İstanbul'daki Swissotel baskını, "terörist" ile "mücahit" kavramı üzerindeki tartışmaları yeniden gündeme getirdi.
Çeçenistan'daki davaları uğruna oteli basıp yerli - yabancı sivilleri silah zoru ile rehin tutanlara terörist veya tedhişçi değil de, savaşçı veya direnişçi denebilir mi?
Olayın, terörizm sözcüğünün tanımına tıpatıp uyan biçimde cereyan etmiş olması, bu eylemi gerçekleştirenlerin nasıl nitelendirilmesi gerektiği konusunda en ufak bir kuşku bırakmadı bu kez.
1996'da gene böyle bir grubun "Avrasya" feribotunu kaçırmasından bu yana, Türk kamuoyunun artık terörizm kavramını daha net biçimde algıladığı anlaşılıyor...
* * *
ASLINDA "terörizm" ve "terörist" sözcükleri, dünyada bir kavram karışıklığı yaratıyor. Konunun uzmanlarının belirttiği gibi "birileri için terörist olan, başkaları için bir savaşçı olabiliyor"...
Aynı şekilde toprak bütünlüğü ile ayrılıkçılık, bağımsızlık ile bölücülük, egemenlik ile iç işlere müdahale konseptleri de, zihinleri karıştırıyor.
Bu tür konuların bolca yoğunlaştığı bölgeler Ortadoğu, Balkanlar ve Kafkasya'dır. İsrail için Filistinli gerilla, Rusya için Çeçen mücahit, Makedonya için Arnavut direnişçi, Gürcistan için Abhazyalı militan, Yugoslavya için Kosovalı Arnavut savaşçısı "terörist"tir. Çoğu için (İsrail dışında) bu eylemlerin hedefi ülkenin toprak bütünlüğüne, egemenliğine son vermektir. Dolayısı ile bu eylemler "bölücü" bir nitelik taşımaktadır.
Oysa, mücadeleyi yapanlar kendilerine "savaşçı" sıfatını layık görüyorlar ve amaçlarının da oturdukları toprakları "işgal"den kurtarmak ve bağımsızlığa kavuşturmak olduğunu öne sürüyorlar.
Bu dava uğruna savaşanlar başvurdukları yöntemleri de "meşru" görüyorlar. Buna karşılık, direnişi bastıranlar da, toprak bütünlüğünü korumak uğruna - son zamanlarda sıkça kullanılan deyimi ile - "aşırı kuvvet" kullanmayı da "iç işleri" olarak görüyorlar.
* * *
ÇEÇEN olayını da işte bu çerçevede değerlendirmek lazım.
Rusya, Çeçenistan'ı kendi federasyonu içinde tutmaya çalışıyor. Çünkü Çeçenistan "giderse", ayrılmak arzusunu duyan diğer bölgelerin de bunu izleyeceğinden ve dolayısı ile toprak bütünlüğünün tehlikeye gireceğinden korkuyor.
Çeçenler ise uzun Rus hakimiyetinin artık son bulmasını istiyorlar. Giriştikleri mücadele, Rusların zaman zaman vahşet ölçüsüne ulaşan (son toplu mezarlık olayı bunun canlı örneği) "aşırı kuvvet" operasyonları ile karşılaşıyor. Ve bu da, Çeçenlerin çeşitli yöntemlerle karşılık vermesine neden oluyor.
İstanbul'daki eylem bunun bir sonucu; ama düpedüz terörizm. Bunun başka adı olamaz ve elbet onaylanamaz...