Bilgili ve Denktaş

27 Nisan 2004

Çünkü...Bilgili, Türkiye insanının büyük çoğunluğunun kucakladığı bir kişiliktir.İstifasını açıklarken gene zarifti ama gözlerine yaş damlası geçiş izni vermemişti.Kimilerinden bunu görmek zevkini(!) esirgemişti.Kısa, net, kendine güvenli, saygılı konuştu.Ayrıldı.Belirttiği gibi, böyle terbiyesiz güruhun küfürleriyle ayrılışı hak etmiş değildir.BJKya, spor dünyasında, Türkiyede güzel şeyler bırakarak gidiyor. Serdar Bilgili haysiyet, olgunluk ve uygarlık dersi verdi. Tribünlerdeki iğrenç sesleri duymazlıktan gelmeyecek sağlam karakterdedir. İstifa etti. Ancak... Tribünler, gerçek BJK tabanının sesi değildir. Hele spor kamuoyunun nabzını hiç yansıtmamıştır. Oysa 48 saat önce bunun - neredeyse - tam tersi bir örnek yaşandı.Denktaş referandum sonuçlarını görmezden, sokaklara dökülenlerin kendi şahsına tepkilerini duymazdan geldi.Onun geçmişine, eski hizmetlerine saygı kaydımı düşerek belirteyim..."Bilgilinin aksine istifayı hak ettiği halde görevini sürdüreceğini" açıkladı.Oysa...KKTC ve Türkiyede büyük çoğunluk, artık Denktaştan desteğini çekmiş bulunmakta.Referandum sonuçları, Denktaşa "güvensizlik oyu" sayılabilir. Denktaş, bir düşünmeli..."Vatan hainliği" diye suçladığı EVET

Yazının Devamı

Milat

26 Nisan 2004

Buna karşılık Kıbrıs Rum kesiminden referandum sonuçları ortada. Aradaki fark çok büyük.Atina izlenimlerimle bu farkın yorumu:1- Geçmişin kanlı anıları burada artık unutulmaya yüz tutmuş.2- Referandum sonucu Kıbrısta EVET çıksaydı, Yunanlılarla, Türkiye Türkleri bir arada yaşayacak, birlikte siyaset yapacak değillerdi.3- Yunanlıların büyük bölümü, tıpkı Türkiyedeki Türklerin büyük bölümü gibi, artık önlerinde sürekli bir Kıbrıs sorunu olmasından bıkmışlar. Çözüm istiyorlar.4- Yunanistanda Sosyalist Parti liderleri hatta komünistler bile EVETten yana olduklarını açıklamışlardı. Eski Başbakan Smitis ve Sosyalist Pasokun Başkanı Papandreu bunu net söylemişlerdi.İktidardaki Yeni Demokrasi Partisi ise, kararı özgür Kıbrıs devletinin özgür halkının iradesine bıraktığını söylemişti ama, EVETe biraz daha yakın duruyordu. Liderlerin etkileri nedeniyle de oylama Yunanistanda yapılsaydı, Gallupun ortaya koyduğu orandan hayli yüksek EVET çıkabilirdi.Zaten, HAYIR sonuçları açıklandıktan sonra, Atinada yaşam, sanki hiçbir şey olmamışçasına "keyifli" sürdü. Kaldığım otel parlamento binasının tam karşısında olduğu için önündeki meydan siyaset gösterilerinin yapıldığı merkez sayılabilir. Saat

Yazının Devamı

Akıl oyunu

25 Nisan 2004

Atina havaalanından otele giderken taksinin şoförüne "Kaptan Mihalis adlı romanı okudun mu?" diye sordum.Cevabı "Ben elbette okudum ama sizin nasıl okuduğunuzu anlamak zor" dedi. Ona "Sorunları bilmezsek, çözümleri bulamayız. Bence sorun psikolojik" cevabını verdim.Kaptan Mihalisten şu satırları okuyan biri neler hisseder?"Öğle vakti yaklaşıyordu, Büyükkale Türkün bıçağı altında daha da çok inildiyor, debeleniyordu; müezzinler minarelere çıkmışlardı, öğle ezanı okunuyor, Tanrının rahmetini ilan ediyorlardı...Aynı anda 5 - 6 Türk, berber Praskevanın evine girmişlerdi. Kanepenin altına saklanmış kızını bulup oradan çıkarmışlar, sırtüstü uzatmışlardı. Sonra da zavallı berberi saklandığı küplerin ardından çekip almışlar, kafasını kapının eşiğine koyup boğazlamışlardı, kız da kanlar içindeydi."Ünlü ZORBAnın yazarı Kazancakisin Kaptan Mihalis adlı, Osmanlı yönetiminin son dönemindeki Giriti anlatan kitabından satırlar bunlar... Atina - Cumartesi Limandaki Büyükkalede, yaşananları yansıtmayı sürdüreyim."Herkesin içten bir Tanrı ibadeti tadına varıp daldığı bir sırada çığlıklar, kırılan kapıların gürültüleri, ciyak ciyak bağıran kadınların sesleri, havaya sıkılan piştovların gümbürtüsü

Yazının Devamı

Ertesi gün

24 Nisan 2004

24 Nisan Pazar, Rum tarafından "HAYIR" "tarihin sonu" ise, 25 Nisan Pazartesi de, bu filmin "ertesi gün süreci gibi algılanmalı.25 Nisana kadar Ankaranın 30 yıldır tanımadığı Kıbrıs Rum Cumhuriyeti, bir AB üyesi olarak tanınma zorunluğunun eşiğinde görünecek. 1 Mayısta diğer yeni üyelerle birlikte tanınmak üzere karşımızda olacak.Türkiye, Kıbrıs Rum Cumhuriyetini tanımayacak mı?Bunun anlamı Türkiyenin AB sürecinden vazgeçmesi olur.Türkiye, Kıbrıs Rum kesiminde elçilik açmayacak ve Ankarada Kıbrıs Rum Cumhuriyetinin elçilik açmasını, İstanbulda, İzmirde başkonsolosluklarını kabul etmeyecek mi?Bundan böyle AB liderleriyle zirve toplantılarının geleneksel aile fotoğraflarında bizimkiler onlarla beraber poz vermeyecek mi?Kıbrıs Rum Cumhuriyeti diğer AB üyeleriyle olduğu gibi gümrük birliğinden yararlanmayacak mı?AB ülkesi pasaportuyla vatandaşları, Türkiyeye serbestçe giriş yapmayacak mı?....ABnin, Türkiyeyle ilgili tüm kararlarında, Kıbrıs oy sahibi olmayacak mı?....Bu durumda Türkiye, ya ayranını kabartacak... Ya da ince uzun yoldaki sabırlı yürüyüşünü sürdürecek. 24 Nisan "tarihin sonu" oldu bile. 25 Nisan Pazartesi yeni bir takvim işlemeye başlıyor. Çünkü... 24 Nisan sonuçları

Yazının Devamı

Maestro

23 Nisan 2004

Dolar, euro, devlet tahvilleri elektrik şoku almış gibi oldular. Maestro, Alan Greenspanin 16 yıldır süren ABD Merkez Bankası Başkanlık serüvenini anlatan kitabın adı.ABDde başkan devirmiş (Nixonu) gazeteci Bob Woodward tarafından yazılmış olması, kitabı daha da çekici hale getiriyor.Tek bir adamın, ABD ekonomisinin, küresel ekonominin yazgısını çizmekte oluşu sayfalara yansımış.Türkiye milli gelirinin 10 katı özvarlıkları olan ve Türkiyedeki şubelerinde "Biz büyüğüz, güvenliyiz, o nedenle az faiz öderiz" söylemleriyle burunlarından kıl aldırtmayan uluslararası bankaların, nasıl batma çizgisine teğet geçtikleri... Greenspan yönetiminde nasıl kurtarıldıkları... Devreye hangi Suudi prenslerinin girdikleri... 1929 büyük krizinden daha da korkunç bir sarmalda trilyon dolarların buharlaştığı kabus... Kara çöküşten iki satırlık fakat dahice bir Merkez Bankası bildirisi ve sadece 60 milyon dolarlık hisse senedi alımıyla nasıl tekerlek kesildiği... Dev mıknatısın çekim alanından, dünyanın böyle kurtarıldığı... ABD başkanlarının bilinmeyen yüzleri................Kıbrısta olacakların çizgisi belli.O nedenle devre arasında, dünya ve Türkiyenin temel gerçekleri için bu parantezi açtım.

Yazının Devamı

Yoldan çıkmış

22 Nisan 2004

ECONOMISTin RAYDAN ÇIKMA başlıklı bu yazısında, Papadopulosun, sicilinde 1990lı yıllarda Sırp milliyetçiliğini (bu bir soykırımdı G.C.) destekleme suçlaması da yer alıyor.ECONOMISTe konuşan bir AB Komisyonu üst düzey görevlisi ise, "Kıbrıs Rum Kesiminin bugünkü durumunu utanç verici ve kabus olarak" nitelemiş...Yani, ABnin genişlemeden sorumlu komiseri Verheugenin dün "Kendimi Rumlar tarafından aldatılmış hissediyorum" söylemi ötesinde, Avrupadan çok daha sert tepkiler var.Verheugen aylar önce, "Kıbrısta çözüm ABnin önkoşulu değil ama siyasi gerçek olduğunu görmelisiniz" demişti.Siyasetin de ötesinde bir "karakter(sizlik)" gerçeğini nihayet görebilmekte mi? İsveç eski Başbakanı Carl Bildt, BM Balkanlar özel görevlisidir. İngiliz ECONOMIST dergisinde (17 Nisan 2004-S/26) Carl Bildtin AB liderlerine, Rum Kesimi Başkanı Papadopulosa parya muamelesi yapmalarını önerdiği yayımlandı. (Parya: Toplumun dışladığı, aşağıladığı kişi - Redhouse Sözlüğü.) Rum kesiminin tek başına AB üyelik süreci, pazar günü sandıklardan HAYIR çıktığında elbette kesilmeyecek.Lefkoşa meydanında, AB simgesi yıldızlar ortasındaki "geri sayım takvimi" sıfırlanacak.ABnin tüm ülkelerinde olduğu gibi Yunanistanda ve

Yazının Devamı

Pazar mezar sonbahar

21 Nisan 2004

Kıbrısta referandum sandıklarından çıkacak sonuçlar için - genelde - kafalar sadece bu ikisine takılmış.Oysa ne o, ne öbürü. Galiba ekime kadar..." Şimdilik bu üçüncü olasılık da göz önünde tutulmalı.Rum AKEL Partisinin - belki - "tornistan" yapmasına neden olabilecek uygulamalar için, BM garantisi bile, bu üçüncü olasılığı büsbütün gündemden kaldırmıyor.Yani...Rum tarafı da - hani mesela - EVET derse, bu durumda. Annan Planının en duyarlı görülen maddelerinin BM Anlaşması 7. maddesine göre güvenceye alınması... Sözgelişi, "Alternatif konutlar hazır değil gerekçesiyle, Türkler, bırakmaları gereken taşınmazlarda kalmak icin direnirlerse... Ya da TSK, adadaki sayısını azaltmaz ve Annan Planı üzerinden anlaşmanın öngördüğü diğer kısıtlamaları da uygulamazsa?"Bu soru işaretleri BM tarafından "tam" karşılandığında AKEL de kesin EVET tavrını açıklarsa, o zaman yüzde 50nin üzerinde EVET çıkma olasılığı var.Ayrıca...Bitkisel hayat sürdürmekte olan Başpiskopos Krisostomosun yerine oynayan Kykos Manastırı piskoposu Mikiforosun yazgısı da çoğunluk partisi AKELin desteğine bağlı. O nedenle, kilise rüzgarlarını da EVET için arkasına alabilir.Ama gene de üçüncü olasılık hala en kuvvetli

Yazının Devamı

Borsacılar ve Kıbrıs

20 Nisan 2004

Ona göre referandumlarda Türk tarafından EVET, Rum tarafından HAYIR çıkması, artık İMKByi ve Türkiyenin eurobondlarını etkilemeyecekti.Fiyatlar ona göre zaten belirlenmişti.Siyaset, hatta biz medya, ne ilginçtir ki, borsada, hisse senedine ve uluslararası piyasada eurobondlara oynayanlar kadar bile "güncel" değiliz.Hala perşembenin ne olacağını bile bile çarşambayı konuşuyoruz... Görünen köye kılavuz arıyoruz.Kıbrıs için birinci perde kapandı bile... Artık, Türk tarafından EVET çıkması ve Ankarada hükümetin EVETten yana açık ve kesin tavır almasının getirilerini "eksiksiz" toplamanın planları yapılmalıdır.Ve de büyük olasılıkla, Ekim 2004te açılacak ikinci perdeyi şimdiden görmek gerekir.Ekim 2004te, Türkiyeye tam üyelik için görüşmelerin başlama tarihi verilmesi bağlamında komisyona rapor sunulacaktır.O raporun olumlu çıkması ve tarihin verilmesi sürecinde, Yunanistanın ve yeni üye Kıbrısın "veto" kullanmaması önemlidir.O nedenle yaz sonlarına doğru adada, ikinci referandum turu gündeme gelebilir. Rum tarafı şöyle bir tavır koyabilir:"KKTC zaten Annan Planını son haliyle kabul etti. Bizim toplumumuz ise HAYIR dedi. Bu durumda Türkiyeye görüşmeler için tarih verilmesini nasıl

Yazının Devamı