Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Refahyol hükümetinin gündeme getirdiği "Yeni Türk Lirası", önceki gün İMKB Konferans Salonu'nda düzenlenen panelde tartışıldı. "1 dolar"a eşitlenmesi düşünülen "Yeni Türk Lirası" üzerine görüş açıklayan panelistlerden İMKB Başkanı Tuncay Artun, Hacı - Bacı hükümetinin bu "yeni" düşünü eleştirmekle kalmadı; ekonomimizin son 15 yıllık hazin serüveninin çarpıcı bir özetini de çıkardı... Konuşma, bugünkü ekonomik çöküntüde Turgut Özal'ın hatalarının ve yalanlarının rolünü de gözler önüne seriyordu. Artun'u dinleyelim:
- Birazcık ekonomi bilgisi olanlar, enflasyonla topyekün mücadeleyi öngören gerçekçi bir politika olmadan `Yeni Türk Lirası' gibi kolay arayışların fayda etmeyeceğini bilir. Ne ilginç bir rastlantı ki, bu panel Türk ekonomisi için çok önemli bir günde gerçekleşiyor. 24 ocak 1980 öncesi `47 lira' olan `1 dolar', bugün `100 bin 500 lira'ya ulaştı. Bu vesileyle yıllardır izlenen içler acısı kambiyo kuru politikasını değerlendirmek yararlı olacak sanırım. Biliyorsunuz, Cumhuriyetin kuruluşundan Mayıs 1981'e kadar sabit kur politikası izledik. Mayıs 81'de `esnek', ya da `oynak' denilen bir kur politikasına geçildi. Günlük kur uygulaması da denilen bu politikayla Türk lirası, dolar ve mark ikilisinin de içinde bulunduğu bir sepete bağlandı. Aynı süreç içinde de çok ciddi ekonomik yalanlar söylendi Türkiye'de. En başta, yüksek enflasyonu yaratan başlıca sorunun KİT'ler ve KİT açıkları olduğu savı geliyor. Halbuki 1990 - 1991 hariç.. (ki, bu KİT'lerin özel bankalardan çok yüksek faizlerle borçlandığı dönemdir..) KİT'ler açık vermemiş, tersine fazla vermişti. Bu yıl da KİT'lerin konsolide fon fazlalarının 100 trilyonun üzerinde olduğu hesaplanıyor. "Kamu açıkları enflasyonun temel nedenidir" savı ortaya atıldı. Oysa kamu açıklarının, ulusal gelire oranının Avrupa ülkelerinin bile altında olduğu ortaya çıktı...
Sonuç olarak.. Asıl sorun, 15 - 16 yıldır izlenen kur politikasında ve onun türevlerindedir. Kişi başına ulusal geliri 2500 dolar olan bir ülkenin sınırsız olarak dışarı açılmasındadır.. KİT'ler tarafından üretilen mal ve hizmetlerin fiyatlarının sürekli arttırılmasına dayalı politikalardadır... Artun böyle konuştu... Burada bir noktayı düzeltmek gerekiyor... Evet Turgut Özal'ın politikaları halk adına yanlıştı, ama para babaları adına fevkalade doğruydu. Vizyon sahibi Tonton uyguladığı "devrimci" ekonomi politikalarıyla Türk halkını iç ve dış sermayeye soydurdu. Ülkenin bugünkü duruma gelmesinde Özalcı politikalar büyük rol oynadı.

Ömrünün 35 yılını Sağlık Bakanlığı kademelerinde geçirmiş bir tıp adamı olan Dr. Ahmet Miski:
- Sağlık Bakanı Yıldırım Aktuna yurt dışına çıkarak büyükelçilikleri teker teker denetlemelidir, diyor...
Dışişleri Bakanı hastaneleri denetlediğine g"re... Mantıklı bir "neri...


Bir büyük gazete dün "Tütün mamullerinin zararlarının önlenmesine dair yasa"nın Cumhurbaşkanı tarafından onaylanmasını:
"Tiryaki'nin kara günü" başlığı altında vermişti...
Bu üzücü durum! haberde şöyle anlatılıyordu:
"Tiryakilerin yaşam tarzını k"kten değiştirecek yasa sigaranın kamuya açık yerlerde de içimini neredeyse imkansız hale getiriyor"
Görüyor musunuz felaketi... Dilerseniz olayın vehametini şöyle bir benzetmeyle açalım...
"İntihar peşindekilerin kara günü... İntihar etmeyi deneyenlerin yaşam tarzını k"kten değiştirecek yasa, intiharın kamuya açık yerlerde gerçekleştirilmesini neredeyse imkansız hale getiriyor..."
Ne üzücü değil mi?


Biri TRT Yurt Haberler Müdür Yardımcısı...Diğerleri iki muhabir, bir spiker, bir kameraman ve bir de başkameraman... Geçtiğimiz Ağustos ayında, Başbakan Erbakan' ın İran, Pakistan, Singapur, Malezya ve Endonezya'yı kapsayan 10 günlük gezini görevli olarak izlediler. Gezi dönüşü de oturdular, TRT Teftiş Kurulu Başkanlığına hitaben bir suç duyurusunda bulundular. Ne miydi olay? Duyurudan bir bölümü aktarıyoruz.
"...Gezide TRT Ekibi'nin çeşitli giderleri için Kurum tarafından Dışişleri Bakanlığı'na 10.000.- (Onbin) ABD Doları verilmiştir. Ayrıca Singapur'dan yayın geçilmesi ve beklenmedik masraflar için de Muhabir Ö.K'ye 4.000.- ABD Doları iş avansı verildi. Gezi sırasında Singapur'dan geçilen yayına ödenen 1648 ABD Doları dışında herhangi bir ekstra harcama olmamıştır. Taksi ve telefon hizmetleri her ülkede Başbakanlık ve Dışişleri Bakanlığı tarafından karşılanmıştır.
Ancak Ö.K.'nun aldığı iş avansından 1392 (Binüçyüzdoksaniki) ABD Dolarını taksi ve telefon belgeleri ile masraf g"sterdiğini öğrenmiş bulunuyoruz.
Gezi sırasında böyle bir masraf yapılmadığını bildirir, gereğinin yapılmasını arzederiz.
"
İmzalar... T.E (Yurt Haberleri Müdür Yardımcısı) Y.K (Muhabir) M.A (Spiker) M.K (Başkamerama