Üniversitelerdeki siyasi kadrolaşma rahatsızlık verici boyutlara geliyor. Ankara'da birilerinin bu konuyu ciddi olarak ele alması gerekiyor. Yoksa ileride baş ağrıtıcı boyutlara gelebilir.
Yurtkur'a bağlı yurtlar, zaten bir kesimin kalesi durumuna gelmişti. Şimdi ise üniversitelerde öğretim elamanları, idari personel ve öğrencileri de kapsayan ciddi bir kadrolaşma söz konusu. Öyle ki, bizden olmayan gitsin baskısı yüzünden tek amacı öğrenim görmek olan pek çok öğrenci okulu bırakmayı düşünür hale geldi. Gün geçmiyor ki öğrenci ve velilerden bu konuda yakınma gelmesin...
Türkiye, özellikle de üniversiteler yeni bir kutuplaşmayı kaldıramaz. Rahşan Hanım'ın dışında koalisyon ortaklarının da bu konuya acilen ele almaları gerekiyor. İş işten geçtikten sonra alınacak tedbirler, zaten bin tane sorunu bulunan koalisyonun ve Türkiye'nin başına yeni sorunlar açabilir.
Bizden hatırlatması!!!
Türban konusu yıllardır sadece üniversitelerin değil Türkiye'nin de en önemli tartışma konularından birisiydi. Şu anda kapandı gibi gözüküyor. ABD'de yaşanan terör olayından sonra olayı kaşıyanlar da azaldı.
Üniversitelerin tamamına yakınında artık türbanla derslere girilmiyor. Yani sorun bir anlamda ortadan kalktı sayılır. Ama ilahiyat fakülteleri hala huzursuz. Öğrenciler hala derslere girmiyor.
YÖK'ün de, öğrencilerin de bu konuda inadı bırakarak ortak bir noktada buluşmaları gerekiyor. YÖK, imam hatiplerde olduğu gibi mesleki derslerde örneğin Kuran - ı Kerim'le ilgili derslerde öğrencilerin örtünmelerine izin vermeli, öğrenciler de biz hiçbir şekilde başımızı açmayız inadından vazgeçmeliler. Yoksa olan öğrencilere olacak...
Üniversiteye giriş sisteminin değişeceğine ilişkin söylentiler yine yoğunlaşmaya başladı. ÖYS'nin yeniden geleceği ve orta"ğretim başarı puanının kaldırılacağı dilden dile dolaşıyor.
Ama konuşulanların çoğu söylentiden öteye geçemiyor. En azından önümüzdeki sınav dönemi için ÖYS'nin yani ikinci basamak sınavının yeniden gelmesi mümkün değil. Orta"ğretim başarı puanının kaldırılması da çok zor. Ama şu yapılabilir, yapılmalı da:
Meslek lisesi mezunları, kendi alanlarıyla ilgili fakültelere girişte puan kaybına uğramayabilirler. Üstelik bu konuda Başbakan da dahil liderlerin hepsi söz verdi. Yıllardır süregelen bu yanlış umarız bu yıl son bulur.
YÖK'ün yurtdışında öğrenim gören öğrencilere eziyeti devam ediyor. Hangi ülkeden gelirse gelsinler sınav zorunluluğu getirildi. Ama sınava girenlerin neredeyse tamamına yakını barajı aşamıyor. Aynı sınava Türk üniversitelerinden mezun olanlar girse, onlar da aşamaz. Ama nedense YÖK, kendi eliyle yurtdışına gönderdiği öğrencilere şimdi denklik tanımıyor. Alın size kanayan bir yara daha!..
Özetin özeti: YÖK hemen her konuda inisiyatifini kaybetti. Kadrolaşmanın bir türüne kırmızı ışık yakarken, diğerine göz yumuyor. Sınavlar ve denklik konusundaki anlaşılmaz tutumuyla da gençlerin gelecekleriyle oynuyor. Oysa, taraflar içerisinde en hatalı olan gençler değil, ta kendisi!..