Sami Kohen

Sami Kohen

skohen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Altı ay içinde yaşama geçirilmesi düşünülen projeye, İsrail ile Filistin'i uzlaştırmaya çalışan "dörtler"den (ABD, AB, Rusya ve BM) tam destek gelmişti. Japonya dahil, çeşitli gelişmiş ülkeler ve finans kuruluşları da projeye yakın ilgi gösteriyordu.Projenin, sağlayacağı ekonomik yararın yanı sıra, siyasal bir önemi de vardı. Filistinlilerle İsrail'in birlikte çalışması, barışa da hizmet edecekti. Bu nedenle bu tasarıya "Barış İçin Sanayi Projesi" adı verilmişti.Aslında bu proje Türk diplomasisinin ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TÖBB) çerçevesinde Türk işadamlarının bir kreasyonu idi. Bu fikrin somut bir projeye dönüştürülmesi ve tarafların onayını kazanması, hiç de kolay olmadı. Ama sonunda Gül'ün gezisi sırasında üçlü "mutabakat muhtırası" imzalandı. Yabancı basının deyişiyle, "Başbakan Erdoğan'ın bebeği" dünyaya gözünü açtı...* * *ŞİMDİ bu "bebeğin" büyüme -hatta hayatta kalma- şansı var mı?Hamas'ın seçim zaferini izleyen gelişmeler, bu soruyu gündeme getiriyor.Erez projesinin yaşama geçirilmesi ikili işbirliğinin ve çok yanlı desteğin sürdürülmesiyle mümkün. Oysa şimdi ne görüyoruz? Gerek İsrail, gerekse uluslararası camia, bırakın bu yeni projeyi, Filistin'e şimdiye kadar sağladığı mali yardımı dahi askıya almak niyetinde. Eğer Hamas şiddete son vereceğini ve İsrail'in varlığını tanıyacağını ilan etmezse ve eski politikası üzerindeki ısrarıyla hükümeti kurarsa, böyle bir durum ortaya çıkacak...Nitekim daha şimdiden İsrail aylık vergi iadelerinden oluşan 55 milyon dolarlık bir kaynağı askıya aldı. "Dörtler" önceki gün yaptıkları ortak toplantıda, öne sürülen şartlar yerine getirilmediği takdirde, mali yardımların kesileceği uyarısında bulundu... Dünya Bankası, bu yardımların zamanında yapılmaması halinde, zaten cılız bütçesi 800 milyon dolar açık vermiş olan Filistin hazinesinin, sayısı 130 bin olan devlet memurlarına maaşlarını ödeyemez hale düşeceğini bildirdi...* * *BU şartlar altında Erez Projesi'nin akıbeti ne olacak?Eğer uluslararası camia Filistin yardımlarını askıya alacaksa ve hele İsrail ile Filistin arasında yeni gerginlikler çıkacaksa, bu proje de "ölü doğmuş" sayılacaktır.Ancak Hamas'ın siyasi sisteme entegre olması ve "Dörtler"in Filistinlilere şansı tanıyıp desteklerini sürdürmesi halinde, "Barış İçin Sanayi Projesi"nin de hayata geçirilmesi şansı artabilir.TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu'nun deyişiyle, "Her şey tarafların göstereceği siyasi iradeye ve kararlılığa bağlı". Bu proje Filistinlilere iş-aş sağlayacak. Gazze bölgesindeki insanların buna büyük ihtiyacı var. Bölgede büyük destekle seçilen Hamas halkın bu ihtiyaçlarını şimdi karşılamak durumunda...Hisarcıklıoğlu, her şeye rağmen projenin yürüyeceği konusunda iyimser. "Erez'de mühendislerimiz proje üzerindeki çalışmalarını sürdürüyor" diyor TOBB Başkanı... Böyle bir belirsizlik ortamında dahi gösterilen bu kararlılık, tüm taraflara örnek olmalı... skohen@milliyet.com.tr GEÇEN ay Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün İsrail-Filistin ziyareti sırasında Gazze'de Erez Sanayi Bölgesi'nin kurulmasına ilişkin anlaşmayı imzalaması, büyük umut yaratmıştı. Bu üçlü işbirliği sayesinde, işsizliğin çok yüksek oranda hâkim olduğu Gazze'de ilk kez organize sanayi tesisleri kurulacak, üretilen mallar dış ülkelere gümrüksüz satılacak, ilk aşamada en az 6 bin Filistinliye iş sağlanacaktı...