Sami Kohen

Sami Kohen

skohen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Ünlü "domino teorisi" gene gündemde. Bosna ve Kosova'daki çatışmalar sırasında duyduğumuz kaygılar, şimdi Makedonya için de tekrarlanıyor. Özü şu: Makedonya'daki kanlı olaylar böyle devam ederse, komşu ülkelere de sıçrayacak, hatta bütün Balkanlar'a yayılacak ve dünya barışını tehdit edecek...
Son günlerde "Financial Times"tan "Le Monde"a kadar çeşitli ciddi gazetelerde dahi bu endişe dile getiriliyor. NATO'da, AB'de ve Washington'dan Moskova'ya kadar çeşitli başkentlerde bu "domino etkisi" olasılığı tartışılıyor.
* * *
GERÇEKTEN Makedonya'daki olaylar (Türkiye'yi de içine sürükleyecek şekilde) bütün Balkanlar'a yayılır mı?
Biz buna ihtimal vermiyoruz. Çünkü Makedonya'daki durum karşısında bugün hemen hemen bütün dünya aynı safta.
Yani herkes Arnavut militanlarının şiddet eylemlerine karşı çıkıyor, Makedonya'nın toprak bütünlüğünü savunuyor ve mevcut anlaşmazlıkların diyalog yolu ile hallini istiyor.
Bosna ve Kosova olaylarında ise böyle uluslararası bir konsensüs yoktu. Büyük güçler ve bölge ülkeleri arasında bir cepheleşme olmuştu.
Makedonya konusunda en azından bu aşamada geniş bir görüş birliği bulunması, - ve de dışarıdan bir askeri müdahalenin söz konusu olmaması - çatışmaların tüm bölgeye yayılması olasılığını zayıflatıyor.
* * *
NE var ki, Makedonya'daki sorun, eğer bir uzlaşma ile çözümlenmezse ve çatışmalar sürerse, bölgedeki istikrar ve barış için potansiyel bir tehlike olmaya devam edecektir.
Makedon yönetimi bu aşamada kendi olanakları ile Arnavut asilerinin eylemlerini bastırmaya çalışıyor. Şiddete başvuran bu Arnavut çetecilerinin ayrılıkçı niyetleri Makedonya'da nüfusun dörtte birini oluşturan Arnavutların daha makul isteklerinin çok ötesine gitmiş olabilir. Arnavut Kurtuluş Ordusu adını taşıyan örgütün mensupları arasında uyuşturucu ve silah kaçakçıları, maceracılar, serseriler de bulunabilir. Ama gerçek şudur ki, bu eylemler Makedonya'daki "Arnavut sorunu"nun varlığını dünyanın gözleri önüne sermiştir. Bu sorunun da askeri çözümü olamaz. Bunu şimdi iş başında bulunan Georgevski yönetimi anlamış görünüyor.
Ancak Makedon hükümetinin zorluğu da, uzlaşma ortamını sağlayacak müzakereleri kiminle yürüteceğidir. Georgevski'nin "terörist" diye nitelenen silahlı eylemcilerle masaya oturması beklenemez. Makedonya'da diyalog kurulabilecek daha ılımlı siyasi örgütler - hatta koalisyonda dahi yer alan politikacılar - var. Arnavutları "azınlık" değil, aynı devletin "ortağı" sayan bir anayasal düzenleme, belki tek çıkar yoldur. Georgevski bu esaslar üzerinde bir çözüm arayışına girerse, "teröristleri" saf dışı edebilir ve böylece Makedonya'nın bölünmesini önleyebilir.
O zaman da dünya Balkanlar'da "domino etkisi" sendromundan da kurtulabilir...