‘Baba Beni Okula Gönder’ kampanyası dört yaşına bastı... 2005 yılı 23 Nisan’ında eğitime destek amacıyla başlatılan kampanya sürecinde 17 yurt yapılması öngörülmüştü; bugüne dek 28 kız öğrenci yurdu yapıldı, 7 bin 156 kız öğrenciye burs veriliyor... Artık her yıl öğrenciler arasında resim ve şiir yarışmaları da düzenleniyor... Önceki akşam Milliyet’te yapılan mütevazı törende yurdun dört bir yanından gelmiş kız öğrencilere ödülleri verildi, duygulu konuşmalar yapıldı... Milliyet’in ÇYDD desteğiyle yürüttüğü bu projede en ağır yükü üstlenen Tijen Mergen, kendisine yaşatılan talihsiz gözaltı olayına rağmen dört yılda kaydedilen başarıları gözleri parıldayarak anlattı:
- Bu benim profesyonel hayatımda yüklendiğim en önemli görev, diye gururlandı.
Tijen Mergen’in gözaltına alınıp salıverilmesinden sonra düzenlenen kampanyada, bir haftada tam 1 milyon 600 bin lira toplandı. Böylece burs alan kız öğrenci sayısının 10 bine yükselmesi mümkün olacak... Bu bursların yaklaşık yüzde 52’si Batı, yüzde 48’i Doğu’daki çocuklara gidiyor...
Ödüllerini almak için yurdun dört bir yanından öğretmenleriyle birlikte gelen çiçeklerden, çiçek kızlardan söz etmiştik. Ne güzel resimler, ne ince şiirler yaratmışlardı. Örneğin Medhiye’nin şiiri:
Baba beni okula gönder
Bakarsın doktor olurum
İnsanların derdine derman olurum
Bakarsın öğretmen olurum
Öğrencilerimi bilgilerle doldururum.
İstemez misin benim öğretmen doktor olmamı
Bilgimle aydınlık saçmamı
Bu ölü dünyamızı
Yaşatmamı istemez misin?
Çok yaşayın, çok yaşatın sevgili küçükler... Siz bizim yarınımızsınız...
Maliye Bakanı Unakıtan, hükümetin vergi denetimlerinde politik hareket etmediğini söylemiş.
Anlaşılan tamamen duygusal hareket ediyorlar...
Haldun Ertem
Yazacağım...
Yazacağım bu can tende/ Durana dek yazacağım
Eşitsizlik zincirini/ Kırana dek yazacağım
Günüm çıkasıya dardan/ Haber gelesiye yardan
Vurguncuyu şahdamardan/ Vurana dek yazacağım
Ağalığın çöküşünü/ Gür suların akışını
Fakirliğin kalkışını/ Görene dek yazacağım
Sorumluyum ben çağımdan/ Düz ovamdan dik dağımdan
Sömürgeni toprağımdan/ Sürene dek yazacağım
Halkım uyanmasın diye/ Gerçekler gizlenir niye
Anayasam raftan köye/ Girene dek yazacağım
(Önceki gün kaybettiğimiz değerli halk ozanı Aşık İhsani’yi yukarıdaki dizeleriyle anıyoruz... Saygıyla...)
Mahcubiyetle...
Ergenekonculuk nedir? Nerede başlar nerede biter? Kimler Ergenekoncu sayılır? Günümüzün merak edilen soruları arasına bunlar da girdi... Etyen Mahçupyan dünkü Taraf’ta yer alan yazısında bu konuda net bir fikir veriyor bize.. Bakınız ne diyor:
“...Saylan da evinin aranmasından iki gün sonra şöyle demekteydi: ‘Ülkemizi sattırmayız, böldürmeyiz. Her devrimin bir karşı devrimi vardır. Devrimimizi korumak zorundayız.’ Bu bir itiraf... Saylan ideolojik açıdan Ergenekon’un parçası olduğunu bundan daha iyi söyleyemezdi...”
Böylece suçun kapsamı da belirleniyor. Cumhuriyet devrimi yanlısı olup, ülkesinin satılması ve bölünmesine karşı olanlar Ergenekoncu olmuş oluyor!
Bakan tuvalete
Gıda sektöründe faaliyet gösteren Lezita firmasının yaptırdığı “Çocuklar Yaşamı Nasıl Algılıyor?” başlıklı araştırma sonuçlandı. İstanbul’dan Van’a, Samsun’dan Konya’ya kadar 14 kentte, yaşları 8 ile 12 arasında değişen 400 çocukla yürütülen çalışma, yarınlarımız hakkında fikir sahibi olmamıza yarıyor.
Araştırmaya katılan çocuklara soruluyor:
- Milli Eğitim Bakanı olsanız ilk önce ne yaparsınız?
Küçüklerin en büyük derdi bu soruyla ortaya çıkıyor:
- Tuvaletleri temizlerdim!
Hemen ardından gelen cevap da öncekine fazla uzakta değil. Çocuklar diyor ki:
- Okul sıralarını yeniler, çevreyi temizlerdim!
İlkokul öğrencileri “En sevdiğiniz sporcu kim?” sorusunu ‘sarı kırmızılı’ olarak yanıtlıyorlar:
- Galatasaraylı Arda Turan.
Çocukların tuttuğu takım olarak da Fenerbahçe ilk sırada yer alıyor.
Çocukların geneli arasında televizyon izleme oranı en yüksek düzeyde çıkarken, radyo dinleme oranı “yok” sınırına iniyor.
Çocukların “En sevmediği sorular” sıralamasında “Dersini çalıştın mı?” birinci geliyor.
Rahat bırakın çocukları!..
Ata’sının çocuğu
Doğuş Grubu’na bağlı Doğuş Çocuk, her yıl 10 Kasım - 23 Nisan arasında “www.doguscocuk.com.tr” web sitesinde Atatürk konulu yarışma düzenliyor. Bu yıl konu “Atam Bizimle Konuşuyor” idi. Çocuklar Ata’nın resimlerine bakarak duygularını yazdılar. Örneğin Atatürk’ün yüzerken çekilmiş resmine yazdıkları duygular:
- Uçsuz bucaksız denizler gibi hayallerim var ülkem için. (Caner 9)
- Kulaç atmayı bilirsen asla boğulmazsın.. İlim ve fenni bilirsen asla yoldan sapmazsın. Ayaklarını çırpmayı bilirsen bu milleti kurtarırsın. ( Ezgi)
Atatürk’ün karların üzerinde uyurken çekilmiş fotoğrafına resimaltı:
- Beni çocukların sevgisi ısıtıyor. (Ceren 11)
- Ben hiç rahat uyuyamadım ki, uyurken bile vatanımı nasıl kurtarırım diye düşünürdüm. (Zeki Anıl)
