KPSS başvurusu için son gün, ama!..

18 Nisan 2012

Kamu Personel Seçme Sınavı (KPSS) başvuruları, eğer bir uzatma söz konusu olmazsa, bugün sona eriyor. ÖSYM tarafından yapılan lisans düzeyindeki KPSS, 7-8 Temmuz’da dört oturumda gerçekleşecek.
2012 KPSS’ye, lisans mezunları ile üniversitelerin son sınıf öğrencileri girecek. Her ne kadar, sanal başvurularda, zaman zaman tıkanma yaşansa da, bizim asıl üzerinde durmak istediğimiz konu, başvurular değil, sınavın içeriği!..

Hani içerik değişecekti?
Daha önceki Milli Eğitim bakanları gibi, Ömer Dinçer de, KPSS’nin içeriğinin değiştirileceği vaadinde bulundu. Hele bir de dershanelerin kaldırılması, ciddi olarak düşünülüyorsa, bu değişiklik adeta bir zorunluluk hale geldi. Ama işte başvurular bitti hâlâ somut bir açıklama yok.
Oysa milyonlarca gencin geleceği, bu projeye bağlı. Çünkü, yıllardır süren bir hazırlık süreci içerisindeler. Bu konuda herhangi bir açıklama yapılmadığı için de önceki sınavları baz alarak, onlara göre hazırlanıyorlar.
İşte bu yüzden, sınava birkaç hafta kala yapılacak bir son dakika değişikliği, kafalarını allak bullak edecektir. O nedenle, eğer ille de bir değişiklik yapılacaksa, bu son dakikaya bırakılmadan, şimdiden açıklanmalıdır.

Yazının Devamı

Hani sınavlar kalkacaktı? Tam tersi oluyor!

17 Nisan 2012

Başbakan Erdoğan sınav ve dershanelerin kaldırılacağını söylemişti. Biz de canı gönülden alkışlamıştık. Ama sanki tarih yeniden tekerrür ediyor. 5 yıl önce, yine aynı sözleri söylemiş ve OKS kaldırılarak yerine üç tane SBS getirilmişti. Dershaneye başlama yaşı da 10’a kadar inmişti. Şimdi de YGS ve LYS sayısı 4’e çıkıyormuş. Milli Eğitim Bakanı öyle diyor.
Her üç ayda bir üniversiteye giriş sınavı yapılacak ve aday en yüksek puanı hangisinden alırsa o geçerli olacakmış!
Güler misiniz, ağlar mısınız! Birileri bizimle dalga geçiyor ama kim?
Anlayabilen varsa, ne olur bunu bize de anlatsın!
Sınav sayısı artırılarak, stres ve dershaneye bağımlılık nasıl azaltılacak?
Bu projeyi Bakan Bey’e anlatanlar acaba kendileri inanıyorlar mı?
Daha da önemlisi böyle bir projenin uygulanabilirliği var mı?

Yazının Devamı

Medya zirvesi, Bursa Kalder ve mesleki eğitim

15 Nisan 2012

Öğrenciler sektörlerin önde gelenleriyle sohbeti seviyor. Baharla birlikte, tüm üniversitelerde, bu yönde yoğun bir hareketlilik var. Konukların birisi gidiyor, diğeri geliyor...
Yeditepe Üniversitesi de bu çerçevede medyanın önde gelen isimlerine ev sahipliği yaptı. Bazen tekli, bazen de çoklu oturumlar vardı ve hemen hepsi de yoğun ilgi gördü...
Yeditepe Üniversitesi, kurucusu Dalan‘ın yaşadığı sıkıntılar nedeniyle, son zamanlarda iyice içine kapanmıştı. Görünen o ki yavaş yavaş da olsa kabuğunu kırıp, o eski cıvıl cıvıl günlerine geri dönüyor...
Bu oturumlardan birinde, biz de kendileriyle uzun uzadıya sohbet ettik. Ürkeklik, kırgınlık, bezginlik vardı. Neredeyse tüm üniversitelerde olduğu gibi. Gençlerin morale ihtiyacı var. Hem de fazlasıyla. Özellikle de gelecek konusunda. İşsizlik daha şimdiden canlarını sıkmaya başlamış...
Medyaya gelince. İletişim okuyanlar bile, yaratılan algıdan korkuyor. Gazete ve televizyonlarda çalışmayı düşünen var mı, gazeteci olmak isteyenler ellerini kaldırsın dediğinizde, duymazlıktan gelircesine aman üstü kalsın moduna giriyorlar.
Yeditepe’nin farklı zamanlarda, farklı sektörlerden temsilcilerle yaptığı bu interaktif toplantılar,

Yazının Devamı

Uygulamalı eğitim sözde kalmasın!

15 Nisan 2012

İlk ve ortaöğretimdeki ezberci eğitim sistemi üniversitede de aynen devam ediyor.
Tıptan mühendisliğe, öğretmenlikten işletmeye uygulamaya dönük eğitim vereni bulmak, zorun da ötesinde imkânsız gibi. Yapanlar yok mu elbette var. Ama hem sayıları çok az hem de süreleri çok yetersiz...
İş dünyası artık, yetişmiş eleman istiyor. Yani yeni mezunları tercih etmiyorlar. Onları yeniden eğitmek ve tecrübe kazanmaları için zaman harcamak işlerine gelmiyor. Çünkü milyonlarca işsizin olduğu ve çok az maaşa bile çalışmak zorunda kaldıkları bir ortamda, bir de stajyerlerle uğraşmak istemiyorlar.
İşte bu yüzden, bir dönem akademik eğitim bir dönem de uygulamalı eğitimi zorunlu hale getiren yasal bir düzenlemenin yapılması gerekir. Batılı üniversitelerde bu uygulamaya çoktan geçildi. Umarız bizde de gençlere tecrübe ve birikim kazandıracak yeni projeler bulunur...

Yazının Devamı

Apple teknolojide bir numara ama!..

14 Nisan 2012

Steve Jobs’un Apple’ı dünyanın bir numarası oldu. Görünen o ki, ondan sonra da bu durum daha uzun süre devam edecek. Çünkü çıkardıkları her ürün, bir anda piyasalarda fırtınalar kopartıyor...
Telefonlarından, tabletlerinden, ipodlarından kimsenin bir şikâyeti yok. Tam aksine rakiplerine fark atıyorlar. Ama benim şikâyetim ya da merakım, bilişim teknolojisindeki bu başarı ve yaratıcılıklarını, neden müzikte daha doğrusu zil sesi konusunda göstermiyorlar?..
Herhangi bir ortamdasınız ve zırrrr diye bir telefon çaldığında, onlarca el bir anda telefonlara ulaşıyor. Çünkü çoğunluğun cebinde iphone var ve onların seçtikleri ağırlıklı zil sesi de klasik zırrrr sesi.
Dünya devi bir firma çok daha farklı sesler ya da ya da müzikler üretemez mi? Dünyanın en iyi bestecileri ile anlaşıp yeni melodiler üretemez mi? Ya da gençlere de fırsat tanıma çerçevesinde bu yönde yarışmalar düzenleyemez mi?
İşin en kolayı, istediğiniz müziği ya da sesi, alın bir yerden yükleyin cevabı olur. Tamam, merakı ve işin uzmanı olanlar, bunu zaten yapıyor. Ama farklılık arayan ve bunun kendisine sunulmasını isteyenler ne olacak?..
Mühendislerin, sanattan uzak olduğu hep söylenir. Doktorların müzik

Yazının Devamı

En iyi beslenme yöntemi hangisi?

13 Nisan 2012

Günümüzün en büyük sorunlarından birisinin de sağlıksız beslenme olduğu konusunda kuşku yok. Ama öylesine farklı çözüm önerileri getiriliyor ki, hemen hepsi de kafaları daha da karıştırmanın ötesinde hiçbir işe yaramıyor.
Yıldız Teknik Üniversitesi’nde, önceki gece, Genç Bakış’ta bu konuyu ele aldık. Kendisini bu işlere adayan üç değerli konuğumuz vardı. Her biri bir sivil toplum örgütü gibi tek başına insan sağlığı ve doğanın daha fazla tahrip edilmemesi için mücadele veriyor. Enteresan tespit ve önerileri oldu. Sağlığınızı, çocuklarınızı ve yaşadığımız dünyayı biraz olsun ciddiye alıyorsanız, bu yazıyı sonuna kadar okumalısınız. İşte programdan satır başları:
Prof. Dr. Kenan Demirkol: Ömür kısalıyor
- Aslında insan ömrü uzamıyor. İnsan ömrü biyolojik olarak zaten 120 yıldır. Biz yaptığımız hatalarla bu 120 yıldan tavizler veriyoruz.
- Tereyağı aklandı lafları yalan. Eğer hayvan sentetik yemle, pancar küspesi, mısır silajı ile beslenirse süt ağının bileşimi bozulur ve o sütten yapılan tereyağı bizi kalp hastası yapar.
- Diyetisyenlik Yüksek Okulu insan sağlığı eğitimi vermeyen bir yüksek okul. Ne yazık ki zamanında Sağlık Bakanlığı bu meslektaşlara muayenehane

Yazının Devamı

100 bin gönderiyoruz 25 bin öğrenci geliyor

12 Nisan 2012

Dünyanın en büyük ticaret alanlarından birisi de eğitim oldu. Amerika, İngiltere, Kanada, Fransa eğitimden en çok para kazanan ülkelerin başında geliyor.
Her yıl milyonlarca genç, daha iyi eğitim almak için farklı ülkelere gidiyor. Türkiye’den bu kervana katılanların sayısı ise 100 bin civarında. Peki, dışarıdan bize gelen öğrenci sayısı kaç? Çoğu burslu olmak üzere 25 bin. Yani yüzde 75’lik bir cari açık söz konusu…
İşte bu noktada vakıf üniversitelerinin samimi çabaları devreye giriyor. Yurtdışına açılma konusunda müthiş bir heyecan içerisindeler.
Çok farklı sıkıntıları var, devletten sürekli dayak yiyorlar, kamuoyu nezdindeki imajları ise tartışmalı.
Hem yüz milyonlarca dolarlık yatırım yapıyorlar hem de sürekli itilip kakılıyorlar.
Bu konuda dünden bugüne değişen bir şey olmamasına rağmen, şimdi canla başla ülkeye yabancı öğrenci getirip döviz kazandırmaya çalışıyorlar.
Şimdi yine birileri çıkıp, para kazanmak için yapıyorlar diyebilir. Ama bunun çok daha kolay yolları olmasına rağmen onları değil de bu zorluğu tercih ediyorlarsa da bunu ancak alkışlamak gerekir.

Yazının Devamı

Sağlıklı beslenme ve uzun ömrün sırları?

11 Nisan 2012

Günümüzde artık 100 yaş hayal değil. Uzmanlara göre, yeni doğan çocukların ömrü çok daha uzun olacakmış. Tabii eğer hayatta kalabilirlerse. Çünkü özellikle kanser riski her geçen gün artıyor...
Bu gece Genç Bakış’ta bu konuyu ele alacağız. Genetiği değiştirilmiş gıdalardan obeziteye, sahte baldan tarım ilaçlarına kadar her şey konuşulacak.
Ve bakalım ortaya nasıl bir tablo çıkacak?

Kim dur diyecek?
Peynir kireçli, tavuk antibiyotikli.
Bal sahte, zeytin boyalı, salam-sucuk-sosis-virüslü.

Yazının Devamı