Bayram tatilleri, sadece dinlenmek değil, aynı zamanda kültürle, doğayla ve sevdiklerimizle buluşmak için büyük bir fırsat. Hele tatil süresi dokuz güne uzayınca, insanlar soluğu memleketlerinde, doğada ya da tarihi alanlarda alıyor. Bu yıl da tablo değişmedi. Türkiye’nin dört bir yanında milyonlarca insan yollara koyuldu. Kimi tarih ve kültür peşinde Kapadokya yollarına düştü, kimi doğayla iç içe vakit geçirmek için Gaziantep Doğal Yaşam Parkı’na yöneldi.
Kapadokya... Dünya mirası listesine aday, benzersiz bir coğrafya. Ihlara Vadisi’nden Uçhisar Kalesi’ne, Göreme’den Peri Bacaları’na kadar uzanan bu büyülü topraklar geçen yıl 1 milyon 351 bin 763 kişiyi ağırlamış. Bu yıl da tablo farklı değil. Vadiler, müzeler, ören yerleri tıklım tıklım. Kültür turizmi açısından bu bir başarı hikâyesi. Ama ne yazık ki her başarı hikâyesinin arka planında can sıkıcı ayrıntılar da gizli.
Tarihle buluşmak istiyorsanız önce belediyelerin otoparklarıyla yüzleşmeniz gerekiyor.
Bayram tatili, aileler için hem ekonomik hem de güvenilir gıda tüketimi açısından belediye kafelerinin önemini bir kez daha ortaya koydu. Uygun fiyatları ve kaliteli hizmet anlayışıyla vatandaşların yoğun ilgisini çeken belediye tesisleri, bayram boyunca dolup taştı. İstanbul’da, özellikle Büyükşehir Belediyesi’nin sosyal tesisleri ve Beltur kafeler uzun kuyruklarla dikkatleri çekti; Fatih Belediyesi’nin tarihi yarımadada bulunan tesisleri de büyük ilgi gördü. Anadolu Yakası’nda ise Kadıköy Belediyesi’nin sosyal tesisleri vatandaşların en çok tercih ettiği noktalar arasında yer aldı.
Belediye sosyal tesislerine ilginin yalnızca İstanbul’la sınırlı kalmadığını görmek mümkündü. Türkiye’nin birçok kentinde benzer manzaralar yaşandı. Örneğin, Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin kafeleri, Akdeniz’in eşsiz manzarası eşliğinde kaliteli hizmet sunarak tatilcilerin uğrak noktası haline geldi.
Bayram sürprizleri
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, Ramazan Bayramı’nda
Son dönemde alışveriş merkezlerinde (AVM) yaşanan fahiş fiyat artışları tüketicilerin büyük tepkisini çekiyor. Geçen hafta ben de bu duruma bizzat şahit oldum. İki adet 250 ml suya 160 lira ödemem yetmiyormuş gibi, bir de 16 lira kuver ücretiyle karşılaştım! Bu nasıl bir anlayıştır? Fahiş fiyat denetimi denildiğinde akla önce zincir marketler, fırınlar geliyor; peki ya AVM’lerdeki işletmeler? Onlar denetlenmiyor mu yoksa?
Vatandaşlar daha ekonomik olduğunu düşündükleri için AVM’lerde vakit geçiriyor, ancak özellikle yiyecek-içecek sektöründe gözlenen astronomik fiyatlar artık sınırları zorluyor. 80 liralık su skandalı tüketicinin âdeta cebini yakıyor. Küçücük bir şişe suyun böylesine yüksek fiyatla satılması tüketici hakları açısından ciddi bir sorun teşkil etmiyor mu?
Bu kadar da olmaz!
Suyun bile böylesine fahiş fiyatlarla satılması yetmezmiş gibi, birçok AVM kafe ve restoranı kuver ücreti de alarak tüketicilere âdeta çifte darbe vuruyor. Zaten yüksek fiyatlı menülerle
Yerel yönetimler, şehirlerin gelişimi ve vatandaşların yaşam kalitesinin artırılması açısından büyük bir öneme sahip. Belediyeler, sadece altyapı ve kentsel dönüşüm gibi teknik konularla değil, aynı zamanda sosyal hizmetler, çevre politikaları ve ekonomik kalkınma gibi geniş bir yelpazede sorumluluk taşıyor.
2024 yerel seçimlerinin üzerinden bir yıl geçti. Yeni seçilen belediye başkanları, devraldıkları mali tablolar, geçmişten kalan borç yükleri ve hizmet eksiklikleriyle zorlu bir süreç yaşadı. Ancak planlı bir bütçe yönetimi ve etkin stratejilerle bu zorlukları aşmayı başaran belediyeler de oldu. Özellikle dar gelirli vatandaşlara yönelik sosyal yardımlar, bu dönemde öne çıkan projeler arasında yer aldı.
Kadınların yükselişi
Yerel yönetimlerde son yıllarda dikkat çeken en önemli gelişmelerden biri, kadın temsilinin artması oldu. Kadın belediye başkanlarının ve belediyelerde görev yapan kadın çalışanların sayısındaki artış, yerel yönetim anlayışına yeni bir soluk getirdi. Kadın yöneticilerin
İstanbul, her dönem olduğu gibi yine hareketli bir sürecin içinde. Son günlerde kent siyasetinde yaşanan gelişmeler, sadece yerel yönetim açısından değil, toplumsal dinamikler açısından da büyük önem taşıyor. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanması sonrasında gözler, yerine kimin geleceğine çevrilmişti. Beklenen gelişme yaşandı ve İBB Meclis Grubu toplantısında, İmamoğlu’na yakınlığıyla bilinen İBB Meclis Birinci Başkan Vekili Nuri Aslan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Vekili olarak seçildi.
Bu isim belki bazıları için sürpriz olabilir. Ancak Nuri Aslan’ı yakından tanıyanlar, onun halkla güçlü bağları, sahadaki aktif çalışmaları ve çözüm odaklı yönetim anlayışıyla öne çıkan bir isim olduğunu biliyor. İstanbul gibi devasa bir metropolü yönetmek, sadece teknik ve idari becerilerle değil, halkın nabzını tutarak ve kentin ruhunu anlayarak mümkün olabilir. Aslan, tam da bu noktada dikkatleri çeken bir isim. Gününün
Ramazan ayının son günlerine yaklaşırken, bu mübarek ayın bereketi ve manevi atmosferi her köşede hissediliyor. Paylaşmanın, dayanışmanın ve birlikteliğin en önemli zamanlarından biri olan ramazanda, belediyelerin hayata geçirdiği sosyal projeler bu ayı daha da anlamlı kılıyor. Toplumun her kesimine dokunan bu projeler, sadece ramazan ile sınırlı kalmayarak geleceğe dair umutları da yeşertiyor.
Bağcılar Belediyesi, ramazanın manevi atmosferini çocuklara yaşatmak amacıyla Bilgi Evleri Çadırı, Sınıfımda Ramazan ve Mahallemde Ramazan gibi etkinlikler düzenliyor. Bilgi Evleri Çadırı’nda bilim atölyeleri, zekâ oyunları ve robotik kodlama gibi çağın gereklilikleri, ramazanın paylaşma ruhuyla buluşuyor. Mahallelerde kurulan oyun parkları ve geleneksel Hacivat-Karagöz gösterileri sayesinde çocuklar kültürel mirasımıza yakından tanıklık ediyor. Pamuk şeker ve Osmanlı macunu gibi nostaljik lezzetler ise ramazan hatırası olarak hafızalarda yerini alıyor.
Yeni nesil kütüphane
Eğitime verilen destek de belediyelerin öncelikleri arasında. Konya Selçuklu Belediyesi’nin
Yerel yönetimlerde kadınların sayısı arttıkça şehirlerin çehresi de değişiyor. Daha kapsayıcı, insan odaklı ve sürdürülebilir projeler birer birer hayata geçiyor. Bunun en güzel örneklerinden biri Didim’de, diğeri ise Gaziantep’te karşımıza çıkıyor.
Ulaşımda yeni dönem!
Gaziantep denilince akla lezzet ve sanayi gelir. Ancak artık güçlü bir ulaşım altyapısı da bu listeye ekleniyor. Son yıllarda hem kent içi hem de şehirler arası ulaşımda büyük adımlar atan Gaziantep, GAZİRAY projesiyle âdeta bir ulaşım devrimine imza atıyor. Başpınar ile Taşlıca arasında uzanan 25 kilometrelik hat, Gaziantep’in üretim merkezlerini modern bir raylı sistemle birbirine bağlıyor. En dikkat çekici kısmı ise 5 buçuk kilometrelik bölümünün yer altından geçmesi. Bu sayede trafik yükü azalıyor ve şehir nefes alıyor. Üstelik GAZİRAY, yalnızca bir toplu taşıma projesi değil; aynı zamanda Türkiye’nin ilk yerli ve millî banliyö tren setlerinin sahneye çıktığı yer. TÜRASAŞ tarafından üretilen
Toplumun en temel yapı taşı olan aile, bireylerin sağlıklı ve mutlu bir yaşam sürdürebilmeleri için büyük önem taşıyor. Ancak günümüzde bireyselleşmenin artması, dijital bağımlılık, ekonomik zorluklar ve sosyal dinamiklerdeki değişimler, aile yapısını tehdit eden faktörler arasında yer alıyor. Bu noktada, yerel yönetimlerin aile kurumunu destekleyici projeler geliştirmesi kritik bir ihtiyaç hâline geliyor.
Konya’da, Selçuklu Belediyesi tarafından hayata geçirilen Selçuklu Aile Gelişim Merkezi (SAGEM), bu anlamda takdir edilmesi gereken önemli bir proje ile öne çıkıyor. Açıldığı günden bu yana büyük ilgi gören merkez, evlilik öncesi danışmanlıktan aile içi iletişim eğitimlerine kadar bir yelpazede hizmet sunuyor. Ücretsiz olarak sağlanan bu hizmetler, ailelerin bilinçlenmesine katkıda bulunması göz önüne alındığında; olası sorunların önüne geçmek amacı taşıyan değerli bir adım niteliğinde.
5 bini aşkın seans
Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı’nın da vurguladığı gibi