11.01.1997 - 00:00 | Son Güncellenme:
MİLLİYET Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni ve Başyazarı Abdi İpekçi'nin öldürülmesi eylemine yardımcı olduğu gerekçesiyle yargılanan Oral Çelik tahliye edildi.
Suikasttan 16 yıl sonra ortaya çıkan sürpriz tanık Abdullah Yavuz, ayrıntılı tanıklığına karşın Çelik'i teşhis edemedi. Müdahil avukatı Turgut Kazan, "Devletimiz korkusuzca tanıklık yapabilme imkanını veremediği için bu sonuç doğmuştur" dedi.
İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada hakkında "taammüden adam öldürmeye iştirak ve suçun işlenmesini kolaylaştırmak" iddiasıyla 20 yıla kadar hapis cezası istenen Çelik ile İpekçi ailesi adına davaya katılan müdahil avukatlar hazır bulundu.
İpekçi suikastı ile ilgili önemli bilgilere sahip olduğunu öne süren Yavuz, dün mahkeme karşısına çıktı. Yoğun güvenlik önlemleriyle duruşma salonuna getirilen Yavuz cinayet gününü şöyle anlattı:
"Akşam hava kararmak üzere idi. Ben arabamı SSK binasının bulunduğu Maçka istikametine giden yolun kenarına park ettim. Karşı kaldırıma geçtim. Bu sırada silah seslerini duydum. Baktığımda elinde silah olan kişi içinde İpekçi'nin bulunduğu arabanın yanından uzaklaşmakta idi. 15 metre kadar uzaklatıktan sonra, tekrar döndü ve arabaya baktı. Arka tampona doğru yaklaştı. Elinde silah olan kişinin 5 - 6 metre kadar uzaklıkta park etmiş olan arabaya doğru yürüdüğünü gördüm. Arabanın şoför mahallinde bir kişi vardı. Baktığımda bu arabanın sol arka çamurluğuna yaslanmış ve sol elinde silah olan kişiyi de gördüm. Ateş eden kişi İpekçi'nin ölüp ölmediğini kontrol için tekrar dönüp bakmak istediğinde bu şahıs `tamam, tamam' dedi. Bu kişi ile ateş eden şahıs arabaya binmeden koşarak olay yerinden uzaklaştı."
Olayın ertesi günü İpekçi'nin evi önünde ifade alındığını gördüğünü, yanlarına yaklaşarak olayı özetle anlattığını belirten Yavuz, "Bir polis beni İpekçi'nin evinin önüne doğru çekti. Bana olayı anlatmamı söyledi. Anlattım, bazı notlar aldı. Benim adımı soyadımı ve adresimi de aldı" dedi.
İstanbul Valisi Yenişen ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Çitici'yle görüşüp arşivleri tarayarak olay tarihindeki fotoğrafları incelediğini ifade eden tanık Yavuz, "Çelik'in boyu kısa, benim gördüğüm kişinin boyu daha uzundu ve ince yapılı idi" diyerek sanığı teşhis edemediğini söyledi.
Yavuz, "Ben güvenlik bakımından korunmamı istedim. Bana koruma verildi. 3 - 5 gün sonra bana verilen korumalar geri çekildi. Şu anda herhangi bir korumam yoktur" dedi.
Kazan ise"Tanığın şu anda huzurda verdiği ifadesi Oral Çelik Türkiye'ye döndükten sonra ortaya çıkmış bir tanıklık durumuna uymuyor" dedi. Kazan sözlerini şöyle sürdürdü:
"Tanık bu dilekçesinde `Koruma ve yaşamsal isteklerim yerine getirilmedi. Endişeler taşımaktayım. Bazı korkularım mevcuttur' diyerek tanıklıktan vazgeçtiğini söylüyor. Devletimiz böylesine bir durumda korkusuzca tanıklık yapma imkanını veremediği için bu sonuç doğmuştur."
Cumhuriyet Savcısı soruşturmanın genişletilmesi yolundaki talebi reddederek Çelik'in tahliyesine karar verilmesini istedi. Yargıç, Çelik'in tahliyesine karar verdi. 5 aydır tutuklu bulunan Çelik, 1980 öncesi bir kişinin öldürülmesi nedeniyle halen tutuklu bulunuyor.