Sürekli, yorgun ve ağrılı olduğunuzda size inanıyorlar mı?
Tahlil ve incelemeleriniz normal çıktığında, doktorunuz bile yaşadıklarınızın psikolojik olduğunu mu düşünüyor?
Fibromiyalji psikolojik bir hastalık mıdır?
Fibromiyalji yaygın vücut ağrıları, yorgunluk ve hormonal bozukluklar içeren bir hastalık olarak bilinir. Bu hastalar için özellikle psikosomatik diye bilinen psikolojik boyutunda hastalık içinde olduğu söylenir. Bazılarına göre neredeyse psikolojik zeminde gelişmiş bir hastalıktır. En iyi niyetlileri ise psikolojik boyutu da var olarak değerlendirir. Uzun yıllardır bu hastalığın psikolojik temelli olmadığını belirtirim. Bedenin net-work’ünün çökmesidir. Daha çok bio-elektriksel temelli bir hastalıktır.
Fibromiyalji kimlerde görülür?
Dünya nüfusunun yaklaşık %3-4 fibromiyaljilidir diyor istatistikler. Diğer yandan fibromiyalji hastalarının ancak 1/3’ünün tanı alabildiğini de söylüyor. O zaman sayı %10’ lara çıkıyor. Çevrenizde biraz sorgularsanız mutlaka bu dertten muzdarip birilerini bulursunuz. Hatta kendileri hastalıklarının adını bilmiyordur. Onlarda psikolojik mi acaba diye düşünmeye başlamıştır.
Fibromiyalji nedenleri (Gökmen Yaklaşımı)
Kişinin hipersensitif (hassas) yapısı. Bu durum hem kişilik hem de sinir sisteminin yapılanması olarak kendini gösterir.
Ağrılarınız Sizi Çaresiz Bırakmasın
Migren ve Fibromiyalji Çresiz Hastalaıklar mıdır?
36 yaşında genç erkek hastanın 20 yıldır başı ağrıyordu. Klasik migreni vardı. Son yıllarda üstüne eklenen şikayetler onu çaresiz bıraktı. Hastanın öyküsü birçok kronik ağrılı hastada ortaktır. Bu hastalarda testler normal çıkar, ilaçlar işe yaramaz ve hasta kendisini çaresiz hisseder. Psikiyatride çare arar, terapiler ve anti-depresanlarda işe yaramaz. Çünkü migren ve fibromiyalji temelde bedenin elektriksel çalışması ile ilgili sorunlardır. İlaçlarla düzelmezler. Hassas yapılı kişilerde olduğu için de çoğunlukla psikolojik tarafa kaydırılmaya çalışılır.
Migren ve Fibromiyalji Hastasının Anlattıkları
“Haftada 2-3 gün ağrıyor. Artık öğrendim, sende migren var dediler ve çaresi yok!.. Ağrı kesici içmezsem geçmiyor. Her zaman cebimde ağrı kesici ile dolaşıyorum. İlacı almazsam ağrı artıyor, başım zonkluyor. O gün ağrıyı çekmek zorunda kalıyorum. Ağrım genelde solda oluyor ama bazen sağda da olabiliyor. Zonklayan bir ağrı ve enseden başlıyor. Başlangıçta ilaç almazsam bulantıda yapıyor.
Boyunda ağrım sürekli var. Boyunda düzleşmede varmış. Başım ağrıdığında boyun ağrım daha artabiliyor. Uykusuzluk, yediklerim, aç kalma ağrıyı hemen başlatabiliyor. Stresle de artıyor ama hiçbir şey yapmasam da bu ağrı gelebiliyor.
Bu ağrılarla yıllardır idare ediyordum ve alıştım ama son 3*-4 yıldır tüm vücudumda ağrılar başladı. Sırtımda, kollarımda ağrılar var. Kendimi sürekli çok yorgun hissediyorum. Sabahları her yanım tutulmuş gibi oluyor. Yataktan kalkmak istemiyorum. Uyuyorum ama dinlenmiyorum gibi oluyor. Özellikle sabahları ayaklarımı yere bastığımda altları şiş gibi garip ağrılı ve basmak zor geliyor.
Eskiden bu kadar değildi ama soğuğu hiç sevmez oldum. Biraz rüzgar, klima beni kötü yapıyor. Terlemelerim arttı, gazım arttı. Son 1-2 yıldır karnım çok şişiyor, davul gibi olabiliyor. Şaka için bile olsa birisi dokunsa hoşlanmıyorum, etlerim sanki çürümüş gibi ağrıyor. 15 gün önce doktorum kan şekeri dengelenmende sorun var dedi, reaktif hipoglisemim varmış. Tiroidimde nodül var am hormonlarım normal. Tiroid ilacı vermedi.
Migren Tedavisi Seçenekleri Nelerdir?
Migren çok yaygın bir hastalıktır. Birçok hasta bu konuyu bildiğini düşünse de bazı konular hep sorular ve bazıları da yanlış bilinir.
Migrende etkili ilaçlar nelerdir?
Migreni tedavi edecek bir ilaç bulunamamıştır. Atak sıklığını azaltacak ve atağı durduracak ilaçlar vardır.
Kahve ve çikolata migrende zararlı mıdır?
Kahve çok nadir hastada atak başlatır. Çoğunlukla olumlu etkisi vardır. Çikolata ise çoğunlukla migren yapmaz. Çikolata sonrası başı ağrıyanların çoğunluğunda ise çikolata yemeden önce atak başlamıştır.
Migrenden tamamen kurtulmak mümkün mü?
Migrenden tamamen olmasa da migrenli olduğunu unutacak kadar baş ağrısı hayatınızdan çıkabilir. Bu duruma nedene yönelik yaklaşımla (Gökmen Yaklaşımı) ulaşmak mümkündür. Kişiye özel olan migrenin nedenleri bulunup tedavi edilirse (nöral terapi ve/veya diş-çene kompleksine yönelik tedavilerle) migren hayatınızdan çıkabilir.
Baş Ağrısı ve Hipertansiyon İlişkisi
Kan basıncı yükselince damarlar gerilir. Baş bölgesinde gerilen damarlara bağlı baş ağrısı ve ağırlık olur. Başı ağrıyan hastalar sıklıkla tansiyonlarına baktırırlar. Hipertansiyon ve migren arasında doğrudan bir ilişki vardır. Aslında her ikisi de kardeş hastalık gibidirler. Aşağıdaki özelliklere rağmen her ikisi de tedavi edilebilir ve bağlantıları vardır.
Hipertansiyon tek başına olabilir. Kan basıncı yükseldiğinde başlangıçta başta ağırlık ve ağrı yapar. Daha çok enseden gelen ve tüm başta hissedilen bir ağrıdır. Bir süre sonra yüksek basınca alışılır ve baş ağrısı azalır.
Migrende ise ataklar halinde ve genelde yarım baş ağrısı olur. Çok nadiren hipertansiyon gibi enseden başlayan ağrı da olur.
Migren atağı sırasında nadiren kan basıncı yükselnler vardır. Bu kişiler hipertansiyon hastası değildir. Sadece ataka sırasında kan basınçları yükselmiştir. Çünkü migren ve hipertansiyon doğrudan otonom sinir sistemi hastalıklarıdır. Migren otonom sinir sisteminin aralıklı çalışmasının aksamasıdır, hipertansiyon sürekli daha hafif aksamasıdır. Her iki durumda da damar kontrolü bozulmuştur.
Otonom Sinir Sistemi Nedir?
Tüm yaşamsal faaliyetlerimizi otonom sinir sistemi yürütür. Organlarımız çalışır, damarlar genişler-büzülür, barsaklarımız çalışır, hormonlar salgılanır, terleriz, kalbimiz kan pompalar, midemiz asit salgılar... Tüm bu işlevlerde beyin ana kontrol merkezi olsa da sistem kendi kendine düzenler. Bunu sağlayan, tüm vücudumuzdaki her hücreye ulaşan ve her hücrenin bilgisini diğer tüm hücrelere ileten kompleks bir network olan otonom sinir sistemidir.
Otonom sinir sistemindeki belirli hasarlanmış alanlar sisteme sürekli olumsuz uyaran göndererek çalışmayı aksatır. Bu alanlar yaşam boyunca geçirdiğimiz enfeksiyon, ameliyat, travma gibi olaylardan etkilenerek bio-elektriksel yapısı bozulmuş olan alanlardır. Bozucu alan olarak adlandırdığımız bu bölgelerden çıkan olumsuz uyaranlar tüm network üzerinde olumsuz etki yaratır.
Hormonal Migren Nedir?
Toplumdaki migrenlilerin büyük bir bölümünü genç kadınlar olus¸turur. Bu kadınlarda en sık âdet dönemi migreni görülür. Bas¸ agˆrısı çogˆunlugˆunda sadece âdet döneminde olur, bazıları aralarda da bas¸ agˆrısı yas¸ar. Âdet dönemindeki ataklar, aralarda olanlara oranla daha s¸iddetli, ilaca cevapsızdır. Migren atakları genellikle kanama bas¸lamadan birkaç gün öncesinde olur, bir hafta öncesinde de bas¸layabilir. Bazılarında kanamanın bas¸laması ile migren atagˆı biter, bazılarında ise kanama süresince ya da sonraki günlerde de atak devam edebilir. Agˆrı, kanama bas¸layınca ara verip kanama bitince yeniden bas¸layabilir. Migreni sadece kanama döneminde ya da kanama bitiminde olanlar da vardır.
“Regl kanamam için takvime bakmama gerek yok. Üç gün öncesinden s¸is¸iyorum, gergin ve sinirli oluyorum. Aynı zamanda s¸iddetli bas¸ agˆrılarım bas¸lıyor. Kanamam bas¸layınca bas¸ agˆrım bitiyor ve s¸is¸ligˆim de iniyor.”
“Regl öncesi bir hafta bas¸ agˆrılarım oluyor, regl oldugˆumda da devam ediyor, reglden sonra 4-5 gün daha sürüyor. Ayın yarısı bu s¸ekilde geçiyor. Tam bas¸ agˆrım geçti derken yeniden agˆrılı döneme giriyorum. Hamilelikte bas¸ım hiç agˆrımadı. Çok mutluydum. Bas¸ım agˆrımasın diye tekrar dogˆursam mı, diyorum.”
Âdet dönemi migreni genellikle ilk âdet kanamasıyla bas¸lar. Bazen âdet kanamaları bas¸tan beri sorunludur migren yirmili yas¸lara dogˆru tabloya eklenir. Bazı hastalarda ise çocukluk yıllarına kadar gidebilen bas¸ agˆrıları vardır. Âdetle olan ilis¸kiyi sonradan fark edenler de olabilir. Bu kadınların hepsinde hormonal bir dengesizlik az ya da çok mevcuttur.
Hormonal MigrenTedavisi
Âdet döneminde, hormonlardaki ani degˆis¸imler kadınlarda migrenin daha fazla olmasının nedeni olarak görülmektedir ama degˆildir. Aslında hormonlardaki keskin degˆis¸im organizmayı etkileyerek –tıpkı açlık, lodos, s¸arap gibi– var olan migreni tetikler. Migreni kontrol etmek için hormonal dengesizligˆin ve migrenin ortak olan nedenleri düzeltilmelidir.
Âdet dönemi migreni erken yas¸larda bas¸ladıysa hipofiz bezini etkileyen bozucu alanlar gözden geçirilmelidir. Yirmi yas¸ dis¸leri bu yas¸ grubunda en belirleyici bozucu alandır.
Sürekli Migren ya da Migren Statusu Nedir?
Sürekli migren ya da migren statusu tanımlaması, atakların aralıksız üst üste geldigˆi durumlar için kullanılır. Status diyebilmek için migrenli yas¸anan süre üç günü geçmeli, ataklar ara vermeden tekrarlamalıdır.
Migrende otonom sinir sistemi geçici etkilenir. Organizmanın akut dönem olarak tanımlanan, 72 saat süreyi içeren çalıs¸ma sistemi vardır. Sistemi etkileyen etken ne olursa olsun bu süre içinde organizma kendini stabilize etmeye çalıs¸ır. Bundan dolayı migren atakları da en fazla 3 gün sürer. Statusta bu süre as¸ılır.
Kronik migren ile migren statusu birbirine karıs¸tırılmamalıdır. Kronik migrende günlerce süren bas¸ agˆrıları vardır. Agˆrılar üç günü geçse de statustaki gibi tek atak degˆildir. Kronik migren daha çok orta yas¸ta görülürken migren statusunun çocuklarda ve genç migrenlilerde gelis¸me olasılıgˆı daha yüksektir.
Migren Statusu Öyküsü:
“18 yas¸ındayım, 2 yıldır bas¸ agˆrılarım var. Bazen sagˆ, bazen sol taraftan bas¸ım agˆrımaya bas¸lıyor. S¸akagˆımda çok s¸iddetli zonklama yapıyor, gözüme vuruyor. I·kinci günden sonra, digˆer tarafa geçiyor. I·ki gün de o tarafta sürüyor. Sonra tekrar ilk bas¸ladıgˆı tarafa geçiyor. Böyle en az bir hafta bas¸ım agˆrıyor. Çıldıracak gibi oluyorum. Okula gidemiyorum. Agˆrı kesiciler alıyorum, fayda etmiyor. Hastaneye götürüyorlar. Serum takılıyor, içine ilaç koyup, uyutuyorlar. Birkaç saat sonra uyanıyorum, yine bas¸ agˆrım devam ediyor. Bu agˆrı dönemleri yılda 3-4 defa oluyor.”
“Bas¸ agˆrılarıma hiçbir ilaç fayda etmemis¸ti. Megˆer nedeni yirmi yas¸ dis¸lerimmis¸. Doktorumun söyledigˆine göre migren egˆer dis¸lerden kaynaklanırsa ilaçlar etkili olmuyormus¸. Hangi taraftan daha çok agˆrı yas¸adıgˆımı sordu. Sol taraf daha çok oluyordu. Önce sol taraf üstteki yirmi yas¸ dis¸imi ameliyatla aldırdı. Sonra sagˆ tarafı aldırdı. Derslerim yogˆun oldugˆu için alt tarafları daha sonra aldırmamı söyledi çünkü onlar da üsttekiler gibi içeride kalmıs¸ ve yanlarındaki dis¸lerime zarar veriyormus¸. Agˆrılarım tamamen geçti. Üniversite sınavından sonra alt dis¸lerimi de aldıracagˆım.”
Sürekli migren ya da migren statusunun tedavisi, digˆer migren hastalarındakine benzerdir. Nedenler bulunup uygun tedaviler yapılırsa ister status olsun, ister günlük bas¸ ağrıları üzerine eklenen migren atakları olsun sonuç alınır. Ancak hastanın bas¸ agˆrısının özelliklerini dinlerken bu ayrımı yapmak gereklidir. Hastalar kronik migrenlerini status gibi (hiç aralıksız her gün agˆrıyor diyerek) anlatma egˆilimindedirler. Egˆer kronik migrense dis¸-çene kompleksi çogˆunlukla tedaviye dâhil olur ve gece plagˆı uygulaması gerekir. Statusta ise bu tedaviye gerek yoktur.
Boyunda Sinir Sıkışması Nedir?
Boyunda sinir sıkışması boyun ağrısı, kaslarda spazm ile birlikte kolda bulgu verir. En belirgin bulgusu kollarda uyuşma ve güçsüzlüktür. Boyun ayrı ayrı omurlardan oluşur. Bunların arasında olan disklerin içlerindeki yoğun jel ile esneme özellikleri vardır. Bu diskler yırtılınca dışarı çıkan materyal omurların arasından çıkarak kola giden sinirleri sıkıştırır. Sinir kolda gittiği bölge neredeyse ona göre ağrı, uyuşma ve güçsüzlük şikayetlerine yol açabilir.
Boyunda Sinir Sıkışmasının Belirtileri Nelerdir?
Boyundaki sinir sıkışması çekenlerin en tipik şikayeti boyun ve enseye, kola bazen de göğüse ve omuzlara yayılan ağrıdır.
Parmaklarda ve ellerde uyuşma ve karıncalanma ile kas güçsüzlüğü de görülebilir.
Güçsüzlüğe bağlı hasta elini iyi kullanamaz.Sıkışan sinire bağlı olarak el ve kolun farklı yerlerinde ağrı ve güçsüzlük, uyuşma ve karıncalanma gibi nahoş hisler oluşur.
C4 ve C5 omurları arasındaki sinir (C5 kökü) sıkışırsa boyun kökünde omuzlara ve üst kola yayılan ağrı oluşur.
C5 ve C6 omurları arasındaki sinir (C6 kökü) sıkışırsa boyundan omuza ve kürek kemiğine doğru yayılan ve kolun dış tarafına doğru inen bir ağrı oluşur. Kolun üst kısmında güçsüzlük, baş ve işaret parmağında uyuşukluk hissedilir.
Çocuklarda Baş Ağrısı
Çocuğunuz başım ağrıyor diyorsa bu yazıyı mutlaka okuyunuz. Çünkü çocuklarda baş ağrısı erişkinlerdeki kadar tipik ve şiddetli olmayabilir. Anne olarak sizde migren varsa çocuğunuzda olma olasılığının %70-80 olduğunu biliyor muydunuz?
Başının ağrıdığını söyleyen pek çok çocuk vardır. Çoğunlukla çok üzerinde durulmaz. Okul çocuklarında %10 oranında migren görülür. Çocuklar baş ağrısını mazeret olarak kullanmazlar. Unutmayınız!..
Çocuklarda migreni anlamak için dikkat çekici bazı özellikler vardır.
1. Hassas, Hipersensitif Çocuk
Hassas, hipersensitif yapı toplumun neredeyse %20’sinde mevcuttur. Bu yapı migrenin olmazsa olmaz koşuludur. Hassas, hipersensitif çocuğun annesi de benzer yapıda olabilir.
Migrenli çocuklarda hassas, duygusal, biraz içine kapanık, çok gürültülü, kalabalık ortamlarda sıkılma, koku benzeri uyaranlardan hoşlanmama dikkat çeker. Bu çocuklar genellikle zeki, okulda başarılı olurlar.