon metrekarelik uluslararası fuar merkezi... Ortadoğu’nun en büyük hayvanat bahçesi... 40 bin kişilik stadyum... Yeni bir adalet sarayı kuruluyor, vb.
Bir Amerikalıya “Washington uzay ve savunma sanayii merkezi oluyor” diyecek olsanız, koca ülkede başka yer mi kalmadı, diye sorardı.
Başkentin eski Belediye Başkanı Murat Karayalçın bu projelerin nerede, kim tarafından, ne zaman hazırlandığını sormuş... Haklı... Bir kentin kaderi o kentteki uzmanların, mimarların, şehircilerin uzun çalışmaları sonucu çizilir. Halkın fikri alınır. Bir gecede akla gelen uçuklukların alt alta sıralanmasıyla şehircilik oynanmaz.
Projeler içinde birini gerçekçi bulduk.. Kaleiçi gecekondulardan temizlenecekmiş... Dört yılda bunu başarsalar iyi olur. Çünkü turistlerin uğrak yeri olan Kaleiçi yıllardır utanç manzarası arzediyor...
Diğer procelere gelince... Onları dinlerken Melih Gökçek’in her yerel seçim öncesi vaat ettiği sonra unuttuğu projeleri hatırladık... Neydi onlar...
Ankara’nın beş girişine 50’şer metre uzunluğunda Atatürk,
İş dünyasının duayenlerinden İnan Kıraç, kaset komplosuyla devrilmesinden yaklaşık üç ay önce Deniz Baykal’ı ziyaret ediyor.
Kıraç görüşmede CHP’nin ve Baykal’ın performansının iyi gittiğini söylüyor, ancak üç ismin kurultayda aday gösterilmemesi talebinde bulunuyor. Bu üç isim dönemin CHP Genel Sekreteri Önder Sav ile Mustafa Özyürek ve Onur Öymen’dir... Deniz Bey her üç ismi överek yapılan teklifi nazikçe reddediyor. Daha sonra bu olayı yardımcılarından Yılmaz Ateş’e aktarıyor.
Bu haber önceki gün Mehmet Baransu imzasıyla Taraf gazetesinde yer aldı. İnan Kıraç konuyla ilgili dün açıklama yaptı ama açıkça bir yalanlamada da bulunmadı.
Gelelim sonrasına...
Baykal’ın istifasının ardından Kemal Kılıçdaroğlu, “Genel başkanlığa aday değilim” diyerek, doğru olanın Deniz Baykal’ın tekrar geri gelmesi olduğunu söylüyor. Baykal’ın listeye alması durumunda genel merkezde çalışma isteğini Ateş’e iletiyor. Ateş olumlu tepki verince bu defa soruyor: “Önder Sav, Mustafa Özyürek ve Onur Öymen listenizde olacak mı?” Ateş’in “Tahminim üç isim de olacak” cevabı üzerine Kılıçdaroğlu “O zaman beni listenize almayın” diyor. Gerekçesini ise şu sözlerle açıklıyor;
“Önder Sav ve bu