Bülent Arınç ne dedi?

29 Eylül 2003

Toplantıdaki ilginç noktalar şunlardı:a) Toplantıya fazla ilgi yoktu. Konuşma küçük ve rahatsız bir salonda yapıldı. Oysa, kokteyl ve yemek mükemmeldi. Arınç, belki kokteyle katılmamak için, söylendiği saatten tam bir buçuk saat sonra teşrif etti. Ama, içkili bir kokteyl olduğu için onu beklerken kimse sıkılmadı. Yemekte de içki servisi yapıldı. Toplantıda başörtülü sadece bir bayan vardı.b) Toplantıya dinleyici olarak katılanlar arasında Amerikan düşünce örgütlerinin fazla Türkçe bilmediği zannedilen oysa, iyi Türkçe konuşan temsilcileri bulunuyordu. Ayrıca, birkaç AKP milletvekili ve eski bakan katıldı.c) Arınçı Tayyip Erdoğana veya Abdullah Güle alternatif olup olamayacağı açısından değerlendirerek dinledim. Onlara rakip olabilmesinin zor olacağı görüşüne vardım. Arınç, çok iyi bir hatipti ama, konuşması sonunda bilmediğim yeni bir şey öğrenmedim.d) Arınçın yeterince müsamahakar olmadığı ve sertliğe sertlikte cevap verme taraftarı olduğu izlenimi aldım. Özellikle, yukarıdaki sözleri söylemesi ve darbeler konusunda sorulan bir çanak soru karşısında heyecanlanarak, Meclis Başkanı olmasaydı başka türlü konuşacağını eklemesi beni bu sonucu çıkarmaya yönlendirdi.e) Kendisine,

Yazının Devamı

Bülent Arınç ne dedi?

29 Eylül 2003

<#comment>
<#comment>
Türk Demokrasi Vakfı'nın düzenlediği ve Bülent Arınç'ın konuşmacı olduğu "Meclis ve Demokrasi" konulu toplantıya katıldım. Dünkü gazetelerden birçoğunda Arınç'ın konuşmasında geçen "İktidara giderken takılıp düşmemek için yalan söylemeye, takiyeye mecbursunuz" sözleri, manşete veya birçok gazetenin birinci sayfalarına taşınmıştı. Bu nedenle, toplantıyı ve konuşmayı genel çizgileri ile yorumlamaya karar verdim.
Toplantıdaki ilginç noktalar şunlardı:
a) Toplantıya fazla ilgi yoktu. Konuşma küçük ve rahatsız bir salonda yapıldı. Oysa, kokteyl ve yemek mükemmeldi. Arınç, belki kokteyle katılmamak için, söylendiği saatten tam bir buçuk saat sonra teşrif etti. Ama, içkili bir kokteyl olduğu için onu beklerken kimse sıkılmadı. Yemekte de içki servisi yapıldı. Toplantıda başörtülü sadece bir bayan vardı.
b) Toplantıya dinleyici olarak katılanlar arasında Amerikan düşünce örgütlerinin fazla Türkçe bilmediği zannedilen oysa, iyi Türkçe konuşan temsilcileri bulunuyordu. Ayrıca, birkaç AKP milletvekili ve eski bakan katıldı.
c) Arınç'ı Tayyip Erdoğan'a veya Abdullah Gül'e alternatif olup olamayacağı açısından değerlendirerek dinledim. Onlara rakip

Yazının Devamı

Yeni bir kriz mi? Hayır

25 Eylül 2003

Öte yandan, başta Merkez Bankası olmak üzere tüm bürokratlar iyi gidişi kendi kerametlerine bağlamış vaziyette. Oysa, Merkez Bankasının özerklik anlayışı, "bir program ilan edip, at gözlüğü takmak ve kaşalot balığı gibi dünya yıkılsa programdan sapma yapmamak" gibi, hareketsizliği ön plana çıkaran bir anlayış. Şimdi, gelelim bundan sonra ne olacak tahminimize:a) İçinde bulunduğumuz iyiye gidiş, ne IMF ne bürokratlar sayesinde oldu. İyiye gidişin iki temel faktörü var. Koalisyonsuz ve güçlü bir hükümet; dibe vurmuş ekonomik konjonktürün kaçınılmaz olarak yukarıya ivme kazanması. Yani, birincisi politik istikrar, ikincisi bu hükümetin şansı. İyiye gidiş politik istikrar sürdüğü sürece kolay değişmeden sürecek. Seçimlerin iptali gibi bir çılgınlık yapılmadıkça ekonominin önü açık görünüyor.b) TLnin değeri düşük. Faizler düşürüldü. Borsa yükseliyor. Bu tablo yeni bir döviz krizini mi çağrıştırıyor? Hayır. Çünkü, n Merkez Bankasının döviz rezervi 31 milyar dolar gibi tarihi bir seviyede. Bu seviye, hem döviz krizini önlüyor hem de Merkez Bankasından piyasaya likidite enjekte edildiği anlamına geliyor. n Iraktan döviz girişi var. Ayrıca, ABD tarafından ürkütülen "Arap sermayesi"nin bir

Yazının Devamı

Yeni bir kriz mi? Hayır

25 Eylül 2003

<#comment>
<#comment>
Bugünlerde herkes önümüzdeki günlerde 2000 - 2001 krizlerine benzer bir tablo ile karşılaşılıp karşılaşılmayacağını tartışıyor. Kriz beklentisi içinde olanlar 2000 Ekim - Kasım aylarında da "değerli Türk Lirası (TL) - düşük faiz ve yükselen borsa" olgusu ile karşılaşıldığını söylüyorlar. Hatta, Kemal Derviş durup dururken "sıcak paraya vergi benzeri bir ceza getirelim" diyor. Yani, "ülkeye önemli ölçüde sıcak para girdi, bu para bir gün ülkeyi terk edecek, terk ederken de kriz çıkacak" demeye getiriyor. Muhalefet partilerinin "kriz edebiyatı" yapmaları normal. Onları iktidara getirebilecek tek olgu şimdilik kriz olasılığı. Çünkü, hiçbiri şimdiye kadar farklı bir ekonomik program açıklayamadılar. Sol parti sayılan CHP bile, sıcak paraya sığınmış vaziyette.
Öte yandan, başta Merkez Bankası olmak üzere tüm bürokratlar iyi gidişi kendi kerametlerine bağlamış vaziyette. Oysa, Merkez Bankası'nın özerklik anlayışı, "bir program ilan edip, at gözlüğü takmak ve kaşalot balığı gibi dünya yıkılsa programdan sapma yapmamak" gibi, hareketsizliği ön plana çıkaran bir anlayış. Şimdi, gelelim bundan sonra ne olacak tahminimize:
a) İçinde bulunduğumuz iyiye gidiş, ne IMF

Yazının Devamı

Hedefiniz ne kadar belirli?

24 Eylül 2003

B) Gerçekleştirilecek olan hedefin bir anlamı, faydası ve mükafatı olmalıdır. C) "Eğer şu gerçekleşirse, yapabilirim" şeklinde bir yaklaşımın hedeflemede yeri yoktur.D) Hedefiniz kesin hatlarıyla belirli, ölçülebilir ve karşılaştırılabilir olmalıdır. Bu biçimde belirlenmeyen bir hedef sadece bir slogandır.E) Hedefiniz bir kez belirlendikten sonra, ona ulaşmak için zaman zaman taktik değiştirebilirsiniz.F) Hedefiniz iddialı ve heyecan verici olmalıdır. Büyük düşünün. Hedefinizin büyüklüğü geceleri uykunuzu kaçırsın.G) Seçtiğiniz hedef, her zaman korumaya çalıştığınız değerlerinize zarar vermesin. Aksi takdirde, "suçluluk duygusu" hayatınız boyunca peşinizi bırakmaz.H) Hedefinize ulaşmak uğruna, hayatınızdaki önemli şeylerden fedakarlık etmeyin. Ne ailenizden ne sağlığınızdan.I) Hedefiniz ve onu gerçekleştirme süreniz gerçekçi olmalıdır. Aslında, her hedef gerçekleşebilir. Ancak, onu hangi sürede gerçekleştirdiğiniz önemli.J) Her zaman "alıcı" olmayın. Aynı zamanda "verici" olun. Paylaşılmayan kazanç uzun vadede yok olur.K) Düşlerinizi başkalarıyla paylaşın. Size katkıda bulunacaklardır.L) Hedefinize varmak için harekete geçmekte gecikmeyin. Eyleme dönüşmeyen bir teori, topsuz

Yazının Devamı

Hedefiniz ne kadar belirli?

24 Eylül 2003

<#comment>
<#comment>
A) Hedefinizi kendiniz, kendiniz için belirleyin.
B) Gerçekleştirilecek olan hedefin bir anlamı, faydası ve mükafatı olmalıdır.
C) "Eğer şu gerçekleşirse, yapabilirim" şeklinde bir yaklaşımın hedeflemede yeri yoktur.
D) Hedefiniz kesin hatlarıyla belirli, ölçülebilir ve karşılaştırılabilir olmalıdır. Bu biçimde belirlenmeyen bir hedef sadece bir slogandır.
E) Hedefiniz bir kez belirlendikten sonra, ona ulaşmak için zaman zaman taktik değiştirebilirsiniz.

Yazının Devamı

Templeton ve başarı sırları

22 Eylül 2003

John Templeton, başarısının nedenini "kalbiyle ve ruhuyla" çalışması olarak gösteriyor. İşte, onun başarısının 10 anahtarı:1) Para işleriyle uğraşırken, ne iyimser ne de kötümser olun. Sadece, ümidini kaybetmemiş bir realist olmanız yeter.2) Kendiniz ve sevdikleriniz için dualarınızı eksik etmeyin. Bu arada mali durumunuzun iyileşmesi için de dua etmekten kaçınmayın.3) Borçlanmaktan olabildiğince kaçının. Ama, ister kişisel isterse kurum olarak borcunuz var diye, yatırımlarınızı durdurmaktan kaçınmayın.4) Yumurtalarınızı hiçbir zaman aynı sepete koymayın. Değişik yerlere yatırım yapın. Yatırım çeşitliliğiniz arttıkça, yatırım güvenliğiniz artıyor demektir.5) Para sadece parayı doğurmaz. Onun daha neler getirebileceğini, paranız arttıkça anlarsınız.6) Para kazanmada, en büyük erdem sabırlı olmaktır.7) Kazanmak istiyorsanız, yatırım yapacağınız alanı önceden bir güzel inceleyin.8) Unutmayın ki, kendiniz için yaratacağınız servetin anahtarı, başkaları için servet yaratmaya çalışmaktır.9) "Bir numara" olmakla uğraşmakla, "bir numara" olamazsınız.10) Başarıyı sağlayan tek bir sihirli kelime vardır. O da "sevgi"dir.Templeton, "para kötülüklerin kaynağı değildir" diyor. Öyle olsaydı,

Yazının Devamı

Templeton ve başarı sırları

22 Eylül 2003

<#comment>
<#comment>
Birkaç gün önceki gazetelerin ekonomi sayfalarında "Templeton, Global'deki hissesini devretti" başlıklı bir haber vardı. Templeton, dünyada fon yönetimi yapan en büyük şirketlerden birisi. Kurucusu Sir John Templeton. Onun kurduğu para yönetim sistemi sayesinde, şimdiye kadar binlerce yatırımcı ihya oldu.
John Templeton, başarısının nedenini "kalbiyle ve ruhuyla" çalışması olarak gösteriyor. İşte, onun başarısının 10 anahtarı:
1) Para işleriyle uğraşırken, ne iyimser ne de kötümser olun. Sadece, ümidini kaybetmemiş bir realist olmanız yeter.
2) Kendiniz ve sevdikleriniz için dualarınızı eksik etmeyin. Bu arada mali durumunuzun iyileşmesi için de dua etmekten kaçınmayın.
3) Borçlanmaktan olabildiğince kaçının. Ama, ister kişisel isterse kurum olarak borcunuz var diye, yatırımlarınızı durdurmaktan kaçınmayın.

Yazının Devamı