Komşunun çocuğu değil, “evlat”

5 Mart 2021

Özlenen galibiyet serisini yakaladıktan sonra Fenerbahçe gibi ezeli bir rakibe yenilmek, sinir bozucu idi. Trabzonspor’un geçen hafta yaşadığı hayal kırıklığının travmaya dönüşmemesi için Kasımpaşa deplasmanını kayıpsız atlatması gerekiyordu. Ya kazanacak, ya Abdullah Avcı ile yakaladığı çıkışa son verecekti. Neticede onca emeğe yazık olacaktı.
Gerçekten stresli bir sınavdı. Futbolu bilenler anlar, adına “kader” maçı derler. Bordo-mavili ekip sadece zinciri kırmakla kalmadı, bir aşama öne geçti. Bu galibiyet zirve yarışının üç takım arasında olacağını düşünenleri korkutan bir mesaj oldu.
Öncelikle şunu söyleyeyim; takım oyunu ve disiplininden uzak kalmasına rağmen, zoru başarmak müthiş bir özgüven sağlayacaktır Trabzonspor’a. Eksiklerini görmek ve kadro tercihi konusunda Abdullah hocaya da uyarıdır aynı zamanda. Futbol takım oyunudur, elbette yeri geldiğinde kişisel yetenekler devreye girebilir.
Günü komşunun altın çocuğu kurtarsa da, ofansif anlamda beklenenin uzağında kaldı Trabzonspor.
Böyle bir rakip karşısında

Yazının Devamı

Ağır yaralı!

1 Mart 2021

Maç öncesi Fenerbahçe cephesinde “günah keçisi” ilan edilen tek isim vardı. Kaybederse, boynuna “yağlı ilmek” geçirilen teknik direktör Erol Bulut’un sandalyesini tekmeleyecek o kadar çok sayıda düşmanı vardı ki! Genç bir çalıştırıcının kaderi sadece renklere olan aşkına bağlanırsa, sohbahar kolay gelir. Bir gol seni kurtarır? Erol hoca yolunu açtı! Sonrası mı? Bir daha Trabzonspor gibi bir rakip bulamazdı hoca...Trabzonspor sahaya ideal on biri ile çıksa da, görev alan oyuncuların pandemiden etkilenmediğini ve antrenman eksikliğini görmezden gelmek mümkün değildi. Lakin bu tarz maçların motivasyonu, fiziksel gücün ve önyargıların önüne geçebiliyor çoğunlukla. Hata affetmiyor. Bir anlık zaafiyet, üzüyor seni. Trabzon da böyle bir gol ile teslim oldu.ilk yarıda Fenerbahçe oyuna hakim olmaya çalışan taraf idi. Eksiklerine rağmen Trabzonspor’un kanatlarını etkisiz hale getirip sürpriz çıkışları ile karşılık verirken başarılı oldu. Nwakaeme’yi

Yazının Devamı

Heykelinize yer beğenin!

27 Şubat 2021

Meslek hayatımın son 25 yıllık bölümünde aynı hikayeyi dinledim; “Kulüpler Yasası çıkacak, Türk futbolu kurtulacak...”
Hikaye diyorum; hiç bir iktidar döneminde o meşhur yasa Türkiye Büyük Millet Meclisi genel kurulundan geçemedi. Komisyonlara kadar geldi, sonra ne hikmetse tozlu raflara kalktı ya da kaldırıldı!
Nedeni, siyasi partiler arasındaki görüş ayrılığı filan değil. Halen geçerliliğini koruyan tek gerekçesi var; yasa kulüplerin işine gelmedi, gelmiyor, gelmeyecek. Bakmayın Kulüpler Birliği Vakfı toplantılarında yapılan destek açıklamalarına... Takiye yapıyorlar sadece!
Tıpkı kulüp temsilcilerinin geçen hafta üşenmeden Ankara’ya kadar gelip Ak Parti Grup Başkanvekili Mehmet Muş’a çekincelerini iletmeleri gibi! Aslında çekinceleri, “derebeyliklerinin” sona ereceği endişesi... Kulüpler, “ağır cezai yaptırımlardan” şikayet edip, yasaya ayar verme çabasında!
Fakat şu da bir gerçek; konu ilk defa bu kadar ciddiye alınıyor. MHP Kocaeli milletvekili Saffet Sancaklı bıkmadan, yılmadan

Yazının Devamı

“Tık tık” kimse var mı?

20 Şubat 2021

Pandemi tüm dünyanın başına bela. Üzerine yoğun maç trafiğinin getirdiği sakatlıkları ve cezaları da ekleyin; bir haftada tüm planlarınız değişebilir. Olumsuz koşullar Başakşehir’i de Trabzonspor’u etkilese de görmemiz gereken, şans bulan genç ve alternatif oyuncuların ne yapacağı idi.
Trabzonspor’a bakın. Covid-19 nasıl da vurup geçmiş? Bu takımın en önemli savunmacısı, mucize işlere imza atan kaleci Uğurcan’ın eksikliğinde altyapıdan Kağan idi var emaneti alan. Helal olsun kardeşim, o kale ileride senin.
Ya Başakşehir? O kadar eksiği vardı ki. Futbolun böyle adaletini sevmiyorum. Önemli silahların devre dışı kaldığı bir oyun izledik.
Maçın hikayesini yazacak olan Trabzonspor kalecisi 18 yaşındaki Kağan’ın performansı idi kuşkusuz. Onu rahatlatacak olan ise “ağabeylerinin” topu ondan ne kadar uzak tutacağına bağlı idi. Bu duygusal ilişkiyi ve yardımlaşmayı ancak sahadakiler hissedebilirdi. Ne güzel paylaştılar.
İlk yarıda oyunun kontrolü alan Trabzonspor tehlikeleri kalesinden uzak tutmayı başardı. Ama hücum anlamında üretken değildi. Kuşkusuz

Yazının Devamı

Trabzonspor’un ayak sesleri!

14 Şubat 2021

İzlerken ben mi öyle hissediyorum, yoksa maçtan önce Abdullah Avcı “topu alan kaleyi görsün” diye bir plan mı geliştirdi, bilmiyorum. Trabzonspor her hafta üzerine koyarak ilerliyor. Ancak garip bir alışkanlık geliştirmeye başladı. Bu hem tehlikeli olabilir, hem takım birlikteliğine zarar verebilir. Adına “bencillik” diyorum. Dün Gaziantepspor iyi başlamamasına rağmen, ilk 20 dakikadan sonra ağırlığını hissettiren bir Trabzonspor vardı. Karşısında kalabalık bir savunma bloğu buldu. Lakin gerek rakibin çıkarken kaptırdığı toplar, gerek ön alandaki baskısı pozisyon bulmasını kolaylaştırdı. Buraya kadar her şey güzel de, gol şansı yakalayanların ceza alanı içinde daha paylaşımcı olması gerekirdi.
Nwakaeme, Djaniny, Flavio, Bakasetas ve Ekuban’ın yanlış tercihleri, yani boştaki arkadaşlarını görmek yerine kaleyi düşünmeleri, Trabzonspor’un erken öne geçme şansını engelledi. Konuk takımın kontrollü savunma yaparken, hızlı hücumlarla oyuna ortak olma çabasını da görmezden gelemeyiz. Önce Mirallas, sonra Maksim’in

Yazının Devamı

Bir hafta VAR’sız oynar mısınız?

13 Şubat 2021

Sezonun reyting rekortmeni VAR hakemleri olacak kuşkusuz.
Herkes onları konuşuyor, her yorumcu Video Asistan Hakemliğini eleştiriyor. Teknik direktörler, futbolcular, yöneticiler VAR’dan şikayet ediyor. Tartışılmayan maç yok neredeyse.
Uzağa gitmeyelim, iki yıl önce ne yapardık? Hakemi parçalardık. Lime lime ederdik. Yerden yere vururduk.
Türkiye’de futbol dendiği vakit öznesine mutlaka hakemler konur. Ki, diğer paydaşların günahları gizlensin. Dün sahada düdük çalanlar, bugün VAR’da görev yapanlar alıyor payını.
Defalarca yazıldı, çizildi. Bırakın taraftarı, spor medyasında ciddi bir kesim bilmiyor VAR’ın işlevini. İşin kötüsü öğrenmeye de niyetleri yok.
Hakemler hak ediyor mu bu kadar hırpalanmayı? Etmezler mi? Bir defa; uygulamada standartı yakalayamadılar. Yoruma açık pozisyonlarda çok farklı kararlar çıkması ve VAR’ın hangi durumlarda devreye girmesi gerektiği konusundaki zaafları, onları hedef yaptı.

Yazının Devamı

“Sirtaki” ve “Horon”

9 Şubat 2021

Öncelikle şunun altı çizilmeli; Adı “Yeni Malatya Stadı” lakin zemini için “yeni” demeye bin şahit ister. Devlet on milyonlarca lira harcayarak futbolun güzelliğine katkı sağlıyor, kulüpler 7 bin metre karelik çimin bakımını ve korumasını yapamıyor. O zaman iklim şartlarını dikkate alarak uygun tercihlerde bulunacaksın. Bu zemine ve kale önlerine “patates tarlası” demek çiftçinin emeğine hakaret, futbolcu sağlığı için ise cinayet.

Haftanın son maçını oynamak avantaj görülür. Trabzonspor gibi sonradan yarışmacı olmaya aday takımlar için çok önemlidir bu faktör. Kazanırsanız liderle puan farkı 6’ya inecek. Üstelik sezonun tamamlanmasına daha 18 hafta varken. Tablo motivasyon da olabilir, strese de yol açabilir. Velhasıl, bordo-mavili takım için kağıt üzerinde zor deplasmandı Malatya. Sonuçta cebi dolu döndü kayısı diyarından.

İlk çeyrek bölümde Trabzonspor’un kontrol etmeye çalıştığı bir oyun vardı. Ancak dakikalar ilerledikçe ev sahibi takım dengeyi kurdu.

Yazının Devamı

Kulüplere “el koyma” süreci!

6 Şubat 2021

Transfer kapandı, tartışmaları devam ediyor. Kulüplerin harcama limitleri dikkate alınınca, beklenenin ötesinde bir hareketlilik yaşandığı ortada.
“Öldük, bittik, yandık” diyenlerlere ve harcadıkları paralara bakıyorum da, meğer hiç de kötü değilmiş durumları!
Minareyi çalan kılıfına mı uydurdu, her zamanki gibi sistemin açığı mı bulundu, yoksa transfere sihirli eller mi dokundu, bilmiyoruz.
Yakında çıkar mı kokusu? Hiç belli olmaz!
Beşiktaş kulübünün transfer hikayelerini “manidar” bulan açıklamasından sonra, siyah-beyazlı taraftarın başlattığı UEFA’yı denetime davet eden kampanya, belli ki bazı çevreleri rahatsız etmiş.
Başta da mali fair-play kurallarını uygulamakla yükümlü Futbol Federasyonu’nu. Açık söyleyeyim, rakamlar hiç inandırıcı gelmedi. TFF kayıtlarına göre, 21 Süper Lig kulübü ara transferde toplam 251 milyon TL harcamış. Dikkatinizi çekerim, euro veya dolar değil Türk lirası! Ve kulüp başına ortalama harcama, 14 milyon lira olarak gerçekleşmiş.
Yerlisi yabancısı

Yazının Devamı