Sami Kohen

Sami Kohen

skohen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

O seçimleri Yaser Arafat'ın başında bulunduğu El Fetih adaylarıyla rahatlıkla kazanmıştı. Bu arada Arafat yönetimi, seçim kampanyası sırasında, Hamas'ın bazı bürolarını kapatmaktan ve bazı örgüt mensuplarını tutuklamaktan da geri kalmamıştı...On yıl sonra, bugün Filistin topraklarındaki seçimler çok farklı şartlarda yapılıyor. Hamas bu seçimlere katıldığı gibi, El Fetih'e karşı güçlü bir rakip olarak ortaya çıkıyor. Nitekim yapılan anketler, El Fetih'in ancak kıl payıyla Hamas'ın önünde gittiğini gösteriyor.Bugünkü seçimlerin sonucu eğer bu tahminler doğrultusunda gerçekleşecekse, bu, Mahmud Abbas'ın liderliğindeki El Fetih tek başına iktidar olamayacak ve yönetimi Hamas'la paylaşmak durumunda kalacak demektir.Dolayısıyla bu seçimler gerek Filistin ulusunun kaderi, gerekse İsrail-Filistin barışının geleceği bakımından büyük önem taşıyor.* * *YILLAR boyunca Hamas İsrail'e karşı giriştiği saldırılar ve İslami radikal görüşleriyle tanınmıştır. Oysa bu örgütün, şimdiki seçimlerde de görüldüğü gibi, geniş destek kazanmasının farklı nedenleri var: Bir kere Hamas, halkın yararına birçok sosyal yardımlaşma programlarını üstlenmiştir. İşsizliğin, yoksulluğun geniş çapta hâkim olduğu bölgelerde, Hamas yöneticilerinin bu tavrı, ona siyasal prim kazandırmıştır...Bir başka neden de, El Fetih'in veya Filistin yönetiminin yolsuzluklara karışması, otoriter davranması, halkın sosyoekonomik dertlerine gerektiği gibi eğilememesidir. Nitekim yapılan anketlerde de birçok Filistinli bu hususu "bir daha el Fetih'e oy vermemek ve bu kez Hamas'ı denemek" için esas neden olarak göstermiştir. Diğer bir deyişle, seçmenlerin bir kısmı Hamas'ın radikal dinci ve eylemci yönünü gözünde büyütmemekte, özellikle ekonomik ve sosyal sorunlarının çözümünde bu örgütün gösterdiği adayların daha başarılı olacağına inanmaktadır.* * *SEÇİM kampanyası sırasında Hamas'ın bazı önde gelenleri, kendi şartlarıyla da olsa, İsrail'le uzlaşma olasılığına değinen -şaşırtıcı- konuşmalar yaptılar.Bu, gerçekten Hamas'ın stratejisinde bir değişiklik mi, yoksa kendisini hâlâ terörist bir örgüt sayan ve onu muhatap saymayacağını belirten İsrail'e karşı başvurduğu siyasal bir taktik mi?Eğer Hamas gerçekten bu seçimlerden sonra El Fetih'le iktidarı paylaşacaksa ve siyasal varlığı meşruiyet kazanacaksa, "siyaset" ile "şiddet" arasında bir seçim yapmak durumunda kalacaktır... Ve eğer Hamas'ın tercihi, "siyaset" (yani müzakere yoluyla çözüm) olacaksa, bu da İsrail'i aynı şekilde zor bir seçim yapmak zorunda bırakacaktır: Yani o zaman İsrail'in de Filistin'de demokratik yoldan iktidara gelenleri muhatap olarak kabul etmesi ve onlarla masaya oturması gerekecektir...Kısacası, seçimler, (bugün) Filistin'de ve (mart sonunda) İsrail'de iktidara gelecek olan partileri ve liderleri de zor bir seçim yapmakla karşı karşıya bırakacaktır... skohen@milliyet.com.tr BUNDAN 10 yıl önce Filistin topraklarında parlamento seçimleri yapıldığı zaman, Oslo barış anlaşmasına karşı çıkan Hamas boykot ilan etmiş ve mücadelesini kendi yöntemleriyle sürdüreceğini bildirmişti.