23.01.2004 - 00:00 | Son Güncellenme:
ÖNAY YILMAZ İstanbul
TÜBİTAK'ta, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yasayı değiştirerek istediği isimleri yönetime getirmesiyle başlayan, maaşların düşürülmesiyle devam eden ve ardından da toplu istifalarla ayyuka çıkan kriz, bilim dünyasını karıştırdı.
Başbakan'ın oluruyla TÜBİTAK'ta görevli üniversite öğretim elemanlarına üniversitedeki maaşları dışında verilen ücretler, "TÜBİTAK Yasası" kapsamından çıkarılarak "YÖK Yasası" kapsamına alındı. Düzenleme ile TÜBİTAK'ın "beyin takımı" olarak adlandırılan 81 üniversite öğretim elemanına yapılan ödemeler, asgari ücretin de altına düştü. TÜBİTAK başkan yardımcısının ücreti 240; trilyonluk bütçesi olan ve gizli askeri projeleri yöneten Marmara Araştırma Merkezi Başkanı'na yapılan ödeme de 270 milyon liraya indi.
Bu değişiklikten sonra fırtına, bir kez daha koptu. Buna karşı çıkanlar, bu politikanın altında bilim adamlarını "istifaya zorlama" ve yerlerine kendi istedikleri elemanları getirme arzusunun yattığını öne sürdü.
İstifa eden TÜBİTAK Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Cemal Saydam, bu şartlarda görev kabul edecek kişinin, ya siyasi ideolojiye sahip, ya da aklından zoru olması gerektiğini söyledi. Herşeyin para olmadığını ama yapılan işin de bir bedeli olması gerektiğini belirten Saydam, "Bu bedelin altında ödemeye kalkarsanız, ya siyasi bir ideolojiye hizmet eden, ya da niteliksiz insan bulursunuz. Bilimin, tekniğin ideolojisi olmaz" dedi.
Üniversiteye sırtını dayamayan bir TÜBİTAK olamayacağını anlatan Saydam, kurumun üniversiteyle bağının kesilmesini, "Türkiye'ye yapılacak en büyük ihanet" olarak değerlendirdi. Saydam, "TÜBİTAK'ta yaşananları bir rant kavgası olarak değerlendirmek ve bütün bu olanların para için yapıldığı imajını vermek bizi çok yaralar. Böyle imaj vermektense memleketi terkederiz" diye konuştu.
Kötü niyet
TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi Başkanı Prof. Dr. Naci Görür de, maaşlardaki indirimin "beyin göçü"ne ve projelerin yurt dışına kaçmasına neden olacağını, bu değişikliğin de kötü niyetin bir ifadesi olduğunu belirterek şöyle dedi: "TÜBİTAK'ta maaşı düşürülenler 81 kişi. Bunlar da beyin takımı. Bu adamların kazandırdıkları, yönettikleri projeler milyonlarca dolar. Niyet farklı. Bu ekibi tasfiye edip, daha sonra kendi adamları gelince, 'Yav, bu YÖK Yasası'na döndük adamlar kaçtı; şunu gel düzeltelim' deyip, kendi adamlarına yine TÜBİTAK maaşı vermek."
Görür, iddia edildiği gibi maaşların YÖK Yasası'na göre ödeneceğine dair Danıştay'ca verilmiş bir mahkeme kararı olmadığını da sözlerine ekledi.
TÜBİTAK Başkan Vekilliği'ne atanan Prof. Dr. Nüket Yetiş, Kurum'da görevli üniversite öğretim üyelerine yapılan maaş ödemelerinde usulsüzlük olduğunu, Danıştay kararına rağmen ödemelerin TÜBİTAK Yasası üzerinden yapıldığını ileri sürdü. Yetiş, "Bilim adamlarını bu maaşla mı çalıştırmayı düşünüyorsunuz?" sorusunu şöyle yanıtladı: "Bu konuda yeni yasa gerekli. Bu paraya insanları çalıştırmak mümkün değil. Biliyorsunuz Urban, Kral parasını ödemediği için Fatih'in yanına gidip o ünlü toplarını yapmıştı. Maaşlar eski haline getirilecek, ama önce yasa çıkmalı."
GÜNCEL