Genelkurmay Harekat Başkanı Korgeneral Köksal Karabay ile ABD'li general John Sylvester'ın başkanlık ettiği heyetler, dün gün boyu süren çalışmaların sonucunda ortak bir metin oluşturdular. Metnin açıklanması, Ankara ve Washington'un siyasi onaylarına kaldı. Bu ortak gayret, Süleymaniye krizinin aşılmasında ilk adım olarak görülüyor. Türk heyeti, Korg. Sylvester'ın yaklaşımından ve Kuzay Irak dönüşü yaptığı değerlendirmelerden tatmin olmuş durumda.Türk tarafını yumuşatan en önemli neden ise, Korg. Sylvester'ın Kuzey Irak dönüşü ABD askerlerinin izlediği yöntemin yanlış olduğunu söylemesi. Türk subaylarının karargahının basılması, başlarına çuval geçirilmesi, ellerinin bağlanmasının bir hata olduğunu kabul eden Korg. Sylvester'ın, bunu Türk heyetine açıkça söylemesi, en önemli yumuşatıcı etken olarak görünüyor.Olayın başlangıcından dün yapılan uzun görüşmeye kadar, Türk tarafının ABD'li heyetin önüne koyduğu üç önemli talep vardı:1 Türk askerlerinin hemen serbest bırakılması2 ABD askerlerinin yaptığı operasyonun nedeninin izah edilmesi3 Bu operasyonu yapan ABD askerleri hakkında soruşturma açılması ve gereğinin yerine getirilmesi.Birinci aşama zaten geçilmişti.Dünkü görüşmeler
<#comment>#comment>
<#comment>#comment> Süleymaniye skandalını aşmaya çalışan Türk - ABD ortak heyeti, çalışmalarını son aşamaya getirdi.
Genelkurmay Harekat Başkanı Korgeneral Köksal Karabay ile ABD'li general John Sylvester'ın başkanlık ettiği heyetler, dün gün boyu süren çalışmaların sonucunda ortak bir metin oluşturdular. Metnin açıklanması, Ankara ve Washington'un siyasi onaylarına kaldı. Bu ortak gayret, Süleymaniye krizinin aşılmasında ilk adım olarak görülüyor.
Türk heyeti, Korg. Sylvester'ın yaklaşımından ve Kuzay Irak dönüşü yaptığı değerlendirmelerden tatmin olmuş durumda.
Türk tarafını yumuşatan en önemli neden ise, Korg. Sylvester'ın Kuzey Irak dönüşü ABD askerlerinin izlediği yöntemin yanlış olduğunu söylemesi. Türk subaylarının karargahının basılması, başlarına çuval geçirilmesi, ellerinin bağlanmasının bir hata olduğunu kabul eden Korg. Sylvester'ın, bunu Türk heyetine açıkça söylemesi, en önemli yumuşatıcı etken olarak görünüyor.
Olayın başlangıcından dün yapılan uzun görüşmeye kadar, Türk tarafının ABD'li heyetin önüne koyduğu üç önemli talep
<#comment>#comment>
<#comment>#comment> Washington'dan gelen haberler, ABD'nin hala kabul edilmeyen tezkereye takılı kaldığını gösteriyor.
Irak Savaşı'nın seyri aslında ABD'nin bu tezkereye çok fazla gereksinmesi olmadığını ortaya koydu ama Washington kırgınlık havasını sürdürüyor.
Bunu yaparken de bu sonuçtan hükümeti değil daha çok Türk Silahlı Kuvvetleri'ni sorumlu tuttuğu anlaşılıyor. Faturayı da orduya çıkarma eğiliminde...
ABD'nin bu tutumu iki yönüyle hatalı...
Birincisi, tezkerenin Meclis'e nasıl takıldığı belli. 100 kadar AKP milletvekilinin karşı oyuyla bu sonuç ortaya çıktı. Bu milletvekillerinin karşı oyunu Genelkurmay'a bağlamak hiç gerçekçi değil.
İkincisi, tezkereler sırasında görevde bulunan her iki AKP hükümetinin bu tezkerelerin geçirilmesi konusunda çok istekli ve ısrarlı davrandıkları da söylenemez.
Bugüne kadar 45 bin gence karşılıksız, doğrudan veya dolaylı öğrenim bursu vererek Cumhuriyet'ten bu yana her kuşaktan aydın yetiştirmiştir.Atatürk'ün talimatıyla, 1928'de dönemin Başbakanı İsmet İnönü ve 202 milletvekilinin katılımıyla kurulan TED, o gün yanan meşalesinin 75. yılında, ülke çapında bir eğitim seferberliğinin adımını atıyor."Düşleri silinmesin... Bir meşale de siz yakın" sloganıyla kampanyayı başlatan TED, başarılı ancak maddi zorluklar içindeki çocuklara kapılarını açıyor.TED, "Tam Eğitim Bursu" modeli uygulayacak.Eğitim bursu vermek isteyen, başarılı ama zorluk içindeki çocuklara katkıda bulunmak isteyenler, TED'in bu projesi içinde yer alacak. Her çocuk bir meşale olacak.Valiler ve eğitim müdürlüklerinin önerileriyle seçilecek öğrenciler, TED Koleji'nin 6. sınıfı ile lise hazırlık sınıflarına alınacak ve bütün masrafları bu burslarla karşılanacak. Burs verdiğiniz öğrencinin öğrenim sürecini internetten izleme olanağı da sunulacak.TED, "elimden ne gelir, demeyin, el ele verin" diyor. Küçük katkılarla büyük işler başarmak mümkün anlayışıyla projeyi hayata geçiriyor.TED yöneticileri Selçuk Pehlivanoğlu ve Selçuk Polat'ın yönetiminde hazırlanan proje, bu öğrenim
<#comment>#comment>
<#comment>#comment> Türk Eğitim Derneği (TED), eğitim sistemimiz içinde Atatürk'ten yadigar öncü kurumlarımızdan biridir.
Bugüne kadar 45 bin gence karşılıksız, doğrudan veya dolaylı öğrenim bursu vererek Cumhuriyet'ten bu yana her kuşaktan aydın yetiştirmiştir.
Atatürk'ün talimatıyla, 1928'de dönemin Başbakanı İsmet İnönü ve 202 milletvekilinin katılımıyla kurulan TED, o gün yanan meşalesinin 75. yılında, ülke çapında bir eğitim seferberliğinin adımını atıyor.
"Düşleri silinmesin... Bir meşale de siz yakın" sloganıyla kampanyayı başlatan TED, başarılı ancak maddi zorluklar içindeki çocuklara kapılarını açıyor.
TED, "Tam Eğitim Bursu" modeli uygulayacak.
Eğitim bursu vermek isteyen, başarılı ama zorluk içindeki çocuklara katkıda bulunmak isteyenler, TED'in bu projesi içinde yer alacak. Her çocuk bir meşale olacak.
Dünyanın 16. büyük ekonomisi diye övünürken, bir - iki milyar dolar kredi için kapı kapı dolaşmak zorunda kalıyor.Her krizde halk, iktidarı değiştiriyor, yeni iktidar bu düzeni değiştireceği iddiasıyla işbaşına geliyor ama sonuç değişmiyor.Her hükümet iç kaynak yaratacağını söylüyor, daha kolay kredi bulacağı vaadinde bulunuyor, sonuçta yapılan, vergilerin artırılması ve zam üstüne zam oluyor.Oysa, Türkiye'de kamunun ve vatandaşın parasının nasıl buharlaştırıldığı, sonuçta ülke kaynaklarının nasıl soyulduğu belli.Hem de resmi kurumların raporlarıyla belli.Sistem belli, kimin neyi nasıl buharlaştırdığı belli, ama ortada sorumlu yok. Geri alınan para yok. Üstüne üstlük bu mekanizmayla vatandaşın, devletin parasını alıp götürenlerin refahlarında, yüksek yaşam standartlarında bir gerileme yok. Hiçbir şey olmamış gibi lüks içinde yaşamayı sürdürüyorlar.Bunun göz önündeki en somut örneği batık bankalar.Batık bankaların Fon'a devredildiklerinde zararlarının toplamı 17.2 milyar dolar. Hazine'nin bu zararlar için verdiği kaynağın toplamı 21.7 milyar dolar. Devlete maliyetleri şimdilik bu. Ki bu para Türkiye'nin bir anlamda savaşa girmesi için ABD'nin önerdiği kredi tutarına neredeyse
<#comment>#comment>
<#comment>#comment> Türkiye yılladır borç batağında. Kısa sürelerle ekonomik ve mali krize düşüyor. Kat ettiği mesafeyi kaybediyor.
Dünyanın 16. büyük ekonomisi diye övünürken, bir - iki milyar dolar kredi için kapı kapı dolaşmak zorunda kalıyor.
Her krizde halk, iktidarı değiştiriyor, yeni iktidar bu düzeni değiştireceği iddiasıyla işbaşına geliyor ama sonuç değişmiyor.
Her hükümet iç kaynak yaratacağını söylüyor, daha kolay kredi bulacağı vaadinde bulunuyor, sonuçta yapılan, vergilerin artırılması ve zam üstüne zam oluyor.
Oysa, Türkiye'de kamunun ve vatandaşın parasının nasıl buharlaştırıldığı, sonuçta ülke kaynaklarının nasıl soyulduğu belli.
Hem de resmi kurumların raporlarıyla belli.
O kadar ki, bu eleştiriler askeri bütçeler de parlamentoda yapılsın, noktasına vardı.Bu eleştirilerin çoğunluğu mevcut sistem hakkında bilgi eksikliğinden kaynaklanıyor.Milli Savunma bütçesi de diğer bakanlık bütçeleri gibi elbette TBMM'den geçiyor. Milli Savunma Bakanlığı bütçesi diğer bakanlıklar gibi genel bütçe içinde yer alıyor.Hazırlanmasına gelince...Türkiye'de gider bütçeleri o bütçeleri kullanan kurumların uzmanları tarafından hazırlanır, sadece gelir bütçesi Maliye Bakanlığı tarafından yapılır. Bütün bakanlıklar gider ve gelir bütçe tahminlerini hazırlayıp Maliye Bakanlığı'na gönderirler, Maliye uzmanlarıyla tartışır, pazarlıklar yürütürler sonuçta, gider ve gelir bütçelerine son şeklini Maliye Bakanlığı verir.Meclis'te görüşülme usulü bakımından Milli Savunma Bakanlığı bütçesinin bir özelliği yoktur. Sadece güvenlik açısından sır niteliği taşıyan konularda (bazı silahların alımı gibi) komisyon görüşmeleri kapalı yapılır. Ama her durumda, milletvekilleri bu bütçe hakkında da bilgi sahibi olurlar.Harcamaların denetlenmesine gelince... Askeri harcamalar da Sayıştay denetimine tabidir. Saymanlık bulunan askeri birliklerde denetleme yapılır. Askeri harcamaları yapan da yine