Benzin zammı bıktırdı

5 Şubat 2002

Cumhurbaşkanından başbakana, bakanlardan TšPRAŞ müdürlerine kadar benzine zam kararı verenler, acaba en son ne zaman benzine para "dediler? Merak ediyorum. Ş"yle birkaç ay kendi ceplerinden benzin alsalar da aradaki fiyat artışını bir g"rebilseler. Ne iyi olur!Hükümetin hemen her konudaki başarısızlığının altında tıpkı benzin konusunda olduğu gibi hayattan kopukluğu yatıyor. Ne çarşıdan pazardan haberleri var. Ne de vatandaşın halinden.Sanıyorlar ki arabası olan zengin. Sanıyorlar ki benzin zammı sadece arabası olanları etkiliyor. Oysa iğneden ipliğe her şeye zam geliyor. Farkında bile değiller...Dolar bir milyon 600 bin liradan, bir milyon 300 bine indi. Benzin ise varili 40 dolardan 18 dolara kadar düştü. Yani zam yapılması için ortada hiçbir neden yok. Dahası; dolar ve dünya piyasalarında benzin fiyatı indiğinde bizde de düşeceği y"nünde açıklamalar yapılmıştı. Meğer hepsi yalanmış. Tıpkı hocalara yapılacak zam konusunda s"ylenenler gibi!..Evet lafı hiç dolandırmadan açık açık yazıyorum: Benzin zammına her defasında duyarsız kalanlar, eğer biraz olsun vatandaşın halinden anlamak istiyorlarsa artık benzini devlet ya da şirket kesesinden değil kendi ceplerinden alsınlar. İşte

Yazının Devamı

Benzin zammı bıktırdı

5 Şubat 2002


<#comment>Hükümet için bulunabilecek en iyi sıfat herhalde zam şampiyonluğu olur. Üzerinden bir hafta geçmiyor ki benzine zam yapılmasın. Otomatiğe bağladılar. Bütçe açığı mı var? Yapın benzine zam.
Cumhurbaşkanından başbakana, bakanlardan TÜPRAŞ müdürlerine kadar benzine zam kararı verenler, acaba en son ne zaman benzine para ödediler? Merak ediyorum. Şöyle birkaç ay kendi ceplerinden benzin alsalar da aradaki fiyat artışını bir görebilseler. Ne iyi olur!
Hükümetin hemen her konudaki başarısızlığının altında tıpkı benzin konusunda olduğu gibi hayattan kopukluğu yatıyor. Ne çarşıdan pazardan haberleri var. Ne de vatandaşın halinden.
Sanıyorlar ki arabası olan zengin. Sanıyorlar ki benzin zammı sadece arabası olanları etkiliyor. Oysa iğneden ipliğe her şeye zam geliyor. Farkında bile değiller...
Dolar bir milyon 600 bin liradan, bir milyon 300 bine indi. Benzin ise varili 40 dolardan 18 dolara kadar düştü. Yani zam yapılması için ortada hiçbir neden yok. Dahası; dolar ve dünya piyasalarında benzin fiyatı indiğinde bizde de düşeceği yönünde açıklamalar yapılmıştı. Meğer hepsi yalanmış. Tıpkı hocalara yapılacak zam konusunda söylenenler gibi!..
Evet lafı

Yazının Devamı

Daha ne kadar beklenecek?

3 Şubat 2002

Okullardaki dayatmacı eğitimin üzerine bir de sınav stresi ve aile baskısı ya da boşvermişliği eklenince ipler kopma noktasına geliyor. İşte bu aşamada her türlü dış etkiye açık olan gençler kapanın elinde kalıyorlar.Düne kadar ter"rist guruplar, tarikatlar, çeteler, uyuşturucu ve fuhuş şebekeleri gençlere musallat oluyordu. Şimdi ise satanistler ve benzeri gruplar. Peki toplum olarak biz ne yapıyoruz? Sadece seyrediyoruz.Lara'nın babasının bu konuda s"yledikleri çok ilginç:"Bugüne kadar toplum ve konu ile ilgili profosyonellerin dahi tanımadığı bir olgu ile karşı karşıyayız. Paniğe kapılmayalım. Ama bir an "nce "ğrenelim. Ne ile karşı karşıya olduğumuzu çok iyi bilelim ve "nlem alalım. Henüz yaygınlaşmamışken bu düşmanı durduralım. İki, üç yıl sonra çok geç olabilir. Bizim başımıza gelenler, her an herkesin başına gelebilir..."Yüreği yanık bu babanın s"ylediklerini fazlasıyla dikkate olmak zorundayız. Yoksa yarın kimi nerede, nasıl, nasıl bir bahaneyle etkileyeceği hiç belli olmaz!.. Okullardaki intiharlar aldı başını gidiyor. Olayı sadece stanist ve benzeri akımlara bağlamak çok yanlış. ™rneğin "nceki gün intihar eden liseli "ğrenci bir kıza aşık olmuş, karşılık g"remeyince de

Yazının Devamı

Daha ne kadar beklenecek?

3 Şubat 2002


<#comment>Okullardaki intiharlar aldı başını gidiyor. Olayı sadece stanist ve benzeri akımlara bağlamak çok yanlış. Örneğin önceki gün intihar eden liseli öğrenci bir kıza aşık olmuş, karşılık göremeyince de intihar etmiş. Ankara'daki bir kolejde peş peşe yaşanan initharların ise çok farklı nedenleri var...
Okullardaki dayatmacı eğitimin üzerine bir de sınav stresi ve aile baskısı ya da boşvermişliği eklenince ipler kopma noktasına geliyor. İşte bu aşamada her türlü dış etkiye açık olan gençler kapanın elinde kalıyorlar.
Düne kadar terörist guruplar, tarikatlar, çeteler, uyuşturucu ve fuhuş şebekeleri gençlere musallat oluyordu. Şimdi ise satanistler ve benzeri gruplar. Peki toplum olarak biz ne yapıyoruz? Sadece seyrediyoruz.
Lara'nın babasının bu konuda söyledikleri çok ilginç:
"Bugüne kadar toplum ve konu ile ilgili profosyonellerin dahi tanımadığı bir olgu ile karşı karşıyayız. Paniğe kapılmayalım. Ama bir an önce öğrenelim. Ne ile karşı karşıya olduğumuzu çok iyi bilelim ve önlem alalım. Henüz yaygınlaşmamışken bu düşmanı durduralım. İki, üç yıl sonra çok geç olabilir. Bizim başımıza gelenler, her an herkesin başına gelebilir..."
Yüreği yanık bu

Yazının Devamı

Lara'nın son gecesi

2 Şubat 2002

šç gün "nce yine aynı yaşlarda, yine kolejli bir başka "ğrenci intihar etti. Ama ne gazete manşetlerine çıktı ne de günlerce televizyonlarda konuşuldu.Peki Lara'nın intiharını ilginç kılan neydi? Bugüne kadar çok şeyler yazıldı, s"ylendi. Ama bilinmeyenler hala o kadar çok ki!Sonra bir anda Alman Lisesi gündeme geldi. Ceylan, Aslı ve Cenan'ın intiharları tartışılmaya başlandı.Tüm intiharlarda birleşilen orta nokta Leyla Tekül'ün Amerika'daki oğlu Efe Tuzcu oldu. Lara'yı ve intihara sürükleyen o muydu, yoksa satanizm, FRP ya da çok daha farklı etkenler mi? İntiharda okulun ve ailenin rolü neydi? Hemen herkes kendisine g"re bir senaryo yazdı...Her s"ylenenin içinde elbette doğrular vardı. Ama yanlışların oranı sanki çok daha fazlaydı!..Lara'nın intiharına, Alman Lisesi'nde yaşananlara ve Efe Tuzcu olayına açıklık getirecek çok ilginç bilgiler ulaştı elimize. Türkiye günlerdir intiharı konuşuyor. Neden de Lara'nın intiharının ardındaki sis perdesi. Lara niye kedi aldı? Benzeri sorular uzayıp gidiyor. En iyisi mi biz son geceye d"nelim.İşte doğruluğundan emin olduğumuz bilgiler:Lara, son bir yıl içerisinde çok büyük değişim g"sterdi. Beyoğlu'nda takıldığı yerin etkisinde kaldı. Günlük

Yazının Devamı

Lara'nın son gecesi

2 Şubat 2002


<#comment>Türkiye günlerdir intiharı konuşuyor. Neden de Lara'nın intiharının ardındaki sis perdesi.
Üç gün önce yine aynı yaşlarda, yine kolejli bir başka öğrenci intihar etti. Ama ne gazete manşetlerine çıktı ne de günlerce televizyonlarda konuşuldu.
Peki Lara'nın intiharını ilginç kılan neydi? Bugüne kadar çok şeyler yazıldı, söylendi. Ama bilinmeyenler hala o kadar çok ki!
Sonra bir anda Alman Lisesi gündeme geldi. Ceylan, Aslı ve Cenan'ın intiharları tartışılmaya başlandı.
Tüm intiharlarda birleşilen orta nokta Leyla Tekül'ün Amerika'daki oğlu Efe Tuzcu oldu. Lara'yı ve intihara sürükleyen o muydu, yoksa satanizm, FRP ya da çok daha farklı etkenler mi? İntiharda okulun ve ailenin rolü neydi? Hemen herkes kendisine göre bir senaryo yazdı...
Her söylenenin içinde elbette doğrular vardı. Ama yanlışların oranı sanki çok daha fazlaydı!..

Yazının Devamı

Gençlerin üniversite kaygısı

1 Şubat 2002

Öğrenciler de aileler de artık işin farkında. Ne kadar başarılı olursa olsunlar ancak yüzde 3ü istedikleri bölüme girebilecek. İşte bu da onları kahrediyor...Mevcut sistem, öğrencileri mutsuz etmenin ötesinde bir işe yaramıyor. Buna bir kez daha şahit oldum. Öyle bir sistem ki, ne kazananlar mutlu ne de kazanamayanlar.Açıkta kalanlar üniversiteye girememenin üzüntüsünü yaşarken mutlu azınlık olması gereken kazananlar ise istedikleri fakülteye girememenin burukluğu içerisindeler...Sistem mağduru öğrencilere gelince: Onlar tam anlamıyla şoktalar. Meslek liseliler gibi yanlış alanlara yönlendirilip istemedikleri fakülteleri seçmek zorunda bırakılanlar da gelecekle ilgili umutlarını yitirmenin eşiğindeler... Üniversite giriş sınavı ÖSSye daha çok var. Ama öğrenciler barut fıçısı gibi. Gergin bir bekleyiş içerisindeler. Ailelerin psikolojisi de onlardan farklı değil. Sanki bir sınava değil ölüm kalım savaşına hazırlanıyorlar... Tekirdağda esen rüzgar Tekirdağlı gençlerin eğitime olan ilgisi her zamanki gibi yine çok yoğundu. Yüzlerce öğrenci gelecek arayışı içerisinde en ufak ayrıntıyı kaçırmak istemiyordu. Soru yağmuruna tutuldum. Bundan da çok mutlu oldum. Soru soran, sistemi

Yazının Devamı

Gençlerin üniversite kaygısı

1 Şubat 2002


<#comment>Üniversite giriş sınavı ÖSS’ye daha çok var. Ama öğrenciler barut fıçısı gibi. Gergin bir bekleyiş içerisindeler. Ailelerin psikolojisi de onlardan farklı değil. Sanki bir sınava değil ölüm kalım savaşına hazırlanıyorlar...
Öğrenciler de aileler de artık işin farkında. Ne kadar başarılı olursa olsunlar ancak yüzde 3’ü istedikleri bölüme girebilecek. İşte bu da onları kahrediyor...
Mevcut sistem, öğrencileri mutsuz etmenin ötesinde bir işe yaramıyor. Buna bir kez daha şahit oldum. Öyle bir sistem ki, ne kazananlar mutlu ne de kazanamayanlar.
Açıkta kalanlar üniversiteye girememenin üzüntüsünü yaşarken mutlu azınlık olması gereken kazananlar ise istedikleri fakülteye girememenin burukluğu içerisindeler...
Sistem mağduru öğrencilere gelince: Onlar tam anlamıyla şoktalar. Meslek liseliler gibi yanlış alanlara yönlendirilip istemedikleri fakülteleri seçmek zorunda bırakılanlar da gelecekle ilgili umutlarını yitirmenin eşiğindeler...

Yazının Devamı