<#comment>#comment>
<#comment>#comment>
Türkiye, YAŞ'ta "komutanlarla, Başbakan Erdoğan arasında geçtiği iddia edilen ve yalanlanmayan gerilim yüklü konuşmaları" tartışıyor. Neler oluyor?
9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in görüşü şöyle: "Türkiye'de sivil ile asker arasında yeni bir denge kurulmakta.
Türkiye büyük bir medeniyet projesi olan AB'ye entegre olmak çabasındadır.
Türkiye AB'ye benzeyecektir.
AB'yi kendine benzetemez."
<#comment>#comment>
<#comment>#comment>
Başbakanlıkta - Genelkurmay Başkanı ile "zirve"de, Serpil Çevikcan'ın izlenimlerine göre "Irak'a asker göndermek sürecinin yol haritası çizildi." 1) TEZKERE : Kararlardan biri TBMM'den tezkere geçirilmesi...
Bunun anlamı "asker gönderimi için uluslararası anlaşma koşulunun aranmayacağıdır." Yani ne BM'den Irak'ta uluslararası güç oluşturma kararı beklenecek... Ne de NATO'dan - zaten sözü edilmeyen - bir ortak müdahale gücünün oluşması kararı...
Türkiye, kendi göbeğini kesecek.
Anayasa gereği Irak'a asker gönderme tezkeresini TBMM'den geçirecek.
Bu arada BM ya da NATO da karar alırsa ne ala...
<#comment>#comment>
<#comment>#comment>
Biri ligin üst sıralarına çıkmak umudunda, diğeri ise ligden düşmemek çabasındaki futbol takımları gibiler. O nedenle araştırmanın tam rakamlarını vermiyorum.
Ancak genel çizgileri görmekte yarar var.
AKP grafiği çıkışını sürdürüyor.
Hem de yüzde 5'in üzerinde, ciddi bir oy tırmanışıyla...
Bugün genel seçim yapılsa, Anayasa'yı "rahat" değiştirecek oy çoğunluğunu bulur.
<#comment>#comment>
<#comment>#comment>
Gene de faaliyetleri devam ettirilen gazeteler ve televizyonlar. Bu medya KİT'leri, devletin kamburu olan "KİT'lerin özelleştirilmesini" döne döne yıllardır yayın yaparlar.
Aynaya bakmazlar.
Medyanın KİT'leri özel kesimindir. Özelin özelleştirilmesi nasıl olacak ki!
Medya KİT'lerini gazetecilik amacı dışında kullananların hiç kuşkusuz bir hesapları vardır.
Ama... Onların bilanço zararlarının çok daha büyüğü gazeteciliğe ve demokrasiye tahribatıdır.
<#comment>#comment>
<#comment>#comment>
Türkiye'de bulunan ve Arap siyaset dorukları ile yakın, çok önemli ve entelektüel bir Arap'ın öngörüsü şöyle:
"Ne Irak... Ne Körfez emirlikleri... Ne Suudi Krallığı... Ne Kuzey Afrika'nın Müslüman ülkeleri...
Hiçbiri, yardım için bile olsa topraklarında Türk askeri görmek istemezler.
'100 yıllar süren Türk egemenliği, kısa bir aradan sonra geri mi geliyor' kuşkusunu, tedirginliğini duyar.
Türk askerinin Irak'a gönderilme olasılığını da böyle görmeye çalışın.
<#comment>#comment>
<#comment>#comment>
Yeni akım filozoflar arasında çok farklı bir yeri olan Bernard Henri - Levy, çağımız insanları için "diyet cola tipi" tanımını yapıyor.
"Hem colanın şeker tadı olsun, hem şişmanlatmasın.
Hem tereyağı, peynir yiyelim, ama yağı alınmış light cinsinden olsun, kilo almayalım."
Böylece "diyet cola" davranış biçimlerinden oluşan bir toplum ve siyaset, yaşadığımız yıllara damgasını vurmakta.
<#comment>#comment>
<#comment>#comment>
Eve Dönüş Yasası'yla birlikte bir dizi "duyarlı" olasılık stratejik araştırma kurumları tarafından öngörülmekte. Şöyle ki...
K.Irak'tan gelecek PKK'lılar köylerine dönüp, tarla mı sürecekler? Buğday mı yetiştirecekler? Dağlarda hayvan otlatan çoban mı olacaklar? Onları iyi tanımak gerek. Sadece silah eğitimi almış tetikçiler değillerdir.
PKK kamplarında her gün en az üç saat siyaset dersi vardır. Yıllarca "bilinçlendirme" amaçlı siyasi eğitimden geçmişlerdir.
Türkiye'ye döndüklerinde onların çok büyük çoğunluğu birer sivil siyaset militanı olarak faaliyet sürdüreceklerdir.
Hepsi dirsek temasında olacaklardır.
<#comment>#comment>
<#comment>#comment>
Adı "KURTLAR İMPARATORLUĞU..." Paris'te başlayan, İstanbul'da süren ve Nemrut Dağı'nın doruklarında biten bir kitap.
Paris'teki "Küçük Türkiye" diye anılan St. Denis ve çevresindeki Türkiye mafyasını, Türkiye bağlantılarını "altın hilal"i oluşturan Türk cumhuriyetleri ve Afganistan dahil uyuşturucu trafiğini anlatmakta.
Mafya babalarıyla, bazı büyük holdingler, siyasi parti kodamanları ve finansörleri, dişli bürokratlar altın ve uyuşturucu tozu serpilmiş "Kurtlar İmparatorluğu"nu oluşturuyor.
Kitap, eski bozkurtların yoldan çıkarak, cinayet, uyuşturucu, haraç, ihale dayatması, çek senet tahsilinin karanlık dünyasına dalmış olanlarını gözler önüne seriyor.
Her kitabı, aylarca dünyada en çok satan kitaplar listelerinin başında kalan Jean - Christophe Grange yazmış.