Sami Kohen

Sami Kohen

skohen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Türkiye'de dikkatler tamamen ekonomik kriz üzerinde toplandığı için, İsrail Dışişleri Bakanı Şimon Peres'in Ankara ziyaretine de o açıdan bakıldı ve benzer bir bunalımla karşılaşan eski Başbakan'ın bu konuda söylediklerine öncelik verildi. Nitekim basında, Peres'in Türk yetkilileri ile görüşmeleri ve demeçleri de, "Peres'ten enflasyon dersi" veya "Peres moral verdi" gibi başlıklarla bildirildi...
Kuşkusuz 77 yaşındaki Peres'in İsrail ekonomisini düzeltmedeki başarısının sırrını Türk yöneticileri ile paylaşması, önemli. Ancak, Peres Ankara'ya Türkiye'deki krizi değil, esas Ortadoğu'daki durumu görüşmeye geldi. Türk diplomasisinin bir süreden beri "kolaylaştırıcı" bir rol oynadığı bir ortamda, Peres ile bu konuda yapılan görüşmeler de büyük önem taşıyor.
* * *
TÜRKİYE gerek İsrail, gerekse Filistin ile kurduğu yapıcı ve dengeli iletişim sayesinde, iki tarafın da güvenini kazanmış durumda. Türk diplomasisi karşılıklı mesajların ulaştırılması dışında, kendi görüşleri ile de uzlaştırıcı bir rol oynamaya çalışıyor.
Bu bağlamda, Ankara'da heyetler arasında yapılan görüşmelerde Peres'e yeni bir Türk girişimi (buna "plan" demek çok iddialı olur) sunuldu. Bunun ana hatları şöyle: İlk aşamada iki taraf da kendi dillerinde karşılıklı olarak bir deklarasyon yayımlayarak her türlü şiddete karşı olduklarını beyan edecekler. Bunun ardından güvenliği sağlayacak bir mekanizma kurulacak ve ablukaya da son verilecek. Daha sonra iki tarafın temsilcileri bir araya gelip, şimdiye kadar görüşmelerde hangi noktaya gelindiğini tespit edecekler. Nihayet iki taraf (belirleyecekleri düzeyde) müzakere masasına oturacak. Bu aşamada da geçici mi, kalıcı mı bir anlaşma istediklerine karar verecekler...
Türkiye böyle bir sürecin ilk veya herhangi bir aşamasında ev sahipliği yapmaya da hazır.
Peres'in bu Türk inisiyatifine ilk tepkisinin olumlu olduğu ve bunu incelenmeye değer bulduğu anlaşılıyor. Herhalde önümüzdeki günlerde ve haftalarda bu konuda yeni temaslar yapılacak ve Türk diplomasisi bunun takipçisi olacak...
* * *
PERES'in Ankara ziyareti ve Türk girişiminin masaya yatırılması bölgedeki durumun daha da gerginleştiği bir zamana rastladı. Son günlerde çatışmalarda kaydedilen tırmanma, neredeyse gerçek bir savaş boyutunu aldı. Nitekim "Le Monde" buna "bu adı taşımayan bir savaş" diyor!
Gerçekten iş artık "intifada" veya "yerel çatışmalar" sınırını aşmış bulunuyor. Filistinliler ("bireysel terör eylemleri"nin yanı sıra) İsrail askeri ve sivil hedeflerini ağır silahlarla vuruyorlar. İsrail de misillemeyi, Gazze ve Batı Şeria'nın içlerine sevk ettiği tanklarla ve fırlattığı füzelerle gerçekleştiriyor. Kısacası, bölge bir "savaş süreci"ne doğru hızla gidiyor.
Türk tarafının belirttiği gibi, "terörle mücadele ile çözüm çabalarını eşzamanlı olarak" gerçekleştirecek yeni bir temas sürecine büyük ihtiyaç vardır. Bunda Türkiye'nin katkısı olabilir.