Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Son bir haftam yollarda geçti. Bursa, Afyon, Eskişehir, Burdur. Haftaya da İzmir ve Samsun. Çok yoğun program ve yorucu bir tempo. Ama keyifli. Üniversiteleri yakından izlemenin başka bir yolu yok. Uzaktan duyduklarınızla, gördükleriniz o kadar farklı ki!..
Uludağ Üniversitesi’ne daha önce defalarca gittim. Ama hiç bu kadar detaylı gezmemiştim. Tıp fakültesi hastanesi dünyanın en ünlü akreditasyon kuruluşunun denetiminden geçip belge alınca, “Ben gördüğüme inanırım“ dedim. “O zaman atla gel, gör” dediler. Ben de öyle yaptım.
Hani, Allah ihtiyaç hissettirmesin ama olsun denir ya, işte öyle bir sağlık kurumu. Filmlerde gördüğünüz gibi. Hem pırıl pırıl hem de fazlasıyla donanımlı. En ufak bir operasyonu bile organ nakli titizliğinde gerçekleştiriyorlar. Rektör Mustafa Yurtkuran ve arkadaşları, sağlıkta dünya standartlarını yakalama konusunda çok büyük çaba harcadılar ama emeklerine değmiş.
Uludağ Üniversitesi ile ilgili bir başka sevindirici haber, yavru üniversitenin geliyor olması. İkinci üniversite önce Bursa’da düşünülmüş ama şimdi Gemlik’te karar kılınmış. Gidip gördüm. Atatürk’ün kurduğu eski fabrikalardan birinin arazisi üniversiteye tahsis edilmiş. Hukuk fakültesi ve meslek yüksekokulu bu kampusta. Denizciliğe yönelik yeni fakülteler de kurulma aşamasında. Hem konumu hem de farklılığıyla çok kısa zamanda çok ses getirirse hiç şaşırmayın. Eğitim dostu işadamı Asım Kocabıyık’ın da büyük katkıları olmuş. Olmaya da devam ediyor...
Uludağ Üniversitesi’nde de yakında rektörlük seçimi var. Sürpriz aday Bayan Yurtkuran. Kocaeli’nde olduğu gibi Merih Yurtkuran da eşinden boşalan koltuğu doldurmak için aday. “Yapılanları korumak ve yarım kalan işleri tamamlamak istiyorum“ sloganıyla yola çıkmış. Seçim bir anlamda Mustafa Hoca için de referandum niteliğinde olacak. “Ben yüzde 50’den fazla oy almıştım. Merih Hanım da benden fazla alırsa hiç şaşırmam” diyor...

Afyonlu Gençler
Bursa-Afyon yolu müthiş güzel. Eskişehir, Afyon, Kütahya ya da bu yol üzerinden Ege’ye, Akdeniz’e yönelecek olanlara, Mudanya feribotunu özellikle denemelerini öneririm. Yolu çok kısaltıyor.
Afyonlu gençlerin kurduğu, Genç Girişimciler Derneği, ülke sorunları konusunda ciddi anlamda kafa yoruyor. Hem yerel hem de ulusal bazda ödüller vermiş. Gitmemek olmazdı. Hem onları hem de Afyonlu diğer eğitim ve gençlik dostlarını yakından tanıma olanağı buldum. Afyon’un geleceğine sahip çıkmak istiyorlar. Bu konuda çok yol kat etmişler. Yakında Afyon da bir Anadolu Kaplanı olursa, bu, tesadüflerin bir sonucu değil, gençlerin bu emeklerinin karşılığı olur.

Halk üniversitesi
Genç Bakış için bir kez daha Eskişehir’de Anadolu Üniversitesi’ndeydik. 50. yılını kutluyor. O da kendini aşan üniversitelerimizden biri. Rektör Sürmeli de önceki rektörler gibi çıtayı çok daha yukarılara çıkarmanın peşinde. 50. yıl kapsamında pek çok yeni projeye imza atıyorlar. Beni en çok heyecanlandıran, Açıköğretim Fakültesi’nin tüm derslerinin internet üzerinden halka açılması. Toplam 140 dersten, eğitim durumu ve yaşı fark etmeksizin herkes yararlanabilecek. İsteyen ders kitaplarını indirip kendini yeni bilgilerle donatacak, isteyen ise video görüntülerini izleyecek. Çok büyük ilgi göreceğinden eminim.

Burdur’da farklı heyecan
Eskişehir’den Burdur’a karayoluyla gitmek oldukça yorucu. Bir de sabaha karşı 05.00’te yattıysanız. Ama bir yıl önce kurulan Mehmet Akif Üniversitesi’nin heyecanını yerinde görmek tüm yorgunluklarımızı unutturdu. Çok yol kat etmişler. Ama asıl alkışlanacak olanı, bilim ve teknoloji şenliği gerçekleştirmeleri. Öylesine farklı projeler vardı ki, Burdur’un OKS ve ÖSS’deki başarılarının hiç de tesadüf olmadığını gösterdiler. Burdur çevre illerin gölgesinde kalan minik bir kent. Ama öğrenci-öğretim üyesi ilişkileri öylesine sımsıcak ki, şaşırtmadı desem yalan olur. Başkaları kavga ederken onlar bilim üretiyor.
Özetin özeti: Fırsat buldukça gezin. Ülkemizin her bir yanı çok güzel. Hele bu mevsimde...