Üsküp'teki "aile fotoğrafı"nın ortasında, ABD Dışişleri Bakanı Colin Powell ile Makedonyalı meslektaşı Sırcan Kerim yan yana...
Önemli bir sembol ve mesaj bu.
Anlamı: ABD Balkanlar'ı kendi haline bırakmıyor; bölgede anlaşmazlıkların şiddet değil, uzlaşma ile halledilmesini istiyor; ülkelerin toprak bütünlüğünü (yani bölünmezliğini) destekliyor... Ve bölgede istikrarın, demokrasinin ve kalkınmanın gerçekleşmesine yardımcı olacağına söz veriyor.
Türkiye dahil, 11 ülkenin katıldığı Güneydoğu Avrupa Dışişleri Bakanları Konferansı'nın bitiminde yayımlanan bildirideki ifadeler, bu konudaki genel mutabakatı yansıtıyor.
Powell basın toplantısında ayrıca Makedonlara Başkan Bush adına net bir güvence veriyor: ABD, Makedonya'ya siyasal, ekonomik ve hatta askeri destek sağlayacak.
* * *
BU olayın önemi Makedonya'nın bu destekle moral kazanması, ABD'nin de Balkanlar'daki rolünü ve etkiliğini sürdürme kararını teyit etmesidir.
Böylece Bush yönetimi işe başladığı zaman Washihgton'un bölgeye karşı daha mesafeli davranacağı (hatta askerlerinin bir kısmını çekeceği) yönündeki demeçlerin yarattığı endişeler, şimdi dağılmış bulunuyor. Balkanlar'da "ABD'siz durum düzelemez" fikri artık pek çok başkentte güç kazanıyor. Diğer bir deyişle, özellikle eski Yugoslavya toprakları üzerindeki ülkelerin (dün de Powell'ın ziyaret ettiği Bosna - Hersek'in yöneticilerinin) isteği şu: "Amerika sakın evine dönme!.."
* * *
MAKEDONYA'da geçen ay Arnavut militanları şiddet eylemlerine başladıkları zaman, Dışişleri Bakanı Sırcan Kerim, Ankara'ya gelmiş ve Türkiye'nin desteğini istemişti.
Türkiye'nin baştan ortaya koyduğu tutarlı tavır, aynen Üsküp deklarasyonunda belirtilen esaslar doğrultusunda: Yani, şiddetin sona ermesi, toprak bütünlüğünün korunması, müzakere yolu ile uzlaşma sağlanması...
Kerim'le yapılan görüşmelerin ışığında, Türk diplomasisi Üsküp'e bu yönde aktif bir destek verilmesi gerektiğine ve bunun sağlanmasında ABD'nin çok önemli bir rol oynayabileceğine kanaat getirdi. Ankara ABD'ye (özellikle İsmail Cem'in Washington'daki temaslarında) bu fikri telkin etmeye çalıştı.
Powell'ın inisiyatifi alarak Üsküp'teki bölgesel konferansı düzenlemesi ve beklenen destek sözünü vermesi, Ankara'yı bu bakımdan çok memnun etti. Bir Türk yetkilisinin deyişi ile "bu çorbada Türkiye'nin de tuzu" var...
* * *
TÜRKİYE krizde. Haftalardır milletçe sadece krizi düşünüyor ve konuşuyoruz. Olayların etkisi ile Türkiye'nin her şeyini kaybetmekte olduğu kaygısına kapılanlar da var...
Oysa Türkiye'nin hala büyük bir potansiyeli, gücü ve dinamizmi var. Dışarıda da - özellikle bölgede - küçümsenmeyecek bir ağırlığı ve etkinliği de var...
Hafta içinde bununla ilgili örnek Ortadoğu idi. Dünkü örnek ise, Balkanlar...
Bunları bilmenin moralimize bir yararı olur belki...