Sami Kohen

Sami Kohen

skohen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Bugünlerde Türk diplomasisinin gözü Ortadoğu'daki gelişmelerde... Tabii bunun başında İsrail - Filistin çatışmalarının tırmanışı ve bunun bölgeye yayılması tehlikesi geliyor.
Ortadoğu'daki olayların Türkiye'yi meşgul eden diğer bir boyutu da Irak'la ilgili. Bugün ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Edward Walker'ın Ankara'ya gelişi ve onun hemen ardından KDP lideri Mesut Barzani'nin ziyareti ile Irak sorunu kapsamlı biçimde masaya yatırılıyor.
Bu arada Suriye ile ilişkilerde de dikkate değer bir gelişme var: Genelkurmay Plan ve Prensipler Dairesi Başkanı Korgeneral Reşat Turgut'un Şam'daki temaslarında, iki ülke arasında ilk kez (eğitim alanında işbirliği öngören) bir askeri anlaşmanın hazırlığı ele alınmış bulunuyor.
Bütün bu unsurlar bir arada değerlendirildiğinde, Türkiye'nin bölgede oynamaya çalıştığı aktif ve dengeli rolün bir tablosu ortaya çıkıyor...
* * *
ANKARA son olarak İsrail ile Filistin arasında giderek yoğunlaşan şiddetin yanı sıra Lübnan'ın güneyinden İsrail'e karşı girişilen saldırıdan ve İsrail'in karşılık olarak Beyrut yakınlarındaki bir Suriye radar üssünü bombalamasından duyduğu derin kaygıyı, bir açıklama ile dile getirdi. Ayrıca Dışişleri Bakanı İsmail Cem de önceki gün Şimon Peres ve Yaser Arafat'a telefon ederek bu tehlikeli tırmanışı kontrol altına almalarını istedi.
Tabii bu aşamada Türkiye'nin bunun dışında yapabileceği fazla bir şey yok. Türk diplomasisi olsa olsa ABD'den Mısır'a kadar çeşitli ülkelerin girişimlerine kendi çabalarını katabilir ve bazı hallerde kendi ağırlığını da hissettirebilir.
* * *
ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Walker'ın Ankara'ya gelişi, Irak konusunda yeni yönetimin bölge ülkeleri ile başlattığı "danışma süreci" ile ilgili. Washington Irak politikasını yeni bir değerlendirmeye tabi tutuyor ve özellikle Saddam'a karşı uygulanan yaptırımlar konusunda yeni bir strateji belirlemeye çalışıyor.
Henüz tam kesinlik kazanmamakla beraber, bu strateji yaptırımların - özellikle gıda ve ilaçla ilgili bölümünün - hafifletilmesini öngörüyor. Ancak ABD, Irak'a ödenecek paraların ve yapılacak yardımların Saddam'ın cebine gitmemesi (ve bunun da kitle imha silahlarının yapımına kanalize edilmemesi) konusunda çok hassas.
İlke olarak Türkiye bu görüşleri ve kaygıları paylaşıyor. Ancak Ankara, yaptırımların neden olduğu zarardan bir an önce kurtulmak ve Irak'la alışverişini daha normal bir zemine oturtmak istiyor.
Zorluk hem Saddam'ı baskı altında tutacak, hem de Türkiye gibi komşu ülkelerin Irak'la ticaretini daha rahatça sürdürmesini sağlayacak bir sistemin bulunmasında.
Walker ile görüşmelerde bu karmaşık soruna bir çıkış yolu aranacak.
Barzani'nin gelişi ise, daha önce kararlaştırılan mutat ziyaretlerden biri. Ancak bu kez görüşmeler, PKK'nın yerine başka bir örgütün Kuzey Irak'ta kümelendiğine ilişkin haberlerin çıktığı bir zamana rastlıyor. Türkiye KDP lideri ile karşılıklı anlayışa dayalı bir işbirliği kurmuştur. Barzani'nin Ankara ziyareti, son haberlerin yarattığı şüpheleri dağıtması için iyi bir fırsat olabilir...