Olayların içinden Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) her ay imalat sanayiinin değişik sektörlerinde üretimdeki değişimi belirler.Bu değişim 1997 yılı üretim değeri 100.0 kabul edilerek, endeks sayısı ile açıklanır. Endeks sayıları aylık, 6 aylık ve 12 aylık dönemler itibariyle imalat sanayiinde üretimin değişimini izleme imkânı verir.Haziran ayında (1997 yılında 100.0 olan) imalat sanayiinde ortalama üretim 2005 yılının haziran ayında 134.1 olmuştu. 2006 yılının haziran ayında 147.0 olarak gerçekleşti. Bu yılın haziran ayında 148.6 oldu.Bu endeks sayıları imalat sanayii üretimindeki ortalama değişimi gösteriyor. İmalat sanayii değişik sektörlerden oluşur. Bu sektörlerin de Türkiye'de toplam sanayi üretiminde farklı ağırlıkları vardır. 2007 yılının ilk 6 ayında üretim, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 4.7 oranında arttı. İlk 6 aylık üretim artışı 2005 yılında yüzde 3.7 oranında idi. 2006 yılında üretim artışı yüzde 5.6 oranında gerçekleşmişti. Örneğin gıda sanayii, sektör olarak, toplam sanayi üretiminin yüzde 10.64'ünü, tekstil sektörü yüzde 10.88'ini, ana metal sektörü toplam sanayi üretiminin yüzde 8.90'ını, motorlu araçlar sektörü yüzde 6.27'sini gerçekleştirir.Bu nedenle,
Olayların içinden Halbuki ithalat yanında başka döviz giderleri, ihracat ve turizm gelirleri yanında başka döviz gelirleri de vardır.Örneğin yıllardır "yurtdışında iş yapan Türk müteahhitleri" efsanesi dillerden düşmez. Gerçekten de uzun yıllardır müteahhitlerimiz değişik ülkelerde önemli işler yapıyor. Yeni başlayan işler var, tamamlanan işler var.Önceki gün medyada Türk müteahhitlerinin 2006 yılındaki iş hacimlerini gösteren rakamlar yayımlandı. Müteahhitlerimiz Rusya'da 2.8 milyar dolarlık, Katar'da 2.4 milyar dolarlık, Kazakistan'da 1.2 milyar dolarlık, Libya'da 1.0 milyar dolarlık iş yapıyor. Suudi Arabistan, B. Arap Emirlikleri, Cezayir, Arnavutluk, Türkmenistan gibi ülkelerde toplam 3.5 milyar dolarlık işleri var... Cari açık (döviz açığı) sorunu gündeme geldiğinde, genelde ithalat ve ihracat rakamlarına bakılır. Turizm gelirinden söz edilir. Bu kadar büyük işler yapan müteahhitlerimiz acaba ülkeye ne kadar döviz getiriyor?Denizcilerimiz giderek daha iyi işler yapar hale geldi. Yeni gemiler satın alıyorlar. Dünya limanları arasında yük taşıyorlar. Acaba onlar ne kadar döviz getiriyor?TIR'cılarımız Avrupa pazarında önde koşuyor. Sadece ihraç ve ithal mallarını taşımıyorlar.
Olayların içinden Aynı rakamlara bakarak, bazı kişiler enflasyon indi, bazıları çıktı diyor. Örnek mi? Geçen cuma yayımlanan TÜİK rakamlarını kullanarak ben cumartesi bu köşede "12 aylık ortalama fiyat artışlarının son 3 yılın en yüksek enflasyonu olduğunu yazdım".Ama bir ekonomi sayfamızda TÜİK rakamları değerlendirilirken, "Enflasyonun temmuzda yıllık bazda 1970 seviyesine indiği, 37 yıllık rekorun kırıldığı" belirtiliyordu.Sayın okuyucularıma TÜİK'in aynı rakamlarına bakarak, enflasyon konusunda nasıl farklı sonuçlar çıkarıldığını hatırlatayım:- TÜİK, 447 maddenin fiyatını izliyor. 2007 Haziran'ında bunların ortalama fiyatı 100.00 iken, 2007 Temmuz'unda 99.17 olmuş. Demek ki temmuzda bu 447 maddenin fiyatı yüzde 0.73 azalmış. Buna bakarak deniliyor ki, temmuzda enflasyon geriledi.Tabii ki temmuz ayında fiyatlardaki değişim önemli ama, tek başına bir anlam ifade etmez. Geçmiş aylarda ne olmuş? Devamlı iniş mi var? Yoksa bir ay iniyor, bir ay çıkıyor mu? Yıl başından bu yana aylık değişimler şöyle: Yüzde 1.00/0.43/0.92/1.21/0.50/ -024/ - 073... Demek ki son iki ayda gerileme var. Diğer aylarda fiyatlar artmış. Enflasyon rakamlarını devletin kuruluşu olan Türkiye İstatistik Kurumu
Olayların içinden Bunu yapanların bekleyişleri herhalde, seçim sonunda döviz fiyatının çatlaması, patlaması idi. Halbuki tersi oldu. Döviz fiyatı ucuzladı. 20 Temmuz'da bankalardaki döviz mevduatı toplamı 91.8 milyar dolar.Geçen yılın sonunda bu hesaplarda 75.7 milyar dolar vardı. Demek ki yedi ayda halkımız piyasadan YTL ile döviz toplamış ve bankalardaki döviz hesaplarına 16.1 milyar dolar yatırmış. (2006'da 12 aylık artış 15.9 milyar dolardı.)Bir ara açıklamaya ihtiyaç var. Bankalardaki döviz hesaplarının 54.4 milyar dolarlık bölümü (yüzde 60 kadarı) dolar cinsi. 35.4 milyar dolar karşılığı ise euro. Dolar tasarrufu olanlar, doların euro karşısında değer kaybı nedeniyle de zarara uğruyor.20 Temmuz'da bankalarda duran toplam 91.8 milyar dolar dövizin 26.6 milyar dolarlık kısmı tüzel kişilerin, 65.2 milyar dolarlık bölümü gerçek kişilerin, halkımızın dövizi. Merkez Bankası'nın açıkladığı rakamlardan anlaşıldığına göre, yurtiçi yerleşikler (halkımız ve şirketlerimiz) seçim öncesi, bir hafta içinde (13 Temmuz ile 20 Temmuz 2007 arasında) piyasadan 1.9 milyar dolar döviz satın alarak bankalardaki döviz hesaplarına yatırmış. (milyar
Olayların içinden Burjuvalaşmak için krema oluşturmak gerekir. Bunun için bilgi, düzen, yaşam tarzı, dürüstlük, doymuşluk, yaşamışlık gerekir. Köksüz insanların bu kremayı oluşturması mümkün değildir. Teknoloji ne kadar çabuk değişirse değişsin, bazı temel değerler değişmez. Bunlar dürüstlük, başkalarının yaşamında gözü olmamak, büyüklere saygı ve sevgiden geçer. Rekabet ayrı şeydir. "Burjuva nedir? Burjuva sınıfı kimlerden oluşur? Bir ülkede burjuvazinin olmasının yararı nedir, olmamasının zararı nedir?Burjuva kelimesi, şehirli, kentli kişiler için kullanılır. Marksistlere göre burjuvalar, kapitalist sistemde üretim araçlarına sahip olanlardır. Emekçilerin yarattığı artı değere el koyanlardır. Canan Barlas, "Eğreti Burjuvalar" isimli kitabında diyor ki, " Bizde büyük sermaye daha çok Anadolu'dan gelenlerin elinde birikti. Ve onlar (genelde) burjuvalaşamadılar. Çünkü kendilerine özgü yaşam tarzı üretemediler. Batı taklidi yaptılar. Ve de içlerine sindiremediklerinden, (çoğu) bunu bile beceremedi. Entelektüeller ve sanatçılar ise yaşamı sadece üretmek ve tüketmekten ibaret olanları küçümsemek için bu tanımı kullanır. Burjuvayı burjuva yapan parasal gücü yanında sahip olduğu
Olayların içinden Tüketici fiyatları endeksindeki artış, tüketicinin kullandığı mallardaki fiyat artışını gösterir. Değişik nedenlerle fiyat artışları bazı aylar artar, bazı aylar duraklar, bazı aylar da fiyatlarda gerileme görülebilir. Örneğin haziran ayında tüketici fiyatları endeksi bir önceki aya göre yüzde 0.24 gerilemişti. Temmuz ayında 0.73 oranında geriledi. Bunlar sevinilecek gelişmelerdir. Ancak sadece bunlara bakarak, "Ey ahali... Enflasyon düşüyor. Pahalılık sona eriyor. Refaha kavuşuyorsun" demenin imkânı yoktur. Çünkü, tüketicinin net geliri her ay değişmiyor. Tüketici, gelirindeki değişimi genelde yıllık olarak ölçüyor. İşte o nedenle tüketici için önemli olan, fiyatlardaki yıllık ortalama değişim oranıdır. Eğer fiyatlardaki yıllık artış, tüketicinin yıllık gelirinin üzerinde ise tüketicinin yaşam düzeyi geriler. Son 12 ayda, net geliri yüzde 9.70 oranında artmayanlar için enflasyonun gerilemesi bir anlam ifade etmez. Onlar "hem enflasyonun hem de pahalılığın" yükü altında ezilmektedir. Türkiye İstatistik Kurumu'nun dün açıkladığı temmuz ayı sonu tüketici fiyatları endeksine göre, temmuz ayı sonu itibariyle 12 aylık ortalama tüketici fiyatları artış oranı, 2007
Olayların içinden Rupert Murdoch, dünya ölçüsünde önemli bir yayıncı-işadamı. Bizim için de önemli. Çünkü, Türkiye'de yatırımı var. Eski TGRT'nin, yeni Fox TV'nin sahibi Satılan Dow Jones grubu, dünya ölçüsünde bir kuruluş. Yayımladığı WSJ bizim için de önemli. Bu gazetede Türkiye ekonomisiyle ilgili olarak yapılan yayınlar, bizi çok hem de çok etkiler. Bu satışla dünya ekonomisinde ve siyasetinde büyük ağırlığı olan Murdoch'un gücü daha da artıyor. Rupert Murdoch (1931) Avustralya'da doğdu. Şimdilerde ABD vatandaşı. İngiltere'de Oxford'da felsefe, politika ve ekonomi okudu. Babası Keith Murdoch (1886-1952) Çanakkale savaşlarını izleyen ve Çanakkale'den yazdıklarıyla İngiltere'yi ve Avustralya'yı karıştırmakla ünlenen bir gazeteciydi. Ölürken ailesine çok sayıda gazetenin hisse senedini bıraktı. Rupert Murdoch, dünyanın değişik şehirlerinde 2.6 milyon kişinin her sabah para ödeyerek satın aldığı ünlü ekonomi gazetesi The Wall Street Journal'ı (WSJ ) yayımlayan Dow Jones grubunu 5 milyar dolara satın alıyor. Rupert, babasının ölümünden sonra 1953 yılında Avustralya'ya dönerek gazete ve dergilerde çalışmaya, sonra da yayıncılığa başladı. Avustralya'da başarı sağlayınca, 1968
Olayların içinden Turkish Bank A.Ş. küçük ama güçlü bir bankadır. Bir bankanın gücünü sermaye yeterlilik rasyosu gösterir. Mevduat bankalarımızın ortalama sermaye yeterlilik rasyosu yüzde 19.08 iken Turkish Bank'ın sermaye yeterlilik rasyosu yüzde 50.15'tir. Sermaye yeterlilik rasyosunun yüksekliği, banka aktiflerinin likit olduğunu ortaya koyar. Bankanın aktifi 500 milyon dolar, özkaynağı 77 milyon dolar dolayındadır.Turkish Bank A.Ş., Özyol Grubu'nun Kıbrıs, Londra ve Türkiye'de sahip olduğu 4 bankanın biridir. Bu bankalar (1) Turkish Bank Ltd. Kıbrıs, (2) Turkish Bank Ltd.Londra, (3) Türkish Bank A.Ş. Türkiye, (4) Allied Turkish Bank Ltd. Kıbrıs bankalarıdır. Grubun ayrıca yatırım, faktoring ve sigorta şirketleri de vardır. Grubun aktif büyüklüğü 1.350 milyon dolar, özkaynakları 180 milyon dolardır. Grup finans sektörü dışında iş yapmaz. Turkish Bank A.Ş.'nin yüzde 40'ını Kuveytliler (National Bank of Kuwait) satın alıyor. Özyol Grubu'nun kurucusu Tanju Özyol (1935, İstanbul) eski bir basketbolcudur. Saint Joseph Lisesi ile İ.Ü. İktisat Fakültesi'nde okuduktan sonra Akbank'ta ünlü bankacı Ahmet Dallı'yla birlikte çalıştı. 1979 yılında Beyoğlu Şubesi Müdürlüğü'nden ayrılarak