IMF'siz yürümek çözüm değil

26 Haziran 2003

Krueger'in krizler ve IMF konusunda yaptığı önemli saptamalar şunlar:a) Ülkelerin ekonomi politikalarının kalıcı biçimde uygulanması IMF'nin önde gelen amaçlarından birisi. Böylece, mali piyasalara borç yükünün yönetilebilir olduğu ve öyle kalacağı konusunda da bir garanti veriliyor. (Politikaların "kalıcı" olması, gerçekten çok önemli. Sayın Başbakan önümüzdeki yıl sonunda ekonomiyi IMF'siz yöneteceğiz derken, bu aşamada da mevcut makro ekonomik prensiplerin sürdürüleceğini vurgulamalıydı. Şimdi, piyasalar önümüzdeki yılın sonundaki politikaları sorgulamak zorunda.)b) Ülkeye borç verenler, iç ve dış borçların birbirlerine karşı oranından çok genel borç yönetiminin kalitesine bakarlar. Ama, bu da kambiyo ve kur rejiminin önemini azaltmaz. (Borç yönetiminin iyi yapılıp yapılmadığının IMF tarafından irdelendiği ve alacaklıların şeffaf bilgi alabildiği durumlarda sorunlar azalıyor. Gelecek yıl sonunda IMF'yle yapılan anlaşmaların sona erdirilmesi, yeterli açıklama yapılmadıkça, özellikle dışarıdan gelecek olan paranın vadesinin kısalmasına neden olabilir.)c) "Sermaye hareketleri krizleri"ni önlemenin temel prensibi yapısal tedbirlerin alınmasıdır. (Kruger'in bu saptaması çok yerinde.

Yazının Devamı

IMF'siz yürümek çözüm değil

26 Haziran 2003

<#comment>
<#comment>     Dünkü yazımda, IMF'nin yeni beyni Anne O. Krueger'in 12 Haziran'da yaptığı ilginç konuşmanın bazı bölümlerini incelemiştim. Bugün, bu konuya devam ediyorum.
     Krueger'in krizler ve IMF konusunda yaptığı önemli saptamalar şunlar:
     a) Ülkelerin ekonomi politikalarının kalıcı biçimde uygulanması IMF'nin önde gelen amaçlarından birisi. Böylece, mali piyasalara borç yükünün yönetilebilir olduğu ve öyle kalacağı konusunda da bir garanti veriliyor. (Politikaların "kalıcı" olması, gerçekten çok önemli. Sayın Başbakan önümüzdeki yıl sonunda ekonomiyi IMF'siz yöneteceğiz derken, bu aşamada da mevcut makro ekonomik prensiplerin sürdürüleceğini vurgulamalıydı. Şimdi, piyasalar önümüzdeki yılın sonundaki politikaları sorgulamak zorunda.)
     b) Ülkeye borç verenler, iç ve dış borçların birbirlerine karşı oranından çok genel borç yönetiminin kalitesine bakarlar. Ama, bu da kambiyo ve kur rejiminin önemini azaltmaz. (Borç yönetiminin iyi yapılıp yapılmadığının IMF tarafından irdelendiği ve alacaklıların şeffaf bilgi alabildiği durumlarda sorunlar azalıyor. Gelecek yıl sonunda

Yazının Devamı

IMF ile birlikte yaşamaya alışmalıyız

25 Haziran 2003

Krueger'in açıkça belirttiği hedefler şöyle:a) Uluslararası parasal işbirliğini sağlamak.b) Uluslararası ticaretin dengeli bir biçimde büyümesini ve genişlemesini sağlamak.c) Çok taraflı bir ödemeler sistemi kurulmasına yardımcı olmak.IMF bütün ülkelere aynı reçeteyi veriyor. "Ülkelere ekonomik müdahale yapılmıyor" görüntüsü vermek istiyor. Şeffaflık sayesinde, bizim ekonomik bilgilerimize bizden önce veya aynı anda ulaşmak istiyor.Krueger, IMF'nin temel prensiplerinin en önemlilerini şöyle sıralıyor:a) Bütün üyelere eşit davranmak.b) Üye ülke ekonomilerini yıllık bazda gözden geçirmek.c) Maliye, bankacılık, para ve kur politikaları konusunda zorlama yapmadan üye ülkelerle görüş alışverişinde bulunmak.d) Üye ülke ekonomilerinde şeffaflık sağlamak. Bunu da iyi ve istikrarlı politikalar gütmeleri için yapmak.1970'lerin sonlarına kadar olan ekonomik krizler "ödemeler dengesi" krizleri idi. Çünkü, bu dönemde hemen hemen bütün ülkelerde sıkı kambiyo kontrolü vardı ve krizler ülke döviz rezervlerinin yetersizliğinden kaynaklanıyordu. Bizim de, 1993 - 94 yılına kadar yaşadığımız krizlerin temel karekteristiği böyleydi.Dünyada 1990'lı yılların başlarına kadar özel sektörün döviz

Yazının Devamı

IMF ile birlikte yaşamaya alışmalıyız

25 Haziran 2003

<#comment>
<#comment>     IMF'nin yeni beyni Anne O. Krueger 12 Haziran'da ABD Devlet Bakanlığı'nda bir konuşma yaptı. Konuşması, IMF'nin temel hedefleri ve ekonomik krizlerin yeniden irdelenmesi bakımından çok ilginç. IMF'nin temel hedefleri ve prensipleri, zannedildiği gibi bizim gibi ülkelerin ekonomilerinin düzelmesine yardım etmek, ülkeleri geliştirmek filan değil. Hedeflar globalizasyonu sağlamaya yönelik.
     Krueger'in açıkça belirttiği hedefler şöyle:
     a) Uluslararası parasal işbirliğini sağlamak.
     b) Uluslararası ticaretin dengeli bir biçimde büyümesini ve genişlemesini sağlamak.
     c) Çok taraflı bir ödemeler sistemi kurulmasına yardımcı olmak.
     IMF bütün ülkelere aynı reçeteyi veriyor. "Ülkelere ekonomik müdahale yapılmıyor" görüntüsü vermek istiyor. Şeffaflık sayesinde, bizim ekonomik bilgilerimize bizden önce veya aynı anda ulaşmak istiyor.

Yazının Devamı

Ülkemizin aykırı çocukları

24 Haziran 2003

Çimento üretiminde dünyanın ilk yedi ailesi içine girdiler. Girdikleri her işte başarılı oldular. Girdikleri her işte farklı oldular. Girdikleri her işte başarıya başkalarından farklı bir yoldan ulaşmayı denediler. Kurdukları parti, bize yalnız ismiyle değil, yenilikleriyle ve propagandasıyla nasıl genç olunacağını gösterdi. Rumeli kanı, içlerine işlemişti.Bazılarına göre, onlar yıkılamayacak kadar güçlü. Bazılarına göre, sonraki iktidar onlarda. Hatta, şimdiden oyları % 20'ye ulaşmış. Bazılarına göre, onlara yapılanlar siyasi amaçlı. Bazılarına göre, hak ettiler. Bazılarına göre ise, Çukurova ve Kepez'e el konulması Amerika'nın emriydi; şimdi de sıra, diğer varlıklarında.Onları tanımak için onlarla ilişki kurmuş olmak gerek. Yaklaşık 15 yıl önce, Merkez Bankası olarak çeşitli bankalarla yaptığımız bir swap anlaşmasını vadesinden önce bozmak istemiştik. Bu isteğimizi karşılamanın zorunlu olmadığını, anlaşmayı bozmanın bankaların da çıkarına olduğunu, tarafların her ikisinin de oluru ile anlaşmanın bozulabileceğini ve anlaşmayı bozmak istemeyenlerle eski anlaşmanın süreceğini bankalara bildirdik. Bu isteğimizi bankalardan bazıları kabul etti, swap anlaşmaları karşılıklı mutabakat

Yazının Devamı

Ülkemizin aykırı çocukları

24 Haziran 2003

<#comment>
<#comment>     Ülkemizin aykırı çocukları: Uzanlar. Kimine göre haklılar. Kimine göre haksız. Kimine göre, Amerikalıları bile atlatabildiklerine göre, onları kimse atlatamaz. Ama, bir gerçek var ki, son seçimde onlar olmasa idi, Yılmaz, Çiller, Bahçeli, belki de Ecevit bile Meclis'teydi.
     Çimento üretiminde dünyanın ilk yedi ailesi içine girdiler. Girdikleri her işte başarılı oldular. Girdikleri her işte farklı oldular. Girdikleri her işte başarıya başkalarından farklı bir yoldan ulaşmayı denediler. Kurdukları parti, bize yalnız ismiyle değil, yenilikleriyle ve propagandasıyla nasıl genç olunacağını gösterdi. Rumeli kanı, içlerine işlemişti.
     Bazılarına göre, onlar yıkılamayacak kadar güçlü. Bazılarına göre, sonraki iktidar onlarda. Hatta, şimdiden oyları % 20'ye ulaşmış. Bazılarına göre, onlara yapılanlar siyasi amaçlı. Bazılarına göre, hak ettiler. Bazılarına göre ise, Çukurova ve Kepez'e el konulması Amerika'nın emriydi; şimdi de sıra, diğer varlıklarında.
     Onları tanımak için onlarla ilişki kurmuş olmak gerek. Yaklaşık 15 yıl önce, Merkez Bankası olarak çeşitli

Yazının Devamı

Yeni dünya düzeninde Amerika ve Avrupa

19 Haziran 2003

Amerikalılar ve Avrupalılar arasındaki gittikçe artan bu sürtüşme son Irak operasyonunda daha da su üzerine çıktı. Her iki tarafın da ne dediklerini ve gerçekte ne demek veya yapmak istediklerini iyi anlayabilmek bizim için de büyük önem taşıyor.Robert Kagan "Yeni Dünya Düzeninde Amerika ve Avrupa (America and Europe in the New World Order)" isimli kitabında bu sorunu işlemiş. Kitap 5 Şubat 2003 tarihinde New York'ta piyasaya çıktı ve nisan ayı sonuna kadar onuncu baskısını yaptı.Kagan'ın bu kitabı özellikle ABD hükümetinin ne yapmak istediğini, hangi politikaları ve niçin uygulamak durumunda olduğunu ve Amerikalıların düşünce biçimini anlamak bakımından çok önemli ipuçları taşıyor. Bu nedenle, Sayın Bakan dahil Dışişleri çalışanlarımız ve üst düzey yöneticilerimiz tarafından zaman geçirilmeden okunmalı.Kagan'ın en önemli saptamaları şunlar: ABD "sopa veya havuç" politikası güdüyor. Kendisiyle işbirliği yapanları ödüllendirirken, yapmayanları cezalandırıyor. İkna ederek sonuca gitmek yerine zorlamaları tercih ediyor. Bu politikasına da devam edecek.Avrupalılar ise, yasalar ve kurallar çerçevesinde pazarlık ve işbirliği yapılarak sorunların çözülmesi görüşünde. Amerikalılar ise, bu

Yazının Devamı

Yeni dünya düzeninde Amerika ve Avrupa

19 Haziran 2003

<#comment>
<#comment>     Avrupalılar, Amerika Birleşik Devletleri(ABD)'ni kendine fazla güvenen, tek taraflı düşünen, sorunları dövüşerek çözme taraftarı olarak nitelerlerken; Amerikalılar da Avrupalıları gayri ciddi, zayıf ve takatsiz olmakla suçluyorlar.
     Amerikalılar ve Avrupalılar arasındaki gittikçe artan bu sürtüşme son Irak operasyonunda daha da su üzerine çıktı. Her iki tarafın da ne dediklerini ve gerçekte ne demek veya yapmak istediklerini iyi anlayabilmek bizim için de büyük önem taşıyor.
     Robert Kagan "Yeni Dünya Düzeninde Amerika ve Avrupa (America and Europe in the New World Order)" isimli kitabında bu sorunu işlemiş. Kitap 5 Şubat 2003 tarihinde New York'ta piyasaya çıktı ve nisan ayı sonuna kadar onuncu baskısını yaptı.
     Kagan'ın bu kitabı özellikle ABD hükümetinin ne yapmak istediğini, hangi politikaları ve niçin uygulamak durumunda olduğunu ve Amerikalıların düşünce biçimini anlamak bakımından çok önemli ipuçları taşıyor. Bu nedenle, Sayın Bakan dahil Dışişleri çalışanlarımız ve üst düzey yöneticilerimiz tarafından zaman geçirilmeden okunmalı.
   &nbs

Yazının Devamı