Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı



Atatürk'ün bizzat kurup yeni Türk devletini birlikte inşa ettiği kurumlardan maalesef çok azı ayakta kaldı. Onlardan bazıları da ruhunu ve heyecanını kaybetmiş durumda. Aslında yaşadığımız sıkıntıların en önemli nedeni bu!..
Meclis'e, siyasetçilere, devlet adamlarına bir bakın. Türkiye Cumhuriyeti'ni kuranlar ile bugünküleri bir kıyaslayın. Onlar hangi koşullarda neleri gerçekleştirdiler, bunlar ne yapıyorlar?..
İşte kuruluş amaçlarından uzaklaşmayan, aynı heyecanı, coşkuyu ve sorumluluğu taşıyan kurumlardan birisi de Ankara Üniversitesi. Dün tarihe bir yolculuk yapıp hangi koşullarda kurulduğunu ele almıştık. Bugün ise şu anda bulundukları konumu ve geleceğe yönelik atılımlarını paylaşacağız...

Bazı kurumlar var tavuklar gibi bir yapıp beş gösterirler. Bazıları da var ki balıklar gibi yüzlerce yumurta yaptıkları halde seslerini hiç duymazsınız. Ankara Üniversitesi işte bu grupta.
Avrupa, ABD ve İsrail'deki üniversiteleri gezerken hayran kaldığımız araştırma laboratuvarlarının benzerlerini ve onların başındaki 35, 40 yaşlarındaki genç profesörleri görünce gururlanmanın da ötesinde geleceğe yönelik umutlarım arttı.
Ankara Üniversitesi neden diğerlerinden farklı ve neden geleceğe yönelik umutlarımı artırdı? İşte bazı satır başları:
* Kuruluş misyonlarını unutmak bir yana her geçen gün daha da sıkı sıkıya sarılıyorlar.
* Büyükçe bir üniversitenin yaptığı toplam uluslararası yayın sayısından çok daha fazlasını tek başına gerçekleştiren öğretim üyelerine sahipler. Hocaların gözleri dışarıda değil. Üniversiteyi adres olarak da kullanmıyorlar. Öğrenciyle diyalogları geleneksel sıcaklığını koruyor.
* Hızlı bir değişim içerisindeler. Geleceği yakalama konusunda büyük mesafe kaydetmişler. Biyoteknoloji ve biyomedikal çağı yakalayan dünyanın sayılı üniversitelerinden biri olmak için ciddi gayret içerisindeler.
* Yaşına göre hantal, yorgun, iç çekişmelerden bunalmış ve ne yapacağını bilememenin şaşkınlığı içerisinde değiller.
* Kuruluş amaçlarından biri olan üretken ve örnek kurum olma özelliğini hala kaybetmemiş. Aksine kurucusu Atatürk'ün çizdiği yolda yeni misyonlar yüklenmişler. İdeolojik dayatmaların ve bazı partilerin arka bahçesi olmanın çok ötesindeler.
* Genetik alanda bugüne kadar gerçekleştirdikleri ve geleceğe yönelik yaptıkları önümüzdeki yıllarda Türkiye'nin en büyük gurur ve kazanç kaynaklarından biri olabilir.
* Öğrencisi kendisiyle barışık. İlk tercih olarak giren çok az. Ama öylesine memnunlar ki; bir kez daha sınava girseler ilk tercihte yazacakların sayısı çok fazla.
* Bugüne kadar olduğu gibi yükseköğretimde pek çok ilke daha imza atmaya hazırlanıyorlar. Zoru başarıp yeniden yapılanıyorlar.
* Uluslarararası önemi çok yüksek stratejik buluş, araştırma ve üretimleri var.
* Yabancı dil sorununu çözme yönünde Türkiye'nin en büyük hazırlık kampüsünü kuruyorlar.
* Sayıları yüz binlerle ifade edilen mezunlarla diyaloğa yeni boyut getiriyorlar. Örneğin mezunlar, sağlık hizmetleri dahil tüm hizmetlerinden yüzde 20 avantajlı yararlanabilecekler.
* Para yok diye ağlama yerine daha çok üretmeye ve bunu katma değere dönüştürmeye çalışıyorlar.
* Mükemmel yurtları, sosyal tesisleri, spor alanları, konferans salonları ve kütüphaneleri var. Kütüphane ve periyodik yayınlar açısından en zengin üniversite...
Özetin özeti: Yazılacak daha o kadar çok not var ki; hepsi de çok önemli. Siz en iyisi mi onları biraz yakından tanımaya çalışın. Özellikle de kendi mezunları. Eminim üniversiteleriyle gurur duyacaklardır.
Ankara Üniversitesi, aysbersg gibi. Asıl önemli olan yanı görünmeyenleri.