Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Komutanlar geçmişte sık sık laiklik ve cumhuriyeti kollayan mesajlar verdiler. Çok demokrat kimi yazar ve çevreler generallerin konuşmasını demokrasiye darbe olarak niteledi. Sonunda Anayasa Mahkemesi karar verdi... İktidar partisi anti laik eylemlerin odağı olarak hüküm giydi...
Şimdi görevi devralan komutanlar yine laiklik ve cumhuriyet vurgusu yapıyor...
Çok demokrat yazarlar yine askerleri demokrasiye müdahale etmekle suçluyor.
Oysa Anayasa Mahkemesi’nin kararından sonra ortaya çıkan tablo açık... Askerler demokratik sivil rejimin sürekliligini korumak icin hassas davranırken, sivil iktidar partisi demokrasi için bir tehdit durumunda...
Bir başka deyişle...
Demokrasinin temsilcisi olması gereken iktidar partisi, demokrasiyi tehdit ettiği öne sürülen generallere göre daha büyük tehlike oluşturuyor...
* * *
Bu tatsız ikilemi bir yana bırakalım...
Askerlerin ülke yönetimine ilişkin konulara karışması kabul edilemez.. Ancak askerler güvenlikle ilgili konularda öneri yapabilir bunları halkla paylaşabilirler...
Özetle; Askerlerin ve tüm güçlerin yerli yerlerine oturması için tek koşul var;
İktidarın demokrasiyi takiyesiz uygulaması...
Çağdaş demokrasinin önkoşulu budur...

Haberin Devamı

Sınav sorusu...
Bir lise son sınıf öğretmeni sınavda sormuş:       - Sizin katı temizleyen hademenin adı nedir?
Soruyu ancak birkaç öğrenci yanıtlayabilmiş...
Öğretmen soruyu soruş nedenini sınavdan sonra açıklamış:
- Hayatta önemli önemsiz birçok insanla karşılaşacaksınız. Başarılı olmak için çevrenizdeki bütün insanlara aynı dikkati, aynı ilgiyi, aynı sevgiyi göstermek zorundasınız. Mesleki başarınız, insancıl ilişkilerdeki başarınıza bağlıdır...

İnce oynamalı
Bu defa olay ciddi. Şaka kaldırır yanı yok. Çünkü Türkiye, ABD’ye olduğu gibi Rusya’ya da bağımlı.
Karadeniz’deki bir çatışma Türkiye’yi de ateşin içine çekebilir.
Rusya doğalgaz ve petrolü keserse ne yapacaksınız?..
Rusya Türkiye ile olan ithalat ve ihracatını durdurursa ne yapacaksınız?..
Rusya Türkiye’yi güvenilmez ülke ilan edip turist göndermeyi durdurursa ne yapacaksınız?..
O yüzden oyunu çok ince oynamak lazım...
Körü körüne Amerikan kuyrukçuluğu bu defa çok pahalıya patlayabilir.

Haberin Devamı

Boş teneke!
Başbakan Erdoğan’ın çevrecileri, “ele avuca gelecek hiçbir işleri olmayan”, çevreciliği “boş vakitlerini değerlendirmek” için yapan insanlar olarak nitelendirmesi İzmir eski Baro Başkanı Noyan Özkan’a eski bir anısını hatırlatmış. Dinliyoruz:
“1997 yılında, İzmir Kordon’dan otoyol geçirilmesi projesine karşı çıktığımız için dönemin İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Burhan Özfatura, 8 arkadaşımla bana ‘Üç beş tane boş teneke şamata yapıp müthiş gürültü çıkarıyor. Bunların bir mesleki performansı olsa, ciddi davalar alsalar bu tür işlere vakitleri olmayacak’ sözleriyle saldırmış... Bunun üzerine açtığımız davayı mahkeme, Özfatura’nın sözlerinin doğrudan bizlere yönelik olmadığı gerekçesiyle reddedince temyiz için Yargıtay’a başvurmuştuk...”
Sonra ne mi olmuş? Yargıtay 4. Hukuk Dairesi itirazı görüşmüş ve mahkemenin kararını bozmuş. Sonuç? Noyan Özkan ve arkadaşları Burhan Özfatura’dan parayı çatır çatır almışlar veee... Hayır, afiyetle yememişler. İzmir ve çevresindeki doğanın korunması amacıyla açtıkları ve gönüllü olarak yürüttükleri davaların harç ve masraflarında kullanmışlar.
Noyan’ın bu anısından çıkarılacak kıssadan hisse mi? Eee onu da çevreci dostlarımız bulsun!

Haberin Devamı

Taliban...
Artık  günübirlik olağan haber oldu ama biz yine de sonuncusunu duyuralım:
“Mersin Kültür Park’ta bulunan (NÜ) çıplak kadın heykeli parçalandı. Bir kişinin devirip parçalayamayacağı kadar ağır ve sağlam heykel devrildikten sonra başı koparıldı. Bir kişiden fazla olduğu tahmin edilen kişiler çıplak kadın heykelinin göğüslerini, bacaklarını tahrip edip başını da yok ettiler...”
Gelen ılımlı İslam mı? Taliban mı?
Lütfen siz söyleyin...

“Kayıp Trilyon” davasında Gül, Erbakan’ı... Maliye Bakanı, Gül’ü... Meclis de Maliye Bakanı’nı affetti...
Seçim vakti geldiğinde de hepsinin seçmen tarafından büyük bir teveccühle affedileceğinden hiç kuşku yok...

Oğluna 3 milyon dolarlık sünnet düğünü yapan Bursalı emlakçı gecen yıl devlete 325 YTL vergi ödemiş.
Vergisini normal ödese 3 milyon dolarlık sünnet yapıp gündeme gelmezdi zaten...
Hadun Ertem