Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Arkadaşımız Fahrettin Fidan, dün Meclis’te CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol ile sohbet ederken söz DTP Genel Başkanı Ahmet Türk’ün son grup toplantısındaki konuşmasına geldi. Anadol anlattı:
“Hatırlarsınız, 20 yıl kadar önce Bulgaristan’da yaşayan soydaşlarımız ciddi bir asimilasyona maruz kaldılar. Bulgar ismi alma zorlamasına ve Türkçe konuşma yasağına direnenlerin bir kısmı hapislere atıldı, işkence gördü. Onbinlercesi Türkiye’ye göç etmek zorunda bırakıldı. Yapılan bütün eziyetlere rağmen bir tek soydaşımız şiddete, teröre başvurmadı. Haklarını hep hukuk içinde aradı. Sonra, Jivkov’un gidişiyle her şey hızla olumlu yönde değişmeye başladı. Yasaklar kalktı. Bu özgürlük ortamı içinde kurulan Hak ve Özgürlükler Partisi bugün iktidar ortağıdır, Başbakan Yardımcısı bir Türk’tür. Bulgaristan’a her gittiğimde Hak ve Özgürlükler Partisi milletvekilleri ve yöneticileriyle görüşürüm. Hepsinin yakasında üzerinde Bulgaristan bayrağı olan rozetler vardır. Bırakın Bulgaristan Meclisi’ni, partinin özel toplantılarında bile Bulgarca konuşuyorlar...”
Not: Kürtler Kürtçe öğrenmeli, istedikleri gibi konuşmalılar... TBMM Grubunda ancak iç tüzük izin veriyorsa konuşabilirler... Bu çıkışları dayatma biçiminde yapmaları ve duyarlıkları kaşımaları ters etki yapıyor. Gerilimi artırıyor.

Haberin Devamı

Soru: Vatan için yatağa girilir mi?
Yanıt: Gerek yok, her daim uyanık olmak yeter...
Haldun Ertem

ABD’ye göre Ortadoğu’da liderlik rolü Mısır’dan Suudi Arabistan’a geçiyormuş.
Bize Hamas’ın fahri liderliği yeter...
Ahmet Nedim

* Erdoğan “Çocuklarımla ilgili haber yapmamaları konusunda uyarmıştım” diyor.
Keşke gazetecileri uyaracağına Adnan Menderes gibi
“Ben iktidardayken ticaret yapmayın” diye çocuklarını uyarsaydı.
G. Elmas

İşsizliğe çare mi?
“İşsizliğe çare varsa açıkla” diyen Başbakan’a Baykal’ın verdiği yanıtlar IMF’yi ürkütmeyecek cinsten ve hayli yüzeysel önerilerdi.
Prof. Süleyman Çelik diyor ki:
- CHP Başkanı’na bu yanıtlar yakıştı mı?
Bu yanıtların hangisi ‘sol’ içerik taşıyor.
İşsizliğin bir nedeni de Tayyip Erdoğan’ın KİT’leri özelleştirmesi, kiminin bu yüzden kapanması, işçi azaltması vs. değil mi?
O halde Baykal bunları neden söylemiyor?
“İşsizliğin nedeni sensin Tayyip Erdoğan. Nerede Sümerbank çalışanları? Nerede SEKA çalışanları? Nerede EBK çalışanları?” vb. diyerek neden kükremiyor?
Neden, “işsizliğin nedeni gemiciklerle, pırlantalarla, mısırlarla, belediyelerle, deniz fenerleriyle devleti soyan haramzadelerdir. İktidara geldiğimizde, soyguna son vereceğiz, halkımızın vergisiyle yeni KİT’ler kurup istihdam yaratacağız” diyemiyor?
Neden, “İşssizliğin nedeni Gümrük Birliği’dir. Gümrük Birliği ulusal fabrikaların kapanmasına neden olmuştur” diyemiyor.
IMF’den mi korkuyor? AB’den mi? ABD’den mi?
Yoksa Başbakan olmaktan mı?

Haberin Devamı

Ak kıyaklar!
“Bir hakka dayanmaksızın kamuya veya özel kişilere ait taşınmaz mal veya eklentilerini malikmiş gibi tamamen veya kısmen işgal eden veya sınırlarını değiştiren veya bozan veya hak sahibinin bunlardan kısmen de olsa yararlanmasına engel olan kimseye, altı aydan üç yıla kadar hapis ve bin güne kadar adli para cezası verilir.”
Türk Ceza Yasası’nın 154. maddesi aynen böyle diyor. Dün Meclis’te bu maddeye şu cümle eklendi:
“Suçtan zarar görenin şikâyeti üzerine...”
Neden? Değişiklikteki hinliği, pardon inceliği CHP Mersin Milletvekili Ali Rıza Öztürk izah ediyor:
“Mevcut yasaya göre herhangi bir kişi Hazine arazisini işgal edenler hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunabilir. İşgalden dolayı doğrudan zarar görmesi gerekmez. Yeni madde ile şahısların şikâyet hakkı ortadan kaldırılıyor. Diyelim ki birileri iktidar sahipleriyle anlaşıp Hazine arazisi işgal etti. Hazine bürokratları bu durumda şikâyetçi olmazsa arazi de işgal edildiğiyle kalır. Değişiklik, tesislerinin önündeki pilajlara şezlong koyan otelcilerin kullanım bedeli ödemelerine rağmen bir de hapis cezası ile yargılanmalarındaki haksızlığı önlemek gerekçesiyle gündeme gelmişti. Ama bu defa işgalcileri sevindiren bir yasa çıkıyor. Sonuç Hazine arazisi işgallerinde patlama yaratacak gibi görünüyor.”

Haberin Devamı

Geçmiş olsun
THY uçağının Hollanda'da kazaya uğradığı gün, yani dün, THY Genel Müdürü Temel Kotil'in gazetelerde şu beyanı dikkatimizi çekti:
- Dünya havacılığı 2008’de yüzde 10 daralırken, Türk Hava Yolları yüzde 21 büyüdü. Şirket ciroda bu yıl 5 milyar dolara koşuyor
Doğru, şirket büyüdü. Ama bunun tehlikeli bir yanı da vardı. Hava İş Sendikası Başkanı Atilla Ayçin uyarmıştı:
- Uçak sayısı kısa sürede yaklaşık yüzde 30 artarıldı fakat lisanslı teknik eleman alınmadı. 16 teknisyenimiz, 95 uçağa bakmak zorunda bırakılıyor.
Dünkü kazanın sebebini tam bilmiyoruz. Ama bilim ve tekniğin gereklerine uyulmadığını biliyoruz...