İnterpress Media Takip Merkezi ile yaptığım çalışma geçtiğimiz yıl TV’de en çok tartışılan konu ve en çok ekranda yer alan isimler üzerine oldu. 2010 yılında televizyon tartışma programlarında ‘Referandum’ ve ‘ Kürt Sorunu’ ağırlıklı olarak işlendi. Bu konular ve gündemdeki diğer konularla ilgili televizyonlarda en çok ismi geçenler ise şöyle: Galip Ensarioğlu (Diyarbakır Ticaret ve Sanayı Odası Başkanı): 57 haber. Altan Tan (Siyasetçi yazar): 69 haber. Sinan Oğan (TÜRSAM Başkanı): 131 haber. Mehmet Metiner (Gazeteci): 142 haber. Nazl Ilıcak (Gazeteci): 173 haber. Sedat Laçiner(USAK Başkanı) 180 haber. Ümit Özdağ (21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü Başkanı) 188 haber.
AZDIRAN TOKİ BAŞKANI OLDU
D Smart Euro Futbol Galatasaray’ın yeni stadının (Dilim söylemeye bir türlü varamıyor!) açılışını naklen yayınladı. Ertem Şener sundu. Malum an, yani Başbakan’ın ıslıklanması anı... Ama asıl konu TOKİ Başkanı’nın ‘çok anlamlı’ konuşması ve seyirciyi azdırmasıydı. Pek kimse üzerinde durmadı. Sayın kişi çıktı sahneye, bu stadın kolay yapılmadığından başladı. “Ali Sami Yen’in kiracılık hükümlerini yerine getiremeyen Galatasaray Yönetimi” diye devam edince, ortalık yıkıldı. Duruma uyanan Ertem Şener
“Kurtlar Vadisi Pusu’ya, en son altı yıl önce yayınlanan bölümünde küçük bir çocuk olarak izlediğimiz ‘Pusat’ karakteri geri dönüyor. Oktay Kaynarca’nın canlandırdığı ‘Süleyman Çakır’ın oğlu ‘Pusat’, genç bir adam olarak karşımıza çıkacak. ‘Pusat’ı oyuncu Görkem Sevindik canlandıracak.” Bu haberden yola çıkarak soralım dedik başka hangi karakter diziye eklenebilir diye... Şöyle fikirler çıkmış:
POLAT’IN ÖLDÜ SANDIĞI KIZI
Serkan Karalı; “Bence Polat Alemdar’ın öldü sandığı kızı yıllar sonra büyüyüp ajan olur diziye girer” demiş. Fena fikir değil. Hatta operasyonlara beraber giderler!
ABİDİN DÖNSÜN
Mustafa Ergün ‘Kurtlar Vadisi’nin seceresini çok iyi biliyor. Şöyle bir döküm yapmış; “İlk seride baronun kızı Polat’ın kardeşi Safiye Karahanlı vardı. Kılıç’ın akrabası dizide gözükmedi. Testere’nin de akrabası yoktu. Hüsrev Ağa’nın akrabası Kirve, girdiği sezon içerisinde öldürüldü. Halo Dayı, malum ‘Pusu’da da devam etti. Konseyin diplomatı Samuel’in boşandığı karısıyla kaynatası var. Avukat Nizamettin’in kan bağı olan akrabaları dizide hiç olmadı. Kumarhanelerden sorumlu tombalacı Mehmed’in dul karısı var. Para kaynağı İplikçi Nedim’in de akrabası
TRT bir ilke imza attı çarşamba gecesi; Ziraat Türkiye Kupası Denizli-Gaziantep maçı TRT’nin iki kanalında birden yayınlandı. TRT Anadolu maçı Türkçe verdi, TRT Şeş de Kürtçe yayınladı. Bunun gerekçesi nedir anlamak mümkün değil. Hani çok önemli bir maçtır, Kürt vatandaşlar da kendi dillerinde maçı izleme keyfi çıkarsın denilse o değil. Bu maç bize gelen akışlarda TRT Şeş’te görülüyordu. Ben yazdım. TRT Anadolu işi sonradan çıktı. Açılım komedisi olabilir mesela. Belki, “Aman tepki gelmesin” diye bir de Türkçe yayınlayalım dediler. Zaten bu maçı Kürkçe yayın kanalına almaları anlamsızdı baştan. Aynı akşam iki maç vardı. TRT birini birinci kanaldan yayınladı (Manisa-Beşiktaş), ikinci maçı da bir diğer kanalından vermek durumunda kaldı. Kaldı da işte böyle yüzüne gözüne bulaştırdı. Bundan sonra bari dikkat etsinler, böyle durumlara düşmesinler derim ben...
‘MUHTEŞEM YÜZYIL’ GAYET NORMAL
Bir haftalık tantanadan sonra ikinci bölüm yayınlandı. Kanuni devlet işlerini hallederken, Hürrem Sultan’ın da peşindeydi. Bu dizi böyle gidecek. Tutkulu bir aşkın hikayesi. Peki bu hikaye nasıl anlatılıyor, oyunculuk ne durumda? Orta karar diyeyim. Oyunculuk, müzik (özellikle), senaryo orta
‘Stadyum’ dış yapım oluyor. TRT böyle bir karar vermiş. Dış yapımcı arkadaşlar da Ersin Düzen’i getirmişler ‘Staydum’un başına. Hakan Şükür kalıyor. (Tersi olsa şaşardım!). Sergen Yalçın’ı da TRT’ye getiren ‘dış yapımcı’! Metin Tekin’in durumu belli değilmiş. ‘Dış yapımcı’ Erdoğan Arıkan’ı istememiş. Anlaşılan ‘Stadyum’un TRT ile bir ilgisi kalmadı. Bir tane programları vardı. Onun da bütün olayı maç özetlerini vermesi ve Erdoğan Arıkan’dı. Yapılan sadece badana ve boya. Doğrusu, gelen yorumcuların yorumlarını hiç izlemedim. Ya da önem vermedim... Sadece özet görüntülere baktım. Bir de Erdoğan Arıkan’ın sunuşlarına. Sergen Yalçın bakışı, duruşu ile ‘cin fikirli ama inandırıcı olmayan’ bir profil çizdi her daim.
Okay Karacan bir ara geldi ‘Stadyum’a. Şimdi Ersin Düzen. Bazı programlar, bazı isimlerle özdeşleşir. Ersin Düzen de şanssız bu anlamda. Ama ‘Stadyum’ yine Digitürk’ü olmayanların geniş maç özetlerini izleyeceği bir program olmaya devam edecek. Sadece o kadar!
YEDİ YENİ DİZİMİZ VAR
İkisi yayında, beşi de sırasını bekliyor. Bunun arkası da gelecek.
‘Sırat’ (Star): Tardu Flordun, Nur Sürer ve Caner Kurtaran başrolde. ‘Mükemmel Çift’te beklenen olmadı.
Salı akşamı Star Ana Haber Bülteni’nde Cumhurbaşkanı Gül’ün ‘Jaguar’lı öğrenci’ye ilişkin gazetecilerin sorduğu soruya verdiği cevap yer aldı. Metinde ‘Jaguar’ marka araba belirtilmişti. Yazılı basında çıktı. Ama haber bülteninde yoktu. ‘Bip’lendi. Uğur Dündar, Cumhurbaşkanı ve izleyiciden özür diledi. Nedeni RTÜK. ‘Gizli reklam’ yaptılar diye ceza almamak için böyle bir yöntem uyguladıklarını söyledi Dündar. RTÜK’e göndermeydi.
TRT SPOR KARŞILAŞMALARINI HANGİ KANALDAN VERİYOR?
Kurum canlı yayın spor karşılaşmalarını hangi kanalından vereceğini resmen şaşırdı. Şimdi TRT 3 var, yarı meclis yarı spor kanalı. Ama bu yetmiyor. Mesela bu akşam Türkçesi TRT 6, Kürtçesi TRT Şeş’te Denizlispor-Gaziantep Ziraat Kupası maçı var (17.55). Bu kanal Kürtçe yayın yapıyor. Daha önce de benzer bir yayın yaptılar, ortalık karıştı. Bu kanal özel bir kanal. Ziraat Kupası maçının ne işi var? Peki Fenerbahçe’nin Avrupa Şampiyonlar Ligi Kadınlar Voleybol Karşılaşması’na ne demeli? O maçı da TRT Türk verdi. Kanal açmak başka, bu kanalların ne yayınlayacağına karar vermek başka. Yoksa durum aynen yukarıdaki gibi olur! İzleyici de neyi nerede seyredeceğini bilemez...
REHBERİM
“GÜMRÜK’TE YOLSUZLUK
Müge Anlı’nın ATV’deki programı RTÜK’ün en çok ziyaret ettikleri arasında yer alıyor. İşlenen konuların yanı sıra, canlı yayında sarfedilen ‘doğaçlama sözler’ programın ‘ceza alma’ durumunu doğuruyor. Bunu Müge Anlı da biliyor. Cinayetler, kayıplar arasında, ‘canı yananların gözlerini karartacağını’n o da farkında. Ama bu da programa izlenirlik ve ilgi kazandırıyor. Yanında da cezaları getiriyor tabii ki. Son olay, yani ceza, 14 Eylül tarihindeki yayındaki konuşmalar ile ilgili:
“11 gündür kayıp olan, Eskişehirli, 11 yaşındaki Öznur’un ormanlık alanda boğularak öldürülmüş olarak bulunduğu haberi gelmiş, polis tarafından bir kişinin yakalandığı, bu kişinin daha önce de aynı suçu işlemesi sebebiyle yattığı cezaevinden yeni çıktığı belirtilmiştir. Telefon aracılığıyla canlı yayına bağlanan Öznur’un babası Recep Bey, zanlının suçunu itiraf ettiğini, kızını gömdüğü yeri gösterdiğini söylemiş; Müge Anlı’nın ‘Nedeni ne?’ sorusuna ise ‘Sapıklık, adam sapık’ şeklinde cevap vermiştir. Müge Anlı gibi stüdyodakiler de lanet okumuşlardır. O sırada stüdyoda bulunan ve kayıp kızı Sinem’i arayan anne de duygularını, ‘Cereyan direğine assınlar, ibret olsun bütün herkese, assınlar cereyan
Alper Yasin Altınel’i, Jaguar arabasıyla Cumhurbaşkanlığı Köşkü’ne gelişi sonrasında haberlerde izledik. Tam aranılan siyasetçi profili. Nereden mi çıkardım? Aşağıda, Bilkent öğrenci başkanlığı seçimini kazandıktan sonra gelen tebriklere verdiği şu teşekkür cevabından: “Damarlarımızda dolaşan Emirdağlı kanının, İslam ahlakının ve Türklük kudretinin verdiği çoşkuyla ideallerimiz karşısında engel tanımayız biz. Emirdağ’a bayramlar dışında gelemesek de kalbimiz memleketimizle birlikte atıyor. Bir Emirdağlı olarak sizleri utandırmayacağım. Daha iyi yerlere geleceğim. Teşekkür ederim. Alper Yasin Altınel/Bilkent Üniversitesi Öğrenci Konseyi Başkanı.”
ŞÜPHE DİZİSİNDE ‘KATİL KİM?’ OYLAMASI
Dizi ‘Muhteşem Yüzyıl’ tantanasının gölgesinde kaldı. İlgi ve alakayı artırmak için Kanal D’nin bulduğu yollardan biri internet sitesinde İpek’in annesini öldüren katilin kim olduğunu izleyici arasında soruşturmaya başlaması. Sizde bu konuda görüşleriniz için Kanal D’nin sitesine girip yazabilirsiniz!
GERÇEK OSMANLI DİZİSİNİ BİZ ÇEKERİZ
Osmanlı’nın dördüncü kuşak torunu Abdülhamid Kayıhan, Hopdedik Ayhan’a konuk oldu. “Bize kimse danışmadı. Kendi ecdadımızı artık başkaları değil biz Osmanlılar
Yeni RTÜK kanun tasarısının kabulü yeni bir tartışmaya neden oldu; Başbakan’a verilen yayın yasağı yetkisi. Peki bu yeni mi? Mevcut kanunun 25’inci maddesi zaten bu hususu düzenliyor. Bundan önce bu yetki kullanıldı mı? Evet.
Örneğin İstanbul’da HSBC binası bombalandığında ve Dağlıca baskınında bu maddeye istinaden yayınlar hükümet tarafından durduruldu. Hatta Dağlıca olayında yayın men kararı çok geniş kapsamlıydı ve itiraz edilince mahkeme reddetmişti. Yeni kanun tasarısında hükümetin yetkisi korunuyor, ilaveten RTÜK’e de bu konuda yetki veriliyor. Yeni olan husus budur. Peki bu kullanım sorun yaratır mı? İktidar kendini daha güçlü hissettiğinde tabii ki. Bu, her daim tartışmalı bir madde olarak kalacak.
REKLAMLARI TUTTU, DİZİYE DEVAM
‘1 Kadın 1 Erkek’ bence kült diziler kategorisine girdi. Reklamlarda da Emre Karayel ve Demet Evgar iyi iş yaptı. Ve dizi tekrar başlıyor. Dizi, pazartesi, çarşamba ve cuma günleri yeni, salı ve perşembe günleri ise tekrar bölümlerle Türkmax’ta...
REÇETESİZ İLAÇ İZNİ VAR, AMA UYGULANAMIYOR