Günlerdir özel hayatın gizliliğini ihlal eden soruşturmalar ve bu yöntemle TSK’dan ilişiği kesilen astsubayların mağduriyetini anlatıyorum. Sorgularda yöneltilen özel hayata ilişkin sorulardan örnekler veriyorum. Bu nedenle Hava Kuvvetleri Komutanlığı İstihbarat Başkanlığı personeli hakkında açılan kovuşturmayı da yazdım. Ama hala, bu yolla TSK’dan ilişiği kesilen personelin net sayısına ulaşamadım. TEMAD,150’ye yakın, TSK 23 diyor.
Üsteğmen Nazlıgül Daştanoğlu gibi bir subay olan bugünkü mağdurumuz ise “disiplinsizlik ve ahlaksızlık” gerekçesiyle ilişiği kesilen en az 50 kişi bildiğini söylüyor.
Önceki gün gelen maile geçmeden önce, subayın (rütbesini vermiyorum), “Neyle suçlandığı” yönündeki hak arama mücadelesine dikkat çekmek istiyorum. Hukuki tüm yolları denemiş ama cevap yok.
Tıpkı yasa dışı elde edilen delillerle yargılandığını iddia eden ve “gerçekte neyle suçlandığını öğrenmek isteyen bazı generaller gibi.
Gelelim mailden bir bölüme:
“Hv.K.K.lığında iki ay önce aynen Nazlıgül üsteğmen gibi ilişiği kesilen bir subayım. Bana da gerekçe olarak disiplinsizlik ve ahlaksızlık denildi. Özel hayatım yaptıkları sorgulamada delik deşik edildi. Hukuki mücadelem devam
TSK’daki intiharların nedenleri arasında “özel hayatın gizliliğini ihlal eden soruşturmalar ve bu yöntemle ilişik kesmeler var mı yok mu? Türkiye Emekli Astsubaylar Derneği (TEMAD) “son iki aylık dönemde üsteğmen Nazlıgül Daştanoğlu’na benzer yöntemle Hava Kuvvetleri Komutanlığı’nda ilişiği kesilen subay- astsubay sayısı 150’ye yakın”dedi. Genelkurmay Başkanlığı anında cevap verdi; “İlişik kesmeler var ama sayı 150 değil 23. Gerekçe de iffetsizlik değil, kumar ve hırsızlık.”
Nazlıgül Daştanoğlu’nun ölümüyle ilgili son gelişme de Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı’nca verilen “Kovuşturmaya gerek yok” kararı. Ve devam eden askeri adli soruşturma süreci. Yani durum hala net değil.
Bu soruların kumarla ilgisi var mı?
TEMAD; keyfi, hukuka aykırı delil toplama, sorgulama ve ilişik kesmelerin insanların ruh sağlığını bozduğu konusunda ısrarlı. Hukuk Bürosu’nun verdiği bilgiye göre; ilişiği kesilen personel hakkında yapılan işlemlerin bir çok ortak yanı var. Sorulardan başlayalım...
* Birlikte görev yaptığınız bayanlarla ilişki yaşayıp yaşamadığınızı anlatınız.
Astsubaylardan gelen yakınmaların başında keyfi, hukuka aykırı (delil toplama, özel hayatın ihlali vb.) uygulamalarla yapılan disiplin soruşturmaları ve ilişik kesilme iddiaları da vardı. Türkiye Emekli Astsubaylar Derneği (TEMAD) hukuka aykırı delil toplama iddiasıyla Hava Kuvvetleri Komutanlığı İstihbarat Başkanlığı personeli hakkında kovuşturma açıldığını söylüyor. O nedenle de TBMM’de bugün görüşülmesi beklenen Türk Silahlı Kuvvetleri Disiplin Kanunu tasarısına dikkat çekiyor.
TEMAD’a göre; tasarının bazı maddeleri, evrensel ceza hukuku yasaları ve uluslararası insan haklarına ilişkin metinlere aykırı. Bu haliyle de TSK’daki disiplin anlayışının yanlışlarını düzeltmeye yeterli değil. Tasarıda asıl amaç, AİHM’nin “oda hapsi” cezalarına verdiği tazminat mahkumiyetlerinden kurtulmak.
Özel hayata dikkat
Öncelikle Genelkurmay Başkanlığı veya Kuvvet Komutanlıkları tarafından başlatılan soruşturmalara son verilmesi gerektiğini savunan TEMAD, şöyle diyor:
“Özellikle, Hava Kuvvetleri Komutanlığı İstihbarat Başkanlığı tarafından özel hayatın ihlali ve hukuka aykırı delil toplanması suretiyle, birçok personelin sorguya alındığına tanık olunmaktadır. Son 2 aylık dönemde
Astsubayların memnuniyetsizliğinden üst makamların bilgisinin olmaması mümkün mü? “İhtimal” cevabı bile anlamsız. Çünkü TSK’nın subay ve astsubayların emeklik ve istifa nedenlerini incelemek amacıyla hazırladığı bir anket formu var. Amaç; personelin kurumdan beklentilerini ortaya koymak ve mevcut sistemi geliştirme çabalarına katkı sağlamak. 135 sorunun yer aldığı anketi doldurmak da zorunlu.
Hafta sonu, 16 Nisan 2012 tarihi itibariyle emekli olan, daha doğrusu (kendi deyimiyle) adaletsizliklere ve mobbinge dayanamayıp (4 ay daha kalsa 1. dereceden emekli olacaktı) ayrılmak zorunda kalan P. Kd. Başcavuş İ. N.’nin anket formunu inceledim.
Öncelikle şunu vurgulamakta yarar var. Anket oldukça detaylı. Verilecek cevaplar arasında da bugünkü mutsuzluğun çözüm şifreleri mevcut. Şöyle ki;
“Emeklilik ve istifa kararımda;“ diye başlayan bölümde “Olumsuz ast/üst ilişkileri, Sicil ve terfi sistemi, Atama kaynaklı problemler, Yaptığım işten tatminsizlik, Mesleki yorgunluk ve yıpranma, Maaş yetersizliği, lojman yetersizliği..” gibi 14 başlık yer alıyor.
Okumak yeterli
Cevap şıkları da “Çok etkili, etkili, kararsızım, etkili olmadığını söyleyebilirim” diye sıralanıyor.
“Astsubaylar Neden İntihar Ediyorlar” yazımız büyük ses getirdi. O kadar çok mail geldi ki bilgisayar başından kalkamadım. Sakın bıkkınlık olarak algılamayın, çünkü hepsini tek tek okudum. Türkiye’nin her köşesinden mesaj vardı. Denizcisi, havacısı, karacısı,jandarması, yeni mezunu, kıdemlisi emeklisi... Meğer astsubaylar ne kadar doluymuş.
Bugün, gelen maillerden bazılarını aktarmak istiyorum.
Ama öncelikle şunu belirtmekte yarar var. Maillerin hepsi imzalı, çoğunun görev yerleri ve GSM numaraları da mevcut. (Neden rumuzlu verdiğimi açıklamama gerek yok sanırım)
- Astsubay eşitlik değil adalet istiyor. Subayla hak ve sahip olunanlar aynı olmayabilir ama bu derecede adaletsiz olamaz. Sindirme ve küçültme politikası 1980’den beri işliyor ve gittikçe makas açılıyor. M.B.
- Astsubaylar bu ordunun omurgasıdır.. Onlarsız ne bir gemi, ne bir uçak hareket edemez. Bu gün Güneydoğu başta olmak üzere tüm karakol ve sınır birliklerinin kumandası astsubaylardadır.. Oralarda hiç subay bulunmaz.. F. A.
- Kendinden başkasını adam yerine koymayan, senin fikirlerine ihtiyaç duymayan, seni her zaman dışlanması, horlanması ve ezilmesi gereken biri olarak gören ama işi düştüğünde abi
Son on yılda TSK’da intihar eden asker sayısı iç güvenlik harekatında şehit olan personel sayısını geçti. 2002- 2012 yılları arasında şehit olan asker sayısı 818, intihar eden asker sayısı 934. (Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel’in talimatıyla kurulan özel ekip, bu konuda çalışma yürütüyor.)
Bir ayda 6 intihar
Profesyonel askerler içerisindeki en yüksek intihar oranı ise astsubaylarda. Sadece 2012’nin son bir aylık döneminde (13 Kasım-10 Aralık) 6 astsubay intihar etti. İşte isimleri:
Özgür Yılar (13 Kasım 2012), Asım Başak (21 Kasım 2012),Tekin Varıcılar (27 Kasım 2012), Murat Sorkin (29 Kasım 2012), Serdar Karabacak (07 Aralık 2012 ), Kenan Üstündağ (10 Aralık 2012 )
2012’nin son 8 aylık verilerine göre de bu rakam 13-14 civarında. Hepsinin görev yerleri farklı. Aralarında denizci de var havacı da. Çoğu da 30’lu yaşlarda.
Giresun Görele’den Fatih Duzcu aşağıdaki maili gönderdi:
“Turistik Çavuşlu beldemizde yapılması düşünülen Vahşi depolama çöp tesisi ‘mahkemenin yapılamaz kararına’ rağmen Vali’nin emriyle yapılıyor. Vatandaş ve asker karşı karşıya getirildi. Burada sanki terör olayı varmış gibi bir tabur askerle çöp tesisinin yapımı başlatıldı. Çöp tesisi denize 700 metre mesafede, beldenin içme suyunun bulunduğu dere tesisin içerisinden geçmekte, çevresinde yerleşim yerlerinin bulunduğu abartısız 20 köy ve turizm bölgesi ilan edilen Sis Dağı bulunmaktadır. Bir de buranın geçim kaynağı olan Çavuşlu ekmeğimiz. Şimdiden Çavuşlu ekmeğinin suyu çöplükten gelmektedir diye söylentiler başladı. Derdimizi anladığınız inancıyla bizlere yardım etmenizi bekliyoruz..Ne olur bu çevre terörünü bitirin.”
Kim kimden davacı?
Araştırınca tirajikomik bir olayla karşılaştık. Şöyle ki;
Konuyla ilgili Ordu İdare Mahkemesi’ne yapılan başvuruda Davacı; Çavuşlu Belediye Başkanlığı, Davalı; Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, müdahil (Davalı idareden yana) de Giresun Belediye Başkanlığı. Dava gerekçesi de şöyle:
İstanbul’da 70 bin kişiye bir ambulans düşüyor. Bu bazı bölgelerde 100 bine kadar çıkıyor. Bir başka deyişle koca İstanbul’da 112 Acil Yardım hizmeti veren ambulans sayısı 210. Bunun 50’si de son iki ayda hizmete girmiş. Kilometrelerce yol, Avrupa yakası, Anadolu tarafı, çıldırtan trafik, ne derseniz deyin. Tablo bu. İnanması güç ama; bunu söyleyen İstanbul İl Sağlık Müdürü olunca başka şansınız kalmıyor.
Bahçeşehir’de kalp krizi geçiren İbrahim Evrenk’e ilk yardımın geciktiğini yazmıştık. Çünkü on binlerce insanın yaşadığı Bahçeşehir’de 112 istasyonu yoktu. Ambulans Küçükçekmece’den yola çıkmıştı.
Hepsinde hekim yok
Konuyu inceleten İl Sağlık Müdürü Prof. Dr. Ali İhsan Dokucu, ambulansın ihbardan 15 dakika sonra ulaştığını, bildirdi. Neden Küçükçekmece sorusu üzerine de şu gerekçeleri sıraladı:
“Ambulanslarda görev yapan hekim sayısı 170. Dönüşümlü olarak ambulansların ancak üçte birinde hekim oluyor. Bu örneklere göre yüksek sayılabilir. Amerika’da, Avrupa ülkelerinin çoğunda yok. Fransa’da bazı şartlarda oluyor.
Bir de paramedik denilen grup var. Bunlar hekim değil ama çok deneyimli ve ilaç verme yetkisi olan görevliler. Kalp krizi gibi vakalarda en yakın