Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Cumhuriyet Ankara Temsilcisi Mustafa Balbay’ın emniyet veya savcılık tarafından medyaya sızdırılan günlükleri yaklaşık bir hafta önce yayımlanmıştı... İdam sehpaları aynı gün kuruldu. Günlüklerin Balbay’a ait olduğu kesinmişçesine yargısız infazlar başladı, hâlâ da sürüyor. Ne soruşturmanın gizliği, ne yayın yasağı, ne adil yargılanma hakkı, ne masumiyet karinesi. Yandaş medya canavarlarının gözü hiçbir şey görmüyor. Çünkü iktidar arkalarında.
Derken hapisteki Mustafa Balbay’ın ilk ifadesi dün Cumhuriyet’te yayımlandı.
Balbay, avukatı aracılığıyla yaptığı açıklamada günlüklerin tam metninin bir gün önce eline geçtiğini söylüyor ve şunları belirtiyor:
- Medyada tartışılan şekilde bir günlüğüm yoktur.
- Birbirinden farklı notlar montaj yapılarak birileri tarafından işlenmiş, yorumlar eklenmiş, tahrif edilmiştir.
- Ben gazeteciyim, gazetecilik mesleği dışında hiçbir işe ve olaya bulaşmadım...
Cumhuriyet dün ayrıca Mustafa Balbay’ın diğer mahkûmlardan farklı olarak tek kişilik koğuşta tutulduğunu, yazı yazmasına izin verilmediğini bildiriyordu...
Balbay hakkında her türlü desteksiz atış serbest...
Ancak Balbay’ın bunlara yanıt oluşturacak yazı yazması ve kendini savunması yasak...
Adil yargılanma hakkının bu denli çiğnenmesi nedendir? Zaten yargılanacak olan bir gazeteciyi meslektaşları neden duruşmaları beklemeden ipe çeker? İktidar partisine seçim rantı sağlamak dışında medyayı bu hoyratlığa iten nedir? Bilen var mı?

Haberin Devamı

İstanbul’un lale ekonomisi yüzde 50 büyümüş.
Ne kadar büyüse de “sülale ekonomisi”nin büyüme hızına yetişemez...
Haldun Ertem

* Abdullah Gül “Kürdistan” demiş..
Devlet Bahçeli acaba ne düşünüyor şu anda?
Demet

Yavrular sevinir!
Başbakan Erdoğan, Obama ile ortak yönlerinin olduğunu söylemiş.
Metin Yaykınlıoğlu diyor ki:
“Sanıyorum bu habere en çok Sayın Obama’nın çocukları sevinmişlerdir. Akşam, Washington’daki Başkanlık Konutu’nun salonunda iki kardeş; ‘Eğer babamızla Türkiye Başbakanı’nın ortak yönleri varsa; demek ki biz de ileride çok zengin olacağız, gemilerimiz olacak, kuyumcu mağazalarımız olacak, çok para kazanacağız çok zengin olacağız’ diyerek düğün bayram etmişlerdir...”

Haberin Devamı

Çok benziyorlar!
Başbakan Tayyip Erdoğan, Amerikan CNN televizyonuna ABD Başkanı Barack Obama hakkında “İkimizin de mütevazı bir geçmişi var” diyerek arada benzerlik kurdu. Obama’nın öz geçmişi pek de mütevazı sayılmaz:
“Harvard ve Columbia üniversitelerini bitirdi. 12 yıl Chicago Üniversitesi’nde hukuk profesörü olarak eğitim verdi...”
Bizimki ise Ticari İlimler Akademisi mezunu...
Bir tarihte bizim mütevazı muhabirimiz Musa Ağacık yazar Orhan Pamuk’a:
- Beni size çok benzetiyorlar, demişti de Orhan Pamuk:
- Beni hiç kimse sana benzetmedi, yanıtını vermişti.
Benzer bir durum var ortada galiba...

Sükûtun sebebi ne?
13 Mart Cuma günü bu köşede bazı sorular yöneltmiştik Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’e... Örneğin, 2 ve 3 Mart tarihleri arasında yaptığın umre ziyaretine tarifeli uçakla mı gittin yoksa özel uçakla mı? Özel uçakla gittiysen, uçak kime aitti? Ankara Belediyesi’nden büyük ihaleler alan işadamı Namık Tanık’ın uçağı mıydı? Bu seyahat sırasında Dubai’ye de uğradın mı? Umre ziyaretinin asıl amacı Duabi görüşmeni kamufle etmek miydi, vs. vs.
Hiçbir lafın altında kalmayan... Hemen herkese laf yetiştiren... İzmir’in içme suyu gibi üzerine vazife olmayan konularda bile görüş serdetmekten geri durmayan Melih Gökçek doğrudan kendisine yöneltilmiş bu sorulara aradan iki hafta geçmesine rağmen hâlâ bir yanıt vermiş değil. Öyle anlaşılıyor gibi vermeye de pek niyeti yok.
Acaba neden? Gelin de bu derin sükûtun sebebini merak etmeyin. Biz fena halde merak etmeye başladık da.

Haberin Devamı

Köylünün oyu...
Seçime iki hafta kala ilan edildi:
“Kimliğinde vatandaşlık numarası yazılı olmayanlar oy kullanamayacak.”
Yaklaşık 3.5 milyon kişinin bu durumda olduğu söyleniyor.
İstanbul’da nüfus müdürlükleri ana baba günü. Ama daha vahim bir durum var. CHP’li bir dostumuz anlattı:
“Pazar günü Bolu civarında birkaç köy dolaştım. Köylünün çay parası ödeyecek hali yok. Adam çay içiyor, veresiye yazdırıyor. Bu adam nasıl ilçeye gidecek de nüfus müdürlüğüne kaydını yaptıracak? Mümkün değil.”
Seçim bu koşullarda yapılıyor... Dün de yazdık.. İlginçtir... AKP durumdan hiç de rahatsız görünmüyor.

Dalin yarışması...
Çocuk sağlık ürünlerinde Dalin markasını bilmeyen yoktur... Dalin’i üreten firma ayrıca 10 yıldır 23 Nisan’larda okullarda resim yarışması düzenlemekteydi. Yarışmaya hem devlet hem özel okullar katılmaktaydı.
Milli Eğitim Bakanlığı bu yıl yarışmaya izin vermedi.
Sebep mi?
“Çocuklar bu tarz yarışmalar yüzünden ders çalışmaya fırsat bulamıyorlar”mış...
23 Nisan günleri artık malum, Kutlu Doğum Haftası etkinlikleriyle geçiyor. Çocuklar ona vakit buluyorlar da resim yapmaya vakit bulamıyorlar demek... Nasıl da inandırıcı değil mi?