Teftiş kurulları

2 Kasım 2003

<#comment>
<#comment>

Türkiye'de yolsuzluğun boyutları ülke ekonomisini zaman zaman krize sokacak kadar büyüktür.
Bu gerçeği taze örnekleriyle yaşıyoruz.
Yolsuzların faturası da maalesef hep vatandaşa kesiliyor.
Ya vergi artışı, ya kamu ürünlerinin fiyatlarına zam yapılması yoluyla kamuyu veya kamu olanaklarını kullanarak doğrudan vatandaşı soyanlar ise ellerini -kollarını sallayarak ve itibarlarından kıl aldırmayarak geziyorlar.

Yazının Devamı

Sudan bahaneler

1 Kasım 2003

<#comment>
<#comment>

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AB ilerleme raporundaki eleştiriler için "sudan bahaneler" yorumunu yaptı.
Erdoğan'ın teşhisi doğru...
"Uygulamayı görelim" gibi nereye çekerseniz oraya gidecek lastikli bir yaklaşım sergiliyor AB ilerleme raporu...
Ve açık biçimde Kıbrıs koşulunu da öne sürüyor...

Yazının Devamı

'General Franks'in yanıldığı ortaya çıktı'

31 Ekim 2003

<#comment>

<#comment>
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök, Çankaya Köşkü'ndeki Cumhuriyet Bayramı resepsiyonunda Irak'la ilgili soruları da yanıtladı. Orgeneral Özkök, Irak'ta General Frans'in yanıldığını açıkladı.
Özkök, Irak'ta ABD güçlerine karşı yapılan saldırılar ve gösterilen dirençle ilgili soruyu yanıtlarken şu değerlendirmeyi yaptı:
"Bu beklenmedik bir durum değil. Aslında ben General Franks'e bunu söylemiştim. Savaş başlamadan önce savaş sonrası daha önemli olur, saldırılarla ve daha büyük dirençle karşılaşabilirsiniz, demiştim. Bizim bu tür olaylarla ilgili deneyimimiz çok olduğu için bunu kendisine söyledim. Ama o pek buna ihtimal vermemiş olacak ki, bana şöyle demişti: Zafer kazanacağız ve zafer hayranlık yaratacak. Yaklaşımı buydu. Ama öyle olmadığı şimdi anlaşılıyor. Şimdi zaten zaferin de, yenilginin de tanımı değişti. Eskisi gibi değil. Ne zaferdir, ne yenilgidir, tarif etmek zor. Konseptler değişti."

Yazının Devamı

Çankaya izlenimleri

30 Ekim 2003

<#comment>

<#comment>
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Cumhuriyetin 80. kuruluş yıl dönümü nedeniyle Çankaya Köşkü'nde verdiği resepsiyonda "eşsiz davetiye" tartışmasına son noktayı koydu.
Cumhurbaşkanı'na, eşsiz davetiyelerin Başbakan Erdoğan dahil, AKP milletvekillerinde ve bazı kesimlerde alınganlık yarattığını anımsatarak, bu tepkilerin bundan sonrası için kararını değiştirip değiştirmeyeceğini sorduğumda kesin bir ifadeyle değiştirmeyeceğini söyledi ve ekledi :

SAYGININ GEREĞİ

Yazının Devamı

80. yıl kutlu olsun

29 Ekim 2003

<#comment>
<#comment>
Türkiye Cumhuriyeti'nin çağdaşı sayılabilecek birçok ülke ve rejimin 21. yüzyılı göremeden tarihin derinliklerine gömüldüğü anımsanırsa, Atatürk'ün ve kurduğu laik Cumhuriyet'in değeri çok daha iyi anlaşılır.
20. yüzyılın başında veya ortasında kurulmuş rejimler tek tek çöktüler. Günümüze güçlükle ulaşan diktatörlükler, krallıklar, sultanlıklar, emirlikler de sallanıyor. Demokratik, laik, çağdaş yaşam taleplerini askeri güç veya katı din kurallarıyla baskılamaya çalışan ülkelerin yönetimleri ya yıkılıyor ya da ayakta kalabilmek için reform vaatleriyle, çağdaş açılım adımlarıyla ömürlerini uzatmaya çalışıyorlar. Komşularımız, Türkiye Cumhuriyeti'nden 80 yıl sonra, kadın - erkek eşitliği, çağdaş eğitim, bilim - teknoloji alanında halklarından gelen dalganın önünde, ödünler vererek direnmeye çalışıyorlar.
Atatürk'ün büyük bir uzgörüyle 80 yıl önce temellerini attığı çağdaş Türkiye Cumhuriyeti örnek gösteriliyor, model alınıyor.
Komşu halklar Atatürk'ün açtığı aydınlık yola ulaşabilmek için 80 yıl sonra mücadele verirken, Türkiye'de hala bu yolu kapamaya, kadını geriletmeye, genci bilim değil din ağırlıklı eğitime zorlamaya dönük siyaset adamları ve

Yazının Devamı

Irak'ta kaos ve direniş

28 Ekim 2003

<#comment>
<#comment>
ABD ve İngiltere'nin Irak'ı işgali altıncı ayını dolduruyor. Bu süre sonunda Irak'ta görünen manzara "kaos ve direniş" olarak tanımlanabilir.
İşgalden bugüne her gün ortalama 25 olayın meydana geldiği Irak'ta, ölen Amerikan askeri sayısı 120 civarında. Bağdat'ta dün gerçekleşen 7 patlama da bugüne kadar yapılan en büyük eylemlerden biri olarak görülüyor. Bu eylemin Bağdat'ta yapılabilmesi ve onlarca insanın ölümüyle sonuçlanması, Irak'taki kaosun boyutunu gösteriyor.
ABD'lilerin de itiraf ettiği gibi Irak'ta her geçen gün etkinliğini artıran, örgütlü ve bir merkezden yönetildiği izlenimi veren bir direniş hareketi yürütülüyor. Patlamaların intihar eylemi biçiminde gerçekleştirilmesi ABD'lileri ayrıca kaygılandırıyor. İntiharı göze almış insanın en tehlikeli silah olduğu düşünülürse, ABD askerinin taşıdığı kaygı daha iyi anlaşılır.
Irak ordusunun çok çabuk hatta çoğu yerde hiç direnmeden dağılmasına ve teslim olmasına karşın, Saddam yönetiminin, işgal sonrası için bir direniş hazırlığı yaptığı, intihar komandoları yetiştirdiği ve yer altına çekildiği söylenebilir.
Bu tablo karşısında kendi güvenliğini sağlamayan ABD askerinin, Irak halkının

Yazının Devamı

Yürüyüşü gölgelemek

27 Ekim 2003

Kuşku yok ki, bu pankartı açanlar katıldıkları yürüyüşün amacını gölgelemiş, görüntüyü ve tartışmaları yanlış zemine çekmiş oldular. 72 üniversitenin katıldığı bir demokratik etkinliği bu tür provokatif çıkıntılıklarla değerlendirip mahkum etmek kolaycı bir saptırmadır.Yürüyüşü düzenleyen Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nusret Aras, bu pankartın kaldırılmasını talep etmiş ve onaylamadıklarını Tandoğan Meydanında da, sonraki açıklamalarında da vurguladı.On binlerce kişinin katıldığı bir yürüyüşte açılan bu pankart için üniversite rektörlerini, üniversite öğretim üyelerini ve öğrencilerini, "darbe meraklısı", "darbe kışkırtıcısı" diye damgalamak, büyük haksızlıktır.Tartışmayı bu nokta üzerinde yoğunlaştırmaya çalışmak da, yine kuşku yok ki, esası gözden uzak tutmaya dönük bir çabadır.Üniversitelerin neden yürüdüğü, Anıtkabire neden gittiği bellidir.Rektörler, öğretim üyeleri ve öğrenciler üniversiteler ve eğitim sisteminde etkin kılınmaya çalışılan siyasi hedeflere karşı durmak için yürüdüler.Üniversitelerin hükümetlerin boyunduruğu altına girmesini, eğitim kurumlarını belli siyasi hedeflerin aracı haline getirilmesine itiraz ettikleri için yürümüşlerdir.Cumhuriyete saygı

Yazının Devamı

Yürüyüşü gölgelemek

27 Ekim 2003

<#comment>
<#comment>
Ankara Üniversitesi ve Atatürkçü Düşünce Derneği'nin öncülüğünde gerçekleştirilen "Cumhuriyet'e saygı" yürüyüşünde açılan "ordu göreve" pankartı, tartışma konusu oldu.
Kuşku yok ki, bu pankartı açanlar katıldıkları yürüyüşün amacını gölgelemiş, görüntüyü ve tartışmaları yanlış zemine çekmiş oldular. 72 üniversitenin katıldığı bir demokratik etkinliği bu tür provokatif çıkıntılıklarla değerlendirip mahkum etmek kolaycı bir saptırmadır.
Yürüyüşü düzenleyen Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nusret Aras, bu pankartın kaldırılmasını talep etmiş ve onaylamadıklarını Tandoğan Meydanı'nda da, sonraki açıklamalarında da vurguladı.
On binlerce kişinin katıldığı bir yürüyüşte açılan bu pankart için üniversite rektörlerini, üniversite öğretim üyelerini ve öğrencilerini, "darbe meraklısı", "darbe kışkırtıcısı" diye damgalamak, büyük haksızlıktır.
Tartışmayı bu nokta üzerinde yoğunlaştırmaya çalışmak da, yine kuşku yok ki, esası gözden uzak tutmaya dönük bir çabadır.

Yazının Devamı