Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


YÖK ve ÖSYM'nin öğrencilere eziyet çektirmede üzerlerine yok. Üniversiteye başvuru sırasında önceki bilgilere ek olarak şimdi bir de TC kimlik numarası istiyorlar. İstemeye istesinler de böyle bir numaranın varlığından pek çoğumuz gibi benim de ilk kez haberim oldu. Meğerse nüfus dairelerine gidip alınıyormuş. Ya da bazı kentlerde bilgisayardan da öğreniliyormuş. Ama aşırı yüklenme nedeniyle web sitesi çöktüğü için o yol da şimdilik kapanmış.
Başvurular pazartesi günü sona eriyor. Öğrencilerin nüfusa kayıtlı oldukları illere gidip numarayı öğrenip gelmeleri, hafta sonuna da gelindiği için adete olanaksız. Bu yüzden ÖSYM ya başvuru süresini uzatmalı ya da ileride bilgi düzeltme formunda eksiğin tamamlanması koşuluyla başvuruları bu haliyle kabul etmelidir. Yoksa on binlerce insanı huzursuz etmenin ötesinde hiçbir amaca hizmet edilmemiş olur...

Siz de en kısa süre içinde ilgili nüfus dairenizle kontakt kurun ve TC kimlik numaranızı öğrenin. Bakarsınız yarın bir şey alırken, bir seyahate giderken ya da yolda yürürken sırf bu yüzden can sıkıcı anlar yaşayabilirsiniz. Tabii bu arada vergi kimlik numarası almayı da eminim ihmal etmemişsinizdir!..
Baksanıza hayatımız numara oldu. Eskiden ne güzel bir tek telefon numaramız vardı. Şimdi cep telefonundan kredi kartına, vergi numarasından TC kimlik numarasına kadar bir yığın numara ezberlemeniz gerekiyor. Bu da benim gibi numara ezberleme özürlüler için o kadar zor ki! Her şey tek numarayla olsa daha iyi olmaz mı?..

Milli Eğitim Bakanlığı'nda müsteşarlık koltuğu günlerdir boş. Bener Cordan'ın emekliye ayrılmasıyla boşalan koltuk, öylesine önemli ki, koalisyon ortaklarını da memnun edecek isim bir türlü bulunamıyor.
Aslında ortada dolaşan isim çok. Seçim kaybetmiş siyasilerden eski rektörlere, bakanlık bürokratlarından bakanın arkadaşlarına kadar pek çok aday konuşuluyor. Anlaşılan o ki ne Bakan Bostancıoğlu ne de hükümet, hala akıllanabilmiş değil.
Bu işi en iyi kim yapardan çok olayın farklı yönleriyle ilgileniyorlar. Öylesine isimler söz konusu ki Bener Bey'i aratırlarsa hiç şaşmam!..
Milli Eğitim'de 600 bin personel var. Türkiye'nin en büyük kadrosuna sahipler. Yok mu içlerinde bu işi layığı ile yapacak olan? Elbette fazlasıyla var. Ama nedense her gelen bakanın gözü hep dışarıda oluyor. Çünkü teşkilatı hiç ama hiç tanımıyorlar.
Bener Cordan içlerindendi de ne oldu diyenleriniz çıkabilir. Doğru. Ama kendisiyle çalışan bakanlar, hele hele son birkaç tanesi eğitime öylesine uzaktı ki o da istediği gibi at koşturdu. Yarardan çok zarar getirdi...
Bostancıoğlu yetmiyormuş gibi şimdi bir de teşkilatı tanımayan, eğitime uzak işin acemisi bir müsteşar atanırsa eğitimin vay haline.
Müsteşar konusunun Bakan'ın boyunu aştığını biliyorum, bu yüzden hükümetin alacağı tavır çok önemli. Bu yöndeki kararı Türkiye'nin geleceğine yönelik kanaatimi önemli ölçüde etkileyecektir. Türkiye nüfusunun üçte ikisini çok yakından ilgilendiren bu atamayı, öğretmen, öğrenci ve veliler gibi ben de merakla bekliyorum.