Kaçıncı yol?

28 Eylül 1998

       TÜRKİYE "çete çağı"nı yaşarken, Avrupa'da ve dünyada çok önemli gelişmeler oluyor. Dünya, küreselleşme krizine çözüm arıyor. Tayland'dan Amerika'ya kadar tüm sistemi sarsan finansal bunalımdan çıkış yolları tartışılıyor. Sağ, kapitalizmin gediklerini kapatma çabasında. Küreselleşme taarruzu karşısında şaşkına dönen sol, şimdi şaşkınlığı üzerinden atıp karşı saldırıya geçmiş durumda. Kimileri de, "üçüncü yol" adıyla iki sistemin ortasını ya da arasını bulmaya çalışıyor.
       Bütün bunlar 21'inci yüzyılda dünyanın şeklini belirleyecek gelişmeler. Türkiye'de ise sağ da, sol da sanki ayda yaşıyor. Ne üçüncü yol umurlarında ne de 21'inci yüzyıl...

       Almanya'da sağ ile sol arasında nefes kesen iktidar mücadelesi, ülkeyi yeni yüzyıla taşıma savaşıydı. Sonuçlar, sadece Almanya'da değil, bütün dünyada yankılanacak önemdeydi. Bu nedenle Alman seçimlerini, kampanyanın başlamasından itibaren yakından izledik. Yazarlarımız Yavuz Donat ve Yalçın Doğan Almanya'ya giderek ilk eğilimleri saptadılar. Altan Öymen, seçimden hemen önceki günlerde Almanya'daydı. Hala orada. Seçimi ve sonuçlarını

Yazının Devamı

Yöntem yanlış...

26 Eylül 1998

       DEVLET Bakanı Eyüp Aşık'ın istifasına yolaçan "Çakıcı olayı" bir hükümet sorununa dönüşebilir mi?
       Başbakan Vekili Bülent Ecevit, bu sorumuza "hayır" diye yanıt verdi:
       - Sayın Aşık, Başbakan'ın ve benim hiçbir telkinim olmadan istifa etti. Ve bu kararında da ısrarlı görünüyor. Dün yaptığı açıklamalarda samimi ifadeler vardı. İstifasında da kararlı olduğuna göre, gelişmelerin bir hükümet sorununa dönüşeceğini sanmıyorum. Hükümetin kendi içinde bir sorun olmaz. Ama dışardan yapılacak girişimlerle hükümet sorunu yaratılmaya çalışılabilir.
       Başbakan Vekili Ecevit'e, muhalefet partilerinin gensoru girişiminde bulunmaları halinde durumun ne olacağını sorduk:
       - Böyle bir girişimin nasıl sonuçlanacağını bilemem. Ama, hükümetin bu yöntemle düşürülmesi halinde ortaya çıkacak sorunları da üstlenmeleri gerekir. Bu tür girişimler aşılması kolay bir mini - krizi büyütür ve daha ağır sorunlara yolaçar.
       Eyüp Aşık'ın istifa etmesi ve bu kararında ısrarlı olacağını açıklaması

Yazının Devamı

Ecevit'in tepkisi

24 Eylül 1998

       DEVLET Bakanı Eyüp Aşık'ın Alaaddin Çakıcı'yla yaptığı telefon konuşmasına ait olduğu iddia edilen teyp bandı, Ankara'da şaşkınlık yarattı.
       Ankara türban konusunda yeniden alevlenen tartışmalarla çalkalanırken, Aşık - Çakıcı görüşmesine ilişkin haberlerin, "şok"una girdi.
       Başbakan Mesut Yılmaz'ın ABD'de olduğu sırada patlayan Aşık - Çakıcı olayı, Başbakan Vekili Bülent Ecevit'i endişeye sevketmiş durumda.
       Ecevit'e dün Aşık - Çakıcı görüşmesine ilişkin teyp bandını ve Aşık'ın televizyonda yaptığı açıklamayı nasıl değerlendirdiğini sorduk:
       - Doğrusu bu olağan bir durum değil. Şaşırdım. Yadırganacak bir olay. Sayın Aşık, teyp bandının montaj olabileceğini iddia etti. Ama daha önce Çakıcı'yla birkaç kez telefonla görüştüğünü de ifade etti. Bunu yadırgadım. Çok duyarlı bir konu olduğu için Sayın Başbakan yurt dışındayken, daha fazla konuşmayı uygun görmüyorum. Ama sanıyorum, Sayın Başbakan döndükten sonra bu konu üzerinde görüşme ve değerlendirme yapılacaktır.
      

Yazının Devamı

Milliyet Güneydoğu'da

21 Eylül 1998

      "HAYDİ Güneydoğu'ya" kampanyamız meyvelerini verdikçe mutluluktan uçuyoruz. Bütün Türkiye'nin dikkatini bu sorunlu bölgemize çekebilmiş olmanın huzurunu yaşıyoruz. Geçtiğimiz Nisan ayında başlattığımız kampanya kısa sürede tüm halkımızın kampanyası oldu.
       Önce Milliyet gündem toplantılarını, her hafta Güneydoğu'nun bir ilinde yaptık. Diyarbakır, Şanlıurfa, Siirt, Batman, Şırnak, Mardin, Hakkari, Milliyet'i bağrına bastı. Biz onlarla kucaklaştık, kaynaştık. Yöre halkının sorunlarını dinledik, kamuoyuna yansıttık. Güneydoğu insanının her güzel şeye layık olduğunu bir kez daha gördük, görmeyenlere gösterdik.
       Arkasından bölgeye akın başladı. Devlet kuruluşları, özel sektör temsilcileri, sivil toplum örgütleri, sanatçılar Güneydoğu'ya koştular. Milliyet'in açtığı yoldan gidenler anladılar ki, bölgenin temel sorunu "ilgisizlik"tir. Yıllardır Güneydoğu'yu kasıp kavuran terör önemli ölçüde geriletilmiştir. Artık bölgenin ekonomik ve sosyal yapısını güçlendirecek yatırımlara, sağlık, eğitim, kültür ataklarına ihtiyaç vardır.
       Ve yine görüldü

Yazının Devamı

Borsa için karar günü

21 Eylül 1998

       İSTANBUL Menkul Kıymetler Borsası için bugün Başkent Ankara'da önemli bir toplantı yapılacak.
       Borsanın karar gününde masanın bir tarafında Başbakan Mesut Yılmaz, Maliye Bakanı Zekeriya Temizel ile Hazine temsilcileri, diğer tarafında ise borsada işlem yapan aracı kurumların yetkilileri bulunacak.
       Konu, dünya borsalarıyla birlikte son günlerde hızla dibe vuran İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nın yeniden canlandırılması için alınabilecek önlemler.
       Bankalar ve borsada işlem yapan aracı kurumlar, İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nın son Vergi Yasası'nın hükümlerinden olumsuz etkilendiği görüşünde birleşiyorlar. İstekleri, hükümetin yeni Vergi Yasası'nın getirdiği yükümlülükleri ertelemesi veya kaldırması.
       Buna karşılık başta Maliye Bakanı Zekeriya Temizel olmak üzere, Hazine yetkilileri aracı kurumların bu görüşüne katılmıyorlar.
       Maliye Bakanı Temizel'in bu konudaki yaklaşımı şöyle:
      "Bankaların ve aracı kurumların yeni

Yazının Devamı

Kutan'dan Yılmaz'a

19 Eylül 1998

       FAZİLET Partisi Genel Başkanı Recai Kutan, Başbakan Mesut Yılmaz'dan şikayetçi...
      "Ben" diyor, "Yaklaşık 9 aydır anamuhalefet lideriyim. Ama bu süre zarfında Başbakan Sayın Mesut Yılmaz benimle hiç görüşmedi. Sayın Başbakan ülke sorunlarının hiçbirini bizimle görüşmedi, çok önemli konularda bile bize bilgi vermedi. Yunanistan'ın Güney Kıbrıs'a uçak konuşlandırması konusunda Romanya Başbakanı'na bilgi verdi ama, anamuhalefet olarak bize bilgi vermek gereği bile doğmadı. Oysa bu tür milli meselelerde iktidar muhalefet diyaloğu gereklidir."        Kutan, Mesut Bey'den şikayetçi ama, Cumhurbaşkanı Demirel'in ilgisinden memnun:       - Sayın Cumhurbaşkanı'yla değişik vesilelerle görüşüyoruz. Ülke meselelerini konuşuyoruz. Sağolsun ihtiyaç duyduğu zaman arıyor. Geçenlerde telefon etti.       Recai Bey, sorumuz üzerine Demirel'in telefonda söylediklerini özetliyor.       - Konu enerji sorunuydu. 'Recai' dedi, 'Enerji Bakanlığın sırasında altı tane santral ihalesi yapmışsın. Ama

Yazının Devamı

Eğitimde devrim

14 Eylül 1998

       BUGÜN 13 milyon öğrenci, 500 bin öğretmen ders başı yaptı. İlk ve orta öğretimdeki mevcudumuzu belirten bu sayı, birçok ülke nüfusundan fazladır. Sadece bu yıl 1 milyon 300 bin minik öğrencinin ilkokula başladığı düşünülürse, ne kadar genç bir nüfusa sahip olduğumuz anlaşılır. Eğitime ne kadar büyük ihtiyaç duyduğumuz da...
       Milliyet'in bugünkü sayfalarında, yeni öğretim yılının başında Türk eğitim sisteminin bir bilançosunu bulacaksınız. Hala eksiler artılardan çok fazla...
       Sekiz yıllık eğitimin ikinci ders yılı başlarken, sorunlar hala çözüm bekiyor:
       - 100 binden fazla öğretmen açığı var.
       - 30 kişilik sınıflar için ek derslikler hala yapılamadı.
       - Ders kitaplarının değişimi sağlanamadı.
       - Okulların fiziki koşulları düzeltilemedi, araç - gereç yetersiz.

Yazının Devamı

Haber yağmuru

7 Eylül 1998

       DIŞ haberler, ihtisas işidir. Yıllar süren mesleki birikimi, deneyimi, yeryüzünün her tarafına yayılmış organizasyonu ve hızlı intikali gerektirir. Bütün bu özellikler, Milliyet'i dış haberler konusunda da öncü gazete yapmıştır. Yaşadığımız iletişim çağında dışarıda olup bitenleri anında öğrenmeden Türkiye'deki olayları izlemek ve yorumlamak çok güçtür. İşte bu nedenle dünya haberlerine büyük önem veriyoruz.
       Ortadoğu'daki yeni ortağımız İsrail'le ilişkiler her geçen gün gelişirken, hem ülke içinde hem de bölgede hareketli günler yaşayan İsrail Başbakanı Netanyahu, Milliyet'e konuştu. Arkadaşımız Vahap Yazaroğlu ile söyleşisinde Netanyahu, Ortadoğu gezisi öncesinde Başbakan Yılmaz'a çağrıda bulunarak, barış için devreye girmesini isteyeceğini açıkladı.
       Moskova Temsilcimiz Cenk Başlamış, efsanevi lider Gorbaçov'la görüştü. Sovyet blokunun dağılmasından sonra kapitalizme yelken açan Rusya'da yaşanan son ekonomik çöküş, Gorbaçov görüşmesini daha anlamlı kılıyordu.
       Clinton'ın gezisi nedeniyle İrlanda barışı yine gündemdeydi. Bir türlü

Yazının Devamı