KKTC Başbakanı Derviş Eroğlu'nun cumhurbaşkanı adaylığından çekilmesi, son seçimlerin tek ve en önemli sürprizi oldu. Bu beklenmedik olay, KKTC'de olduğu gibi, Ankara'da da şaşkınlık yarattı.
Eroğlu'nun bu kararının nedenini anlamak zor değil. Kendisi pragmatik bir siyasetçi olarak birinci turun sonuçlarını ve onu izleyen gelişmeleri (bu arada koalisyon ortağı Toplumcu Kurtuluş Partisi'nin kendi yandaşlarını ikinci turda serbest bıraktığına ilişkin açıklamasını)
iyice değerlendirip Denktaş ile umutsuz yarışı sürdürmekte yarar görmedi. Ulusal Birlik Partisi lideri olan Eroğlu, böylece daha da yıpranmayı önleyeceğini hesaplamış olsa gerek.Eroğlu'nun kararı sayesinde ikinci turda beklenen sonuç, üç gün önce gerçekleşmiş oldu: 76 yaşındaki Denktaş, 2005 yılına kadar Cumhurbaşkanı olarak görevini sürdürecek...
* * *
ŞİMDİ akla ilk gelen soru şu:
Eroğlu hükümeti eskisi gibi devam edecek mi?En azından şimdilik Eroğlu'nun başbakanlıktan istifa etmek niyetinde olmadığı anlaşılıyor. Mustafa Akıncı'nın başında bulunduğu koalisyon ortağı TKP'nin de böyle bir arzusu yok.
Ne var ki, bu hükümetin geleceği sadece onu oluşturanların elinde değil. Açıkçası Denktaş'ın Eroğlu ile bundan sonra - ve hele çok sert suçlamaların yer aldığı son kampanyanın ardından - çalışmak isteyip istemeyeceği önemli.
Denktaş dün yerel bir radyoya verdiği demeçte, Eroğlu ile (ve şimdiki Dışişleri Bakanı ile) anlaşmazlıklarını ön plana çıkardı ve satırlar arasında bu hükümetle işini sürdürmek istemediği mesajını verdi.
Bu UBP içinde bir kaynaşmaya yol açabilir. Belki de Denktaş'ın hesabı, ekonomiyi perişan etmekle, yolsuzluklara karışmakla ve davaya zarar vermekle suçladığı Eroğlu'nun bu şekilde hükümetten de çekilmeye zorlanabileceğidir.
Kısacası cumhurbaşkanlığı yarışında karşı karşıya gelen Denktaş ile Eroğlu'nun mücadelesi, önümüzdeki günlerde, hükümet platformuna kayacak gibi görünüyor...* * *
DENKTAŞ'ı şimdi asıl meşgul edecek olan konu, 23 Mayıs'ta New York'ta üçüncü turu gerçekleşecek olan Kıbrıs müzakereleridir.
Bu kez bu görüşmelere - son seçimlerde halkın çözüm ve değişim lehindeki güçlü arzusu da dikkate alınarak - daha yaratıcı bir tavırla gitmek gerekiyor.Bu bağlamda, Mustafa Akıncı'nın hafta başında Denktaş ile yaptığı görüşmede konuşulanlar, önemli bir sinyal veriyor. Denktaş Akıncı'nın sosyal demokrat partisinin 13 maddede özetlenen görüşlerine destek vermiştir. TKP'nin önerdiği ve Denktaş'ın onayladığı bu temel görüşlerin başlıcaları şöyle: Kıbrıs'ın içte iki devletin, dışta tek uluslararası kimlikle AB'de ve BM'de temsil edilmesi... Yüz yüze görüşme safhasına geçildiğinde resmen tanınma şartının aranmaması... İki taraf arasındaki temaslar yasağının kaldırılması... Kıbrıs Türk halkının egemenlik, eşitlik, güvenlik haklarının ve TC'nin garantisinin devamını içeren anlaşmadan sonra, Kıbrıs'ın AB'ye üyeliğinin gerçekleşmesi...
Dün görüştüğümüz Akıncı'nın deyişi ile, artık seçimlerin de arkada kalmasından sonra, "tüm çabalar çözüm üzerinde yoğunlaşmalıdır. Zamanla oynamanın zamanı değildir"...Yazara E-Posta: skohen@milliyet.com.tr