Sevim Bilici, sağır ve dilsiz ana-baba'dan doğma, hiçbir özürü olmayan genç bir bayan... Mesleği, örneklerini televizyon haberlerinde sık sık gördüğümüz gibi, sesli konuşmaları işitme özürlü yurttaşlara tercüme etmek... Bu tercüme işi nasıl oluyor? Sevim Bilici bu konuda meraklanan arkadaşımız Fahrettin Fidan'a anlatıyor:
- En fazla hangi konuları anlatırken güçlük çekiyorsunuz?
-Başta, yabancı terimleri anlatırken... Sonra pek duyulmamış yeni sözcüklerde güçlük çekeriz.
- Örneğin, İsrail Başbakanı Netenyahu...Bunu nasıl anlatırsınız?
-Her ülkenin, her şehrin, her liderin bir sembol işareti vardır. İsrail Başbakanını anlatırken, önce elimizle İsrail bayrağındaki Davut Yıldızı işaretini yaparız, ardından da başkan işareti... Sağ ya da sol elin başparmağının havaya kaldırılması başkan ya da başbakan demektir.
-Netenyahu adını tam olarak söylemek isterseniz peki?
-Elimizle tek tek harfleri çizeriz o zaman...
- Şehir isimlerini nasıl anlatırsınız?
-Her şehrin bir sembol işareti vardır. Örneğin İstanbul mu diyeceğiz? İşaret ve orta parmağımızı alnımızın üstüne tuğra şekline getirir, gösteririz. Bu Fatih Sultan Mehmet'in tuğrası demektir, o da İstanbul demek...Ankara'nın sembolü nohuttur, Antalya'nın portakal, Paris'in Eyfel Kulesi...İki elimizi tepede kule şeklinde birleştiririz, Paris olur.
- Ya bizim devlet büyüklerimizi! nasıl ifade edersiniz?
- Avucun içi yüze bakacak şekilde kafanın tepesine götürülürse, bu, kel, demektir. Saçsız bir lideri böyle anlatırsınız...
- Baba'yı böylece gösterdiniz, peki diğerleri?
- Sağ ya da sol el kulağın arkasına götürülür, kulak hafifçe öne bastırılırsa, bu İnönü demektir. Hatırlarsanız, Erdal İnönü, zaman zaman karşısındakileri bu hareketi yaparak dinlerdi. Erbakan'ı, anahtar çevirme hareketiyle, Ecevit'i, parmaklarımız açık ve yukarı bakar durumda göğsümüzün üzerine getirerek... Bu altı ok demektir, dolayısıyla Ecevit.
-Tansu Çiller' e gelirsek...
-Kimi arkadaşlarımız önce kadın, arkasından başkan işareti yapar. Kimi arkadaşlarımız yüzdeki çilleri gösterir gibi, parmak uçlarını yüzüne değdirerek.
- Hırsız politikacıyı nasıl anlatırısnız?
- Hırsız işareti malum: Sağ el cep hizasına götürülür ve bilekten, içeriden dışarıya doğru yarım daire döndürülür. Bu hareketi yaptıktan sonra, az önce söylediğim şekilde politikacıyı da anlatınca, olur size hırsız politikacı!
Kamyon yokuş aşağı inerken freni patlamış... Direksiyonda Temel... Olabildiğince sakin... kamyonu "asgari zarar"la nasıl durdurabileceğini düşünmeye koyulmuş... Sağ tarafa bakmış; bir pazar yeri, insanlar alışveriş yapıyor...
"Uyy, ha şimdi buraya girsem, en az 100 - 150 kişi gidecek!.."
Sol tarafa çevirmiş gözlerini... Küçük bir çocuk oynuyor...
"Uyy, çok yazık!.. Lakin bir kişiyle kurtarırız işi!.."
Direksiyonu sola doğru kırmış...
... Ve gece bülteninde olayla ilgili haber:
"Freni patlayan kamyon 120 kişinin felaketi oldu!.."
Muhabir soruyor Temel'e:
"Olay nasıl gelişti?.."
Temel de yanıtlıyor:
"Herşey çocuğun pazar yerine doğru kaçmasıyla başladı..."
Kültür Bakanı İsmail Kahraman ile İstanbul Mimarlar Odası arasındaki bina kavgası giderek büyüyor. İstanbul Mimarlar Odası Başkanı Prof. Cengiz Eruzun, kendilerinden, Yıldız Sarayı Dış Karakol Binası'nı boşaltarak Yıldız Sarayı Ana Binası'na yerleşmelerini isteyen Bakan Kahraman' ın baskılarına boyun eğmeyeceklerini belirterek şöyle konuştu:
"Sayın Bakanımızın biz mimar - mühendislere, sanatçılara ve bilim adamlarına olan aşırı sevgisi artık tarihsel varlıklarımızın geleceğini tehdit eder hale gelmiştir. Sayın Kahraman'ın, ben mimarlarımı şanlarına layık mekanlarda görmek istiyorum, tek amacım budur, şeklindeki teveccühünü takdirle, şükranla karşılıyoruz ama lütfen bizden kabul edemeyeceğimiz şeyler istemesin. Şehir Plancısı arkadaşlarımız nasıl ki kendisine direnip Topkapı Sarayı'na yerleşmeyi kabul etmedilerse, biz de direnip Yıldız Sarayı'na yerleşmeyi kabul etmeyeceğiz. Yaşasın şanlı direnişimiz!"
***
Yolda gördüğü arkadaşına korna çalarak selam veren bir sürücü 7 milyon lira (Yaklaşık 36 milyon Dolar) para cezasına çarptırıldı ayrıca ehliyetine el konuldu. Dün saat 15.00 sularında Sultanbeyli Devlet Opera ve Balesi binası önünde meydana gelen ve çevredeki yurttaşları hayret ve dehşete düşüren olayla ilgili düzenlediği basın toplantısında Sultanbeyli Trafik Büro Amiri Şeyho Mıho, şöyle dedi:
"Bu müessif olayın daha da müessif yönü, sürücü göçmen işçi Ander Andersonn'un yapılan muayene sonucunda akli dengesinin yerinde biri olduğunu tesbit edilmiş bulunmasıdır. Akli dengesi yeri
